Ama onu da nasipsiz bırakmak olmaz.
O hadis (Yeni çıkan, meydana
gelen), sonradan yaratılmış bir varlıktır.
Hadis, evin kapısına gelir,
ama içeriye girmeye gücü yetmez.
Bir levha üzerinde bir Elif
yazıldı.
Ona ister levha üzerinde
yazıldı diyelim, ister yer üstünde, isterse yer ve göklerin ortasında,
yazılsın.
Her şey ondan nur
almıştır.
Derler ki:
Nerede kendini görme, nerede
o görüş? Mademki görüyorsun nerede o?
***
MAKÂLÂT. Şems-i Tebrizi.Çeviren Mehmed Nuri Gençosman.
ATAÇ yayınları Tasavvuf 6
***
Neler öğrendik:
1.
Aklın sonradan
yaratıldığı, meydana çıktığı, gelişmesinin uzun zaman aldığından doğru gidiş
sağlayamayacağını öğrendik.
2.
Her şeyin sözden
nur aldığını öğrendik.
3.
Sözlerde nur
aramamız, nurlu sözler bulmamız ve bu nuru kazanmamamız böylece sakat gidişten
kurtulmamız gerektiğini öğrendik.
İşte
böyle yaren,
RAVLİ
SÖZ yaz Google den incelemeni öneririm.
Söz
Tanrı’dan gelmiştir, Tanrı sözünü önemsememiz, sonradan insanların ürettiği
sözlerin öneminin fazla olmadığını öğrendik.
*
RAVLİ