Gum şud ez bişükür hub-i vü hüner
Ki diğer hergiz nebined zan eser
(Hazreti
Mevlana, Mesnevi 5.inci cilt 997 inci beyit açıklaması)
“
Şükretmeyenden güzellik de, hüner ve sanat da kayboldu.
Zira
artık bir daha ondan asla bir eser görmez.”
Tanrı’ya
şükrünü yerine getirirsen vahdet (Bir olma) sırrı
sana görünür.
Halkın
gözünden gizli olan senin kendi vücudunda ayan (Belli,
açık) olur.
O
zaman kendinin kim olduğunu anlarsın.
Halen
sen kendine vakıf (Bilen, farkında olan) değilsin.
Ne
istiyorsan şüphesiz ki sendedir.
Fakat
sen gafletin (Dikkatsizliğin) yüzünden bunu
anlamıyorsun.
Her ne arıyorsan kendi içinde ara.
Tanrıyı
böyle hayretler içinde, semt-semt ne arayıp duruyorsun?
***
GÜLŞEN-İ
TEVHİD İBRAHİM ŞÂHİDİ
Çev:
Midhat Bahari BEYTUR
İnkilap
ve Aka kitapevleri koll. Şrt.
***
Neler
öğrendik.
1. Çalışıp şükür eder ve Allah’a övgüler edersek hiç
üzülmememiz gerektiğini, istediğimizin yüz mislini verdiğini öğrendik.
2. Şükretmeyen kişinin doğru yolu bulamayacağını,
inançtan, ahlaktan, geleneklerden ayrılacağını ve sonunun kan ağlamak olduğunu
öğrendik.
3. Şükretmekle gönlümüzü terbiye ettiğimizi öğrendik.
4. Şükretmeyen hangi büyüğün akrabası veya yakını olsa
bile ondan güzelliklerin, sanatın kaybolup gideceğini, unutulacağını öğrendik.
5. Şükür edene, Allah’ı Rabbi olarak bilenin, sözünde
duranın destekçisinin Allah olduğunu öğrendik.
6. Şükredenlere öldüğü zaman ecele emir verilerek “Aldıklarını geri ver!” dendiğini; ancak şükreden kişi
bunları kabul etmediğini, çünkü can nimetine
kavuştuğundan istemeyeceklerini öğrendik.
7. Şükredenler bizden ihtiyaç, hırs (Öfke, kızgınlık, sonu gelmeyen istekler), garaz (Kin, bedensel istekler) gittiğinden acı ve tehlikeli
suyu aştık, saf suya, Kevser kaynağına ulaştık diye istemediklerini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren,
Her
ne arıyorsak kendimizde olduğunu, içimizde aramamız gerektiğini öğrendik,
anladık.
RAVLİ ŞÜKÜR yazarak daha geniş
bilgi edinmek için Googleden veya bu blogdan ara-dan okumalısın.
*
RAVLİ.