2 Ocak 2013 Çarşamba

DİVAN-I KEBİRDEN AŞIRDIKLARIMIZ

Aşk dışında her şey değersizdir.
Utanmak duycusu aşk yolana engeldir.

Kendini aşağı görmelisin.
Aşk yolu aydınlıktır, Allah yardımı ile olur.

Zıtlıklara rağmen uzlaşmak için uğraş.
Âşıktan beklentin olmamalıdır.

Sevgilinin nazı zordur çek, ayrılık daha da zordur.
Aşk duru berraklık verir.

Gösterişsiz doğrulukla baktığın her yer Kâbe’dir.
Aşk sağlam akıl ve görüş bağışlar.

Pişmanlıkla tövbe edeni Allah kendine çeker, belalardan kurtarır.
Geceler yalvarış için iyi zamandır.

Sözünde duran şekere tat, güle koku verir.
Allah aklına doğruluk ve aydınlık verirse sersemlikten kurtulursun.

Aşk isteyen, istenilen olur.
Özü bilirsen, gizleneni de bilirsin.

Varlığın tanelerin kabuğunu soyup özleri bir araya getirmektir.
Yol gösterenin Allah olursa boyanmaktan ve bağlardan kurtulursun.

Şükretmenin verdiği hoşluk çekici bir kuvvet oluşturur.
Âşıkla Sevgilisinin hayali beraberdir.

Âşık, başkalarının yaptığı işi yapmaktan vaz geçmiş ağırbaşlı sarhoştur.
Aşk ilacı bulunmayan derttir.

Aşk yolu heveslilere yol vermez.
Aklını bırak gönlünü al, sonra her ikisini al.

Lezzet uzun, hoşluk kısa sürelidir.
Korku, rica, sevap, acıdan bahsedenlere aşk anlatılmaz.

Aşkın hazinesi gönlünü harap edende aramalısın.
Sevgiline kavuşamıyorsan, hoşluk içinde kavuşmayı bekle.

Gördüğün, esas görmek istediğine perde olur.
Aşk görünüşte şehvettir ancak o hakikatte hak dostu İbrahim’in ateşidir.

Duvar gibi görürsün fakat sırf ruhturlar.
Öğrenmek isteyen koşarak hareket edendir.

Allah’tan başka her şey baş ağrısı ve sersemlikten başka bir şey değildir.
Açıkça gördüğünü sormaya gerek yoktur.

Aşk ateş ve duman içinde üzüntüdür.
Sevgili dert, eyvah ve beladır.

Aşkın işaretleri tersinedir.
Aşk açık anlatıma kapalıdır.

Suskun olman istenir.
Aşkı Şemsi Tebrizi’nin sözlerini öğrenerek tatlanarak yararlan.

Gözü doyuran Allah’tır.
Gözü doymuş olanda ilim, hüner, cennet, cehennem hırsı kalmamıştır.

Şemsi Tebrizi’nin dini Hz. Muhammed’in nurudur.
Varlık karşında dururken, sanatından söz etmek görüşe engeldir,

Huzura çıkacağını bilerek hazırlığını yapmalısın.

Senin yakının Hz. Mevlana’dır, Sen yaşarken sevincinde ve sıkıntında, öldüğün zaman da mezarda seni yalnız bırakmaz.

Bildik bir ses olarak onun sesini duyarsın.
Aşkın sarhoşluğu içinde armağanlar alırsın.

Ruh, yumuşak nazik hoş ve latiftir.
Aşk, çok çalışma, asillik, temizlik ve cesarettir.

İç âlemine yolculuk et.
Baş gözüyle güzellikleri göremezsin.

Ekşi ortamdan kaç, tatlılık ortamına gitmeye bak.
Senin eksiklerini ayıplayarak söyleyen, kendi ayıbını bilmeyendir.

Allah’la ilgili toplulukta sukuta vararak can şarabını dudaksız, ağızsız, kadehsiz, durmadan iç.

Allah’ın sanatındaki, gücündeki güzellikleri gözden geçir.
Âşıkların sevgisi döner, ömür dönmez.

Âşık surata bakıp durma, gülen gönlüne bak.
Meyve veren ağacın dalı olduysan, meyve vermeyenden uzaklaş.

Kendindeki güzellik ve büyüklükle mutlu ol.
Aşktan gelen mektubu doğru oku.

Allah:
“Verdiğim akılla ilerle, hırslanma, ruhunu görünmeyen âleme içine götür, kazanımını sıkı tut, yoksulluk zahmetinden şikâyetçi olma”  dedi.

Her şeyde güzelliği görmek için bak.
Allah’a kavuştuysan sevincini göster.

Allah’a isteyerek itaat et,  şevk ile ona doğru kaç.
Allah alçak gönüllük gösterenleri affeder.

Düzelme ben merkezli davranışları terk edip, hakka yakın olmakla olur.
Aşk gariptir, dili de gariptir, kalabalık içinde yalnız olmaktır.

Mana âleminden aşırdığın sende kendini gösterir.
Aşk; güzellik, tatlılık, sevimliliktir ve her şeyden üstündür.

Aşk makamı dipte ve karanlıktadır, eğri gibi gözükse de doğrudur, zorluklarla doludur ama sonu büyüklük sofrasıdır.

Hakta kendini yok edince hakkın tercümanı olursun.
Kıymetini bil.

Ebediyete kavuşan; yemeksiz doyar, kulaksız işitir, sözsüz söyler, söz bitinceye kadar bekler.

Aşk pazarına varmak için cisminden, canından, gönülden ileri geç.
Aşkın örtüsünü parçala, bir kaç yüz konak daha ötedeki Şemsi Tebrizi’nin aşk pazarına ulaş.

Şemsi Tebrizi’yi Sevgili gördüğün gün en güzel günündür.
Allah’ın yasağını tanımayan yüksek köşkten, başındaki tacı düşer.

Süslü elbisesi uçar gider.
Âşıkların can kulağına gökten bu cihandan göçme zamanı diye haberler gelir.

Gönüle giren göze gelerek bir şekil bağlar.
Allah’tan açık haberi duymayan eşekkulaklıdır.

İnsan kulak yoluyla insan olur, âlim ve arif olur.
Nurdan ışığın olursa yürürsün, düşmanın körlüğünden yol alamaz.

Her şey suskunluk içindedir.
Güzelliklere hayran ol ki cennet içinde vatan tut.

Tarafsızlık tarafına doğru git.
Allah’ın ateşine İbrahim gibi dal, çekinme.

 Kötü zanlı Nemrutlar çekinirler.
Hak yolunda yükselirken esas vatanına Hakkın yanına gitmek için kanatlan.

Güzelliklerin azemetlendirmesin, iftiharın bozukluğuna sapma.
Âşıkların özü birdir.

Büyüklerin kıymetli dediklerini al ve taşı.
İnce her yere sığar.

Vahy’nin mantığının yeri gönlündür, düşünce ve sözden ayırarak gönlüne yerleştir.
Hüküm ne ise o olur.

Tantana değiştiremez.
Vahy ile gönlünü birleştiremezsen, güzelliklerin seni terk ettiğini seyredersin.

Allah’ın güzellikleri verdiği mevsim olan ilkbaharı görmelisin.
İhtiyacı olan elindekini satmaz.

Güzel düşünüşten güzellik doğar.
Çirkin düşünüşten çirkinlik doğar.

Fikir gizleneni gördüğü zaman; öncesinin takdir olduğunu ve yaratan bir sanatçı olduğunu anlar.

Senin sırrın diline bağlanmıştır bilirsin.
Sırrın sırrı gönlüne bağlanmıştır bilemezsin.

Her şeyin bir isteklisi vardır.
Kıymetini bilen istekli olur.

Aşk ol emriyle yaratanın güneşinden görülen görüş madeni oldu.
Akıl; bilginin karşılaştırması ile anlatılır oldu.

İman ve küfür bir aradadır, ancak ruh haliyle ayrılır ve karışmaz.
Ferahlanma yardım ile olur.

İyilik adına bağışlanma ile bağlılık olur.
Aşk yarası şifa verir, kederi sefa verir, soğukta kalana örtü verir, Cehennemi Cennet haline sokar.

Yeni doğan aslan kediye yenilir, anne sütüyle beslenen aslan diğer aslanları yener.

Allah’ın benliğini görünce kendi benliğin yok olur.
Hırstan vazgeçince mananın pırıltısını, yakıcılığını görürsün.

Aydınlık görmüyorsan ayıp, kendi gözünde veya kapattığın pencerededir.
Gönlünü sevinçten sevince taşımıyorsan gönlün sevinç duyamaz.

Def kapalı gönlü açar.
Ney hastanın canına can katar.

Büyüklerine, ululara yaklaşarak kibrinden ayrıl.
İşaretler işaretsizlikten, taraflar tarafsızlıktan vücuda gelir.

Geriye dönüş gizlenmiştir.
Akıl temiz yerden verilmiştir.

Aydın akıl Allah’ın yardımından verilmiştir.
Kendini Allah’ın parçası görürsen Cennet içindeki cennette yaşarsın.

Kılavuzunu doğru seçersen neşe ve sevinç içinde yaşarsın.
Aklın hislerinin verilerini değerlendirerek egemenliğini sürdürmelidir.

Aklın his üzerinde kontrolü kaybederse, yanlışa doğru gidersin.
İlacın tesirini gösterene kadar beklenmelidir.

Gizli bir el kişiyi yönlendirir, hiç kimse bundan kurtulamaz.
Şaşkın fikirli olanın evet veya hayır cevabı aynıdır, anlamamıştır.

Doğrulukla sözünde duran asla mahrum kalmaz.
Satılığa çıkan malı isteyen satın alır.

Gönlündekini söylemeyen bir işe yaramaz.
Sen karada durursan denizdekinin durumunu anlamazsın.

Kendi gözüne iyice bak ta Allah’ın sanatını gör.
Temizliği bozan her şeyden uzak dur.

Kıymet bilen değerli adamdır.
Allah insanı maddenin üstüne yerleştirmiştir.

Sende 4 ırmak gizlidir.

1.Süt (merhamet).
2.Bal (şehvet).
3.Al şarap (şevk).
4.Su (ömür)

Doğruluk aydınlık verir.
Yerli yerine koymamak körlük ve sağırlık verir.
Akıl parlaklık verir.
Nefsin mahcubiyet verir.
Aşk iyiliğin sarhoşluğunu verir.
Sabır ve utanma hâkimiyet verir.

Bulut; ağlamak iyidir der.
Gül; gülmek iyi der.
Akıl; bulanıklık iyi der.
Aşk; hayran olmak iyi der.
Sabır; ayrılık üzüntüsü ile ağlamak iyi der.
Yüz; tatlı gülmek iyi der.
Rüzgâr; perdeyi açmak iyi der.
Dalga; tortuların üstümden gitmesi iyi der.
Gönül; belli kişilerde olmak iyi der.

Güzel bir gölgeye girersen, ikram görürsün, iyileşirsin, sevinirsin, evvel gelenlerin bilgisini alırsın.

İyilerin duası ile göklere çık.
Güzelliği güzellik dağıtandan, ağlayışı buluttan, derdi âşıklardan, sarı benzi Mevlana’dan, kırmızılığı kendi yanağından iste.

Allah ilmi berrak bir şekilde cevhere bakmasını öğretir, mananın özünü görmeni sağlar.

Baban kudretsizse, Allah’ın kudretine yönel.
Yüzün fikrindeki gizlilikten yüzüne muhakkak eser bırakır.

Gönül ve canın olgunlukla açığa çıkması için, vücudunun isteklerini yok etmelisin.

Allah’tan ağlayarak isteyenler muradına kavuşur.
İçine ne doldurmuşsan sen osun.

Terbiyeli olmazsan zorluklarla karşılaşırsın.
Kötü sözleri dinleyen gizli kulaklar vardır.

Senin olmayan her güle hainlikle bakma.
Mevlana aşkından sarhoş olana her cihanda büyüklük vardır.

Çalışarak sabret, berraklaşınca bu nimete ulaşırsın.
Sevgilisinden kaçan, aslında kendinden kaçandır.

Allah’a yönelen; gönlüne sıkıntı veren düşünceden kurtulur, sorun olmadan sorunlardan kurtulmuş olur.

Yaratılanların bir bütün olduğunu anlamalısın.
Çokluk düşüncesi vesvese verir, zorba ederek seni aldatır.

Barışmak savaştan daha hayırlıdır.
Açlık korkundan kendini parçalama.

Allah’a dön.
Ruhların hep diri kaldığı yüksek, yumuşak, güzel, hoş, nazik bir âlem vardır.

Her nefesini Hakk’a doğru üfle.
Güzel huylar güzel yüzlü güzellere gelir.

Ölümsüzlük karanlığa gizlenmiştir.
Hakkın hükmü bazen kilit bozan anahtar verir.

Allah harmanında azarlamak yoktur, mutluluk, ilerleme, eksilmeyen sevgi ve iltifatlar vardır.
Bu harmanda ucuzluk, pahalılık, kavga, yenme, yenilme yoktur.

Allah rızası sana yol gösterirse uzun yolu bir solukta geçmek kolay olur.
Üzüntü; seni şaşırtıp dağınık fikirli yapar, ahmaklar topluluğuna katar.

Mevlana dostları seni yanmaktan korurlar.

Dostun yanına giderken kendine bile söyleyemediğin, günahından dolayı kalbine kara leke olanı bile anlat.

Ömrünü ayıplama, şikâyetle geçirme.
Şükür ve hamd yoluna gir.

Sevinç tarafında neşe ve sefa vardır ve bu sanat Hak’tan öğrenilir.
Ölmek ve diri kalmak güzel bir bağdır.

Allah yoluna gir, merhametli davran, kılavuzun Mevlana olsun.
Doğru er aklını kullanamayacak durumda olsa bile akıl ona hizmet eder.

Ümitsiz olsa bile borcu ödenmiştir.
Allah’tan nur almalısın ve herkese yansıtmalısın.

Aşkın canına hakikatler yolundan ulaşırsın.
Ölmek kötü ad almaktan iyidir.

Mevlana’yı çiçek, kendini bal arısı yap, kovanını bal ile doldur.
Başkasına bakma.

Düşmanlarından, yol vurucularından kurtulmalısın ki gökten sana nimetler gelsin.

Doğru bakışı bulmalısın, bakanı görmelisin.
Dostun için dertlen

Bu dertten yüzlerce kol kanat biter.
Sırları sarhoş eder.

Namaz içinde namaz, oruç içinde oruç vardır.
Aklı ve idraki olanlar anlar.

Aşığı akıl yönünden aldatamazsın.
Akıl yönünden eksikliklerini tamamlamıştır.

Sevgiline her haliyle gel diye davet et.
Âşıksan aşktan başka bir şey isteme.

Buğdaydan vazgeçen değirmene gitmez.
Aşkın adını söylemek başka, aşk derdini çekmek başkadır.

Aşk derdi iç açıklığı verir.
Sema ile buluşma gelir.

Aşk; binlerce kilit olsa, her kilit gök genişliğinde olsa, anahtar gibi söz kilitlerin hepsini açar.

Naz yaparsan yalnız kalırsın, kavga edersen gücendirirsin, kurtluk edersen yol arkadaşın kalmaz, kirli olana hizmet edersen Mevla aşkından geri kalırsın, kazanç için kendini farklı gösterirsen dosttan yoksun kalırsın.

Zamanı kullanmak çok önemlidir.
Geçmişi düşünüp durma.

Dert ve feryat sonunda deva ve yardım vardım.
Rızkından fazlası hırstır ve sayısız tuzak vardır, görmüyorsan akılsızsın.

Yok olacak olan yaratılanlara olan sevgini gönlünden atmalısınız.
Aşkı delillerle anlarsın.

Bu bilgi Allah katından gelir.
Susmanın en aşağı faydası; korku ve beklenti içinde bırakmamasıdır.

Susmak özün ve örtün olmalı.
Susan sırlarla doludur.

Allah’ın kudretini bilerek, bilgin olarak istediğini yap.
Ruhun aşktan terbiye öğrenir.

Bu terbiye okumakla ve okulda öğrenilmez.
Akıl aşkın mezhebini bilemez, ancak hayran olur.

Herkes doymazlık çekişmesi içindedir.
Can, aşk sayesinde doymazlıktan ve boş dileklerden tez kurtulur.

Aşk sözlerini gizle, duanı gizli yap.
Aklına ve gönlüne girerek kuracakları pusudan ve düşmanlıklardan bu şekilde korun.

Önceden çıkmış, sonra birleşen asla bak.
Her uzanan kol içini daraltır.

Birlikte olduğu halde ruh teni görür ama ten ruhu göremez.
Yalvar ama dileğinin içeriğini söyleme.

Allah dileğini bilir.
Sadece görünüşü görenler; gerçeklerden habersiz bilmeyen hükmündedir.

Aşkı olan, âşıklar topluluğuna giderler.
Gizleneni görecek gönül gözü olmayanlar efendimizin hizmetine gelsinler.

Rahmet yağdıramıyorsan sahip olduğun akıl sana engeldir, sus ve kendini sabırla yokluğa çek.

Kendi hakikatine vardın ise toplumun iltifatları sana yük gelir.
Çok söz can yolunu görünmez yapar.

Her hünersizden bir şey öğrenmeye uğraşma, sus, o kendi aşığını kendine çeker.
Mevlana ile birlikte olmaya çalış, keramet arama, eleştiriyi bırak.

Halk aklıyla takdir ederler ama his âlemiyle inkâr ederler.
Allah’ın açıkça söylediğini anlayan, gören, bilen başka birini aramaz.

Allah’ı anlayan asla ağlamaz.
Hatıranın devamlı sözünde ve sevgisinde duran yoktur.

Keskin kulağın varsa, Allah’ı gören göz seni tanır ve kendine çeker.
Sözünde durmayan, sözünü yerine getirmeyen, dostluğu devam ettirmeyen akıl iyi akıl değildir.

Canın sevdiğini görmene engel ise; nefsini terbiye et, zıtlıklardan vazgeç.
Herkes kolay hazine bulan talih ister.

Sen zahmet, sıkıntı, güçlük, zorluk veren aklı seçmen doğru olur.
Asılsız hikâyelerden, boş sözlerden, masallardan, saçma sapan sözlerden uzak dur.

Kaçırdığın nimetlere üzüntü duyma.
Verimli olduğun yerde dur.

Halka anlatımın biter bitmez hemen Hakka katıl.
Okumak isteği gelince melekler arkasından gelir.

İsteğin sorulursa seni istiyorum de.
Yol kapandı gibi gözükse de, umudun gevşese bile yoluna devam et.

Âlemde kalıcılık yoktur, devamlı tazelenir.
Hakka varıncaya kadar araştırmak için koşmak vardır.

Benliğinde kaldıkça bir sivrisineğe bile yenilirsin.
Benlikten geçersen filleri avlarsın.

Nefes ve dua Hakkın icat nurunu harekete geçirir.
Seher vakti AH! Çekmekle ilahi yol azığın verilir.

Ruhun mest olur.
Ten hoşluklarına yönlenir aşktan uzaklaşırsan pişmanlık acısı çekersin.

Dost yalnız seni ister.
Yol arkadaşından ayrılma, dilenciliğe yönelme.

Aşk; devletten, Allah yardımından, gönül ferahlığından, hak yolunda gitmekten başka bir şey değildir.

Bir gönülü aşk kendine çağırınca, o gönül halktan kaçmaya başlar.
Allah’ın işlerini akıl terazisi ile tartamazsın.

Asla yarın deme.
Geciktirmede felaketler, belalar, sıkıntılar, uğursuzluklar vardır.

Hayatı artıran lezzeti seç.
Manaların özünü iste.

Koku, resim, renk, savaş, ar, nam bunların dışındadır.
Tatlı suyun çeşmesi, başının, gözünün içindedir.

İnsan olmak için yaradılıştan bu zamana kadar binlerce durak vardır.
Hangi kavşakta hangi yola gideceğini Mevlana’dan öğrenmelisin.

Aşkta; sözden üstün anlatım, açık söyleme, açıkça bildirme, iyi, güzel, pürüzsüz düzgün, kusursuz, yerinde, seviyeye göre, hakikati fikri anlamak vardır.

Gönülde saflık ve berraklıktan dolayı gönül huzuru ve rahatlığı veren binlerce gönül vardır.

Gönülde hayatı yaratanın hayatları bulunur.
Her nefeste gönlündeki bu merdivenden yukarı doğru çık acele davran, gecikmeden zarar görme

Aradığın o insanı bulamazsın ama yine de aramaktan vazgeçme.
Aşk kalıcı ve ebedidir.

Diğerleri bir zaman sonra kaldırılır.
Düşünceyi at, sözsüz, nakışsız ayna yüzü gibi ol.

Düz, basit, yalın, gösterişsiz, süssüz, karışıksız, katkısız, derin düşünmeyen, budala, saf gönüllü ol.

Şu andaki akıldan uzaklaşınca aşkın aklı yüzlerce akıl verir.
Allah’ın sırlarına daldıkça aşkın manalarının özü coşturur, sesin göklere yükselir.

Can evin sevdiğinin bulunduğu yerdir.
Yön kavramın kalmaz.

Diri gönüllerin aşkı, can korkusu olanlaradır.
Canı ölmüşle uğraşılmaz.

Temiz gönülden temiz söz çıkar.
Gönlü kirlinin sözü boştur.

Allah’ın inceliklerini ona ortak koştuğun müddetçe anlayamazsın.
Mevlana’yı ciddiyetle dinleyen, Mevlana toplumundan olur.

Gönülün sınırını bulamazsın.
Dünya içinde kaybolur, ama göğsünün içindedir.

Aşk yolunda ölmek ebedi yaşayış olduğundan zorlukları vardır.
Ne geriye ne öne git.

Değerinin farkına vararak, bilerek yaratana sığın.
Allah’a canıyla sevgi bağı kuramayan mana olarak er değildir, bayağı ve aşağıdır, nursuzdur.

Akıl ve sabrın etkenliği kalmayınca nefsin emretmeye başlar.
Rüyaya güzel tabir ediniz.
AMAN.

Benliğinden ve pişman olan gönülden kurtulmadıkça güzel gönül gelmez.
Vesvese ve boş inanca düşmen gönül hastalığıdır.

Doğduğundan beri Hakkın nimeti ve amacısın.
Allah korursa; kurt çoban, hırsız bekçi olur.

Doğrulukla istenen karşısında susarak karşılık verilir.
Gönülden haberi olup güzelleştirmişle birlikte olmaya çalış.

Her okuduğun tatlı olamaz.
Her alçakta olan yükselemez.

Her gözün görüşü olamaz.
Her denizin incisi olmaz.

Tende gizli bir gönül vardır.
Gönülde gizli gene bir gönül vardır.

Ne yazık ki kendimiz kendi hazinemize perdeyiz.
Gönül sahiplerinin huzurunda söyleneni iyi dinle ve ders al.

Önemli olana, değerli olana, yararlı olana; kıymet veren ile otur.         
Terbiye edilmeye uygun olmalısın.

Aşk kapısından kovulsan bile ümitsiz olma.
Gitmeden bekle, bu bekleyiş yüzünden seni alır en üste koyarlar.

Kapılar kapalı olsa bile kimsenin bilmediği bir kapı açılır.
Nehir içinde iken başkasından bir bardak su versinler diye bekleme.

Eğil suyu gör.
Secde ile kana-kana iç.

Neşesiz akla gülmelisin, böyle birine kapıyı kapamalısın.
Aşktan doğan her şey diridir.

Ateşini söndürür.
Keskinliğini giderir.
Erkekliğini kontrol altına alır.

Ay yüksektedir.
Ay’ı arıyorsan yükseklere bak.

Gizli bir ordusu olan örtü içinde gizlenen bir padişah vardır.
Sevgisinde devamlı olana can manalarının özü gelir.

Toplumun oluşturduğu kabuğu kırmadıkça kolun, ayağın, gözün, aklın bir şey yapamaz.
İnsanoğlunu ilim yükseklere doğru çeker, bazen cahillikle alçaklığa doğru çeker.

Kontrolü sağlayamayan insan ne olursa olsun diye kendini bırakır.
Dünya ve âlemler görüşünün içindedir, dışarıda görme.

Görüşün kalmayınca yok olur.
Susunuz, susmak yeniden dirilmenin sözüdür.

Susmakla feryadın dirilikten daha etkilidir.
Geleni ye, saklama, sen yedikçe gelir.

Dudaksız söz söyle.
Düşünce ile içinden konuş.

Karşındaki daha iyi anlar.
Aşkınla dertlenirsen dünyada ve âlemlerde çığlığın olur.

Kişiyi nasıl değerlendirirsin?
Cevap: Aradığı ne ise o odur.

İstekler kişide oldukça o kişi adileşir, alçaklaşır, bayağılaşır.
İstek kalmayınca başbuğ olur.

İncelmek zordur ama dost elinden olursa hoştur.
Gönülü aktif olan kendisine bakar ve kendisini görür.

Övgüye layık olanı övmek, kendi bakışını, kendi görüşünü övmektir.
Söylenenden ötesini anlamak, aynı bakışla bakmakla olur.

Aşk rüzgârı eserse kurumuş bütün tohumların canlanır.
Öz birdir, sayıların çokluğu yanlışa götürür.

Bildiğin mana özünü sofi olanla paylaş.
Allah’a şükürler olsun ki yokluk aşkından ruh âlemi dünyaya geldi.

Allah’ın yüzünü görmek istersen; Mekânda ararsan mekânsızlığa kaçar, gökte ararsan su üstünde parlar, suya baksan göğe kaçar, mekânsızlık âleminden arasan mekândan nişan verir.

Güneş ve Ay batmakla zarar görmez.
Tane yere ekilince biter.

Aşk seninle beraber olmadıkça sevdiğinin yanına ulaşamazsın.
Sırları bilen kişi başka etkilerle aldanmaz.

Her varlığın başka bir âlemi vardır.
Aradığın varlığı kendi âleminde bulamazsın, onun âleminde ara.

Hakkın velilerini Haktan ayrı sayma, insan olarak çok az özelliği kalmıştır.
Yarası olmayana ilaç verme.

Allah dostlarına mananın özünü verin.
Tazelenmek isteyene müjde verin.

Manayı mananın özünden beslenene verin.
Şemsi Tebrizi gönlünü yüz türlü şekle sokar, bazen keskin bir kılnç, bazen koruyucu bir kalkan yapar.

Allah’tan ayrılan can Allah’ı arıyorsa o canda öyle bir göz vardır ki başka bir görüş sahibidir.
Şereflidir.

Sus, her yerde sırları açığa vurma.
Hafif ruhluların toplantısında Hakkı ve hakikati kabul etmeyip sözlerini bulandıracak biri vardır.

Şemsi Tebrizi’nin gösterdiği açık ve gizli sırlar Hz. Ali’nindir.

Donukluktan kurtulmak istiyorsan seni çeken Şemsi Tebrizi’nin koynuna doğru git.

Âşık oldu isen kutlu oldun demektir.
Yerden ve mekândan kurtuldun, dünya ve ahreti istemekten vazgeçtin demektir.

Yalnız yürü, yalnız ye ki yalnızlığın kutlu olsun.
Allah tarafından beğenilmek için bekleyen, gözlerinden yaş döken göze müjdeler olsun ki cemale kavuşuyor.

Öz güzel olunca kabuğun durumunun önemi yoktur.
Kabuk ölse de öz ölmez.

Aşk birdir ama her surette görülür, gördüğünü sözle söylersin.
Dışta halk ile içte Allah’ı düşünüp anmak canına tazelik verir.

Büyüğün önünde küçüklerden söz edersen Allah sizden hoşnut olmaz.
Gönül ateşini Şemsi Tebrizi’nin aklından çıkan parlak sözden anlarsın.

Kendinden geçersen bir adımda Kâbe’ye varırsın, geçmezsen topalsın.
Aşk sütü içen kendini kendinden kurtarır, aslan gibi güzelliğe doğru gider.

Can kalıcıdır.
Vücut yok olucudur.

Kalıcı olana önem vermelisin.
Sus da geceni kudret sahibi güçlü yap.

Allaha bir hayranlığın olsun.
Sevdiğinden başkasını gönlüne sokma, unut gitsin

Kendi bilgindeki olgunluğa, yetkinliğe, eksizliğe güvenme, seni şekilden şekle sokarlar.

Allah sevdiği insanın yüzünü yabancılardan kıskanır.
Akıllılar tedbiri kullanır.

İlk akıl düşünme, zihin yorma, düşünülmedir.
Âşıklığın tabiatı ne topraktır, ne sudur, ne ateştir, nede havadır daha yüksek tabiatlıdır.

Allah sevgisini almak için dertlen ki çaresizliğine çare ilahi yol sana gösterilsin.

Bu âlem herkesin ayağını yere doğru çeken zift gibidir.
Aşk ateşi bu zifti eritir.
Aşk aklın ilerisindedir.

Aşk ateşi gönlünde ne varsa yakarak temizler, sevinç ve tatlılık verir.
Allah’ın varlığına ulaşmak için seni koruduğunu sandığın sanılarından kurtulmalısın.

Naz karşılıklı olunca boşanma ortaya çıkar.
O naz ettiği zaman yalvarmayı öne sürersen buluşma olur.

Sevinç; nurdan, parlaklıktan, açık oluştan, duruluktan, temizlikten, sade olmaktan, düzenli olmaktan, karışıklığa meydan vermemekle olur.

İstek ağız tadından gelir.
Sevgili zevki olanı ister.

Benliğini aradan çıkarmadıkça verimli olamazsın.
Sen söylemedikçe sözün Allah sözü olur, sen dokumadıkça dokuyan Allah olur.

Sen sus ve izle, Allah’ın işine karışma.
Önce saflık, berraklık, gönül şenliği, kedersizlik, neşe, zevk, eğlence elde etmelisin.

Sonra güzel elbise, ten, baş olmak, altın olması zarar getirmez.
İnceleyip bilerek söylemek büyük bir iştir, ancak hayatiyet verini göz ardı etmemek lazımdır.

Dış yüzeye bakıp önemsedikçe içteki derinliği ve büyüklüğü göremezsin.
Tanıdığın küçük bir parça olsa bile büyüklüğün olduğuna işarettir.

Verilene ve gösterilene bu kadardır dememelisin, varlığın tamamına yönelmelisin.

Arifler gibi halktan uzaklaş.
Bir köşede oturarak belki huyunu halktan ayırabilirsin.

Sevinçli bir yüzün olmasını istiyorsan sevinçli bir yüze bak.
Parlak bir gönül istiyorsan parlak gönüllüye bak.

Sevgilin can yönünde ise, o ne tarafa dönerse dönsün sen yüzünü sevgiline çevir.
Sevgilin seni istemese de gönlünden istemeye devam et.

Âşıklardan kaçan, sonra çok pişman olur.
Her şey aslına döner.

Kişinin yönelişi ne ise odur, o olur.
Dünyaya aşağı diye bakma, Allah’ın sanatının görüldüğü yerdir.

Allah’ın yaptığını eleştirerek konuşma, öyle de yapar, böyle de yapar.
Görüşün görmeye yetmiyorsa sabret, kulluğu elden bırakma, görünmeyen yerden gelecek olanı bekle.

Ten duyuların uyanık oldukça uyku göremezsin.
İsteklerden geçmedikçe asıl dünyaya varamazsın.

Aşkın şahı çekince halktan ayrılırsın.
Aşkın gözü görür ve dileklerin yerine getirir.

Mevlana’nın seni tanımasını istiyorsan kitaplarını oku.
Şeytanlaşmış insanları önemseme, onlar bir insan bir şeytan olurlar.

Kafanı karıştırma şeytanı insan yapana bakmalısın.
Gönlün görüşüne engel olan parçalamak gerekir.

Bu Kâbe, zemzem, cennet, Kevser bile olsa.
Aklından, fikrinden, özürden, pişmanlıktan kurtulunca er olursun.

Er olursan sevgiliyi seçersin.
Tenin nasibi renktir, ruhun nasibi lezzettir.

Gönlün yanmadıkça Allah’ın zatından bir koku gelmez.
Hak kuluna, kulun kendisinden daha yakındır.

Allah’ı arayan istemeye gerek yok, istediğin kendinsin, senden ayrılmadı ki, senden başka kimse yok ki.

Zahmetsiz elde ediş ve gidilen yol yoktur.
Testi kırılsa da içindeki su kırılmaz.

Aşıkın canını su bil, kabre, kefene doğru gitmez.
Gönül derdiyle, gönül kapısında, doğrulukla hizmet et ki sultanın sohbetine katılma sebebin olur.

Bu güneşten başka bir güneş vardır ki gördüğün güneşi iş yaptırmak için koşturur.

Akıl; maddi manevi âlemden haber veren görüşü olanlarla ayrı,  haberi olmayanlarla ayrı iş yapar.

Aşık hasta olabilir ama ölmez.
Ay hilal olabilir ama yıldız olmaz.

Nefis emredici olur ama zorba emredici olamaz.
Tasalanma sus.

Gülün annesinin diken olduğunu bilen, cefa dikeni gelince gül gibi güler.
İki gönüllüden gönlünü soğut ve yıka.

Karışık dostlardan uzaklaşınca berraklaşırsın.
Vara yoğa boşuna gam çekmeye yazıktır.
Değmez.

Dost olarak git ki, dost olarak karşılan.
Anlayış değer kazandırır.

Değerli olan değerli olanı bilir.
Göz, görülmemiş bir şeyi görmek ister.
Can zevk ve sefa içinde yaşamak ister.
Baş bir güzelin sarhoşu olmak ister.
Ayak sevgiliyi giderek yorulmak ister.
Aşk göğe doğru uçmak ister.
İlim terbiye öğrenmek ister.

Sadece sebepleri gören göz eksik görüştedir.
Görünmeyen sırlar sebep dışındadır.

İstekli; isteğinin madenini görür.
Değerli sözlerini ortalığa söyleme.

Dünya işlerini silince uykuda ruhun nice suretler, şahsiyetler görür.
Sanki hep o âlemde imiş gibi bu âlemi hatırlamazsın.

Üzüntülü şeyler görsen bile yabancı olmazsın.
Aydınlatanın anlattıklarını anlamazlıktan geliyorsan kendine yazık edersin.

Aşktan başkasını dost tutmayın.
Dost meclisinde aşktan başka iş düşünmeyin.

Aşkı isteme sesi çıkarmıyorsan aşk kokusu gelmez.
Şüpheli düşünceleri, kuruntuları, hileleri bulmayı akıllılık sanıp sapık düşünceliliği kendine bela etme.

Aydınlatana sırtını dönenin namazı namaz değildir.
Sevgiliye gizli bir yol gönüldedir.

Kendi iç âlemine yönel ki gönlünden bu yolu bulasın.
Tüm isteklerin seni yaralar.

İsteğin bir olsun o da aşk olsun.
İçinde sunulanı koyacak kabın yoksa bile, Allah diyerek sunulanı ağzına getirmeye bak.

Sevdiğinde eksik ve ayıp yoktur, eksik ve ayıp senin görüşündedir.
Gönlünden bir pencere açta aydınlığın girmesini sağla, kabirde gibi yaşama.

Hapseden ortamdan dışarı çıkmalısın.
Dosta ulaşamamak özlem duygusunu geliştirir, yaklaştırır.

Yaradan kanı döl (Sperm), dölü yaratık, yaratığı akıl yaparak kudretini gösterir.

Allah’a aşkın olursa, Allah büyüklüğünden senin işlerini düzene koyar.
Can tenini kontrol eder hale gelince; imanına gel der, küfrüne git der ve seni aşka doğru götürür.

Ruhuna doğru yönelir yol alırsan Ay’ın nurunu görür hale gelir kendini göremez hale gelirsin.

Hizmet etmekle Hakka varmak ve görmek zahmetsizce mümkün olur.
Allah bazı zamanlar yeryüzünde çeşitli kılıkta gözükür ve işler yapar.

Aşk hırsını kontrol ederek tokluğu sanatın haline getirir.
Bilginin vereceği aydınlık, başka bir karanlığa götürmeyecek olmalı.

Aşk; ayıplara rağmen satın alır.
Kimin yolundan gidersen, beslenirsen, içtiğinden içersen ona doğru uçarsın.

Sana sunana, güzele, avlayana, gül bahçesine bak.
Aklı başında olmayana, yabancıya, oltaya, batan dikene, birikimine, varlığına, tortulara, yolun olmayan şekillere bakma.

Aşkı aşktan sormalısın.
Aşk 7 kat göğe çıkartan bir merdivendir.

Aşk kendini açınca tazelik, verimlilik, ölümsüzlük ve örtüler verir.
Göz meydandadır nur onda gizli bulunur.

Göz nurunu kalp gözünden başkası ile göremez.
Düşünce elinde kalma.

Düşünce başka bir kan emicidir.
Sevinç yönüne, canına rahatlık veren yöne doğru git.

Her şey aşkın talihinden, bahtından, kaderinden korkudadır.
Felek daha da korkudadır.

Öfkede, inatta kalma, dostluğa devam et, sevgililik yönünden konuş.
Sert davranışlar dostluğu gevşetir.

Alnını yere koymadan secde etmek; tereddütsüz itaatle olur.
Tövben bitince yaratılan güzelliklere bak.

Güzelliklerin geldiği yeri anlamaya çalış.
Dostun seni beğenmiş ve seçmiş, artık talihin sefalar içinde sefadır.

Aşk yolunda önce hayal olan sonunda gerçek olur.
Sevgili ile buluşma olunca akıl gider.

Her şey başlangıçtan sona doğru gider.
Biz sondan başlangıca gideriz.

Bu güne bak, yarını sorma.
Ey gönül; kendi yaptığın resimden, hayalinden korkma, kaçma tekrar bak, senden başka kimse yok.

Sohbet arkadaşını hoş tut, ayrılma, birbirinizi olgunlaştırmadasınız.
Zevklerle dolup taşandan ayrılık ölümdür.

Ben merkezli davrananı kendine arkadaş etme.
İleriye, geriye bakma, utanma duygusu seni durdurmasın.

Aşağı karakterde olan kişilerden mananın özünü sormayınız.
Mananın özü, şerefinden dolayı hayvanlar ulaşmasın diye görülmeyecek şekilde gizlenmiştir.

Gönülden sevdiğini elinden kaçırsan bile tekrar yakala, yeni baştan elde et.
İnsan meleklerin yaptığını yapacak güçtedir ancak görev meleklere verilmiştir.

Elde edişle durma, devam et yeni bir şey gelsin.
Bizde perhiz yoktur.

Bütün bağış, lütuf, sevgi, sevgililik, zevk, sefa içinde yaşama rahat ve huzur vardır.

Üzüm şarabı gönül gözündeki körlüğü artırmaktan başka bir şey yapmaz, böyle bir şarabın yanında Vallah oturmayız.

Âşık gönül alan sevgilinin yanındadır.
Dikenlikte değil gül bahçesindedir.

Kendinden geçmişlerin yanındadır.
Sırlar içindedir.

İncilerle dolu denizdedir.
Nurların içindedir.

Şemsi Tebrizi’nin saflık, berraklık, gönül şenliği, kedersizlik, neşe ve zevk veren eğlence çarşısıdır.

Işık vereni çevrende ara, elini öp, mutlu ol, sağken elini öptüğün zaman ağzın tatlanır, öldüğün zaman bile bu tatlılık devam eder.

Mananın özünü alan yorgun hale gelir, suskun olarak özlem duyana vermek için saklar.

Ölülerle uğraşmayız.
Ölü deve süt yapamaz.

Aşktan ölen aşk içinde kalır, sevgide, sefada, zevk içinde yaşar.
Yaratana bak, yaratılmışlarla oyalanıp durma.

İnceleyerek fikir sahibi ol.
Fikrini cana yönelterek cana kabiliyet ver.

Kabul etmekte gecikme.
Nefsini canına uyum sağlatarak kabiliyetli nefis yap.

İslami vücuduna öğret.
Bunlar yoksa İsa’dan ölü vücudunu diriltmesini iste.

Allah’a ulaşmışlara doğru yönlen.
Can gelişmesini tamamla.

Zamanın ve değişimin sultanı olduğunun farkına var.
Bunlar aykırı diyenin sözüne çizgi çek.

Şemsi Tebrizi her aşığın gönlünü sultanın huzuruna kadar götürür.

Allah’ın içini ferahlandırdığı kimsenin nuru öyle bir mumdur ki nurlarının pırıltısı iki cihana sığmaz.

Altınsız, zorluksuz, hizmetçisiz, yanında kalabalık olmayan ulu ve büyük ol, şekeri şekerin özünü kendi şeker âleminden yiyip dur.

Aşkı derdini tanıyan derdine çare istemez.
Aşkın adını duyan kendinden geçer.

Allah’ın tahtı gözdür, dünyası da kalp gözüdür.
O bütün dilleri kalp gözüyle bilir, varlıklar kendi anlayışları ile onu bilemezler.

Hoş görüşlü olan kimselerin toplantısını dışarıdan göremezsin, içlerinde olmalısın, içlerine sokan aşktır.

Senin hoş yaşayışına ölü yaşayışı diye korkutarak senin yolunu kesmek isterler.

Aşk Allah’ın Burak’ıdır, koştur.
Güneşten Olgunlaşmayan meyve besleyici olmaz.

Varlığını hoş yaşamaya ver, zevk ve sefada yaşamayana yazıklar olsun.
Göz ve gönül incisi Hakkın resulüdür.

Onun haberini kulağına küpe yap.

Aşk padişahı dost olursa; gecenden sonra gündüzün gelir, cismin ölse bile canın yaşar, gözyaşların karşılığını bulur, peygamberin anlattıklarının gerçek olduğunu görürsün, Allah’ın huzuruna giden yolu görürsün, Allah’ın iki gönül gözünü açtığını görürsün.

Allah’ın çekişiyle göğe çıkarsın, gök varlıklarıyla bildik olursun, canın aşk kanadıyla uçtuğunu görürsün, Allah’ın halkın iyisini de kötüsünü de cezalandırdığını görürsün, sözün harfsiz ve sessiz söylenebileceğini görürsün.

Cihanı deniz kaplasa bile sen Nuh’un gemisinin içinde olmalısın.
Kuru gönüllü olursan ne yaprak nede meyve verirsin.

 Gönülden haberdar olana söyle, sözünden kavga çıksa bile aldırma, saltanatın bozulmaz.

Ruh, aklın babası ve annesidir.
Mevlana’nın sevgisini kazanırsan Mevlana’nın ruhu da aklı da seninle olur

Şükür hoş yaşayışına lezzet verir.
Mananın özü güzel bir arkadaştır.

Aşık ve mest olanlar karanlığına aydınlık, aydınlığına verimli yaşayış verirler.

Her şey arasında gizli bir ilgi vardır.
Sen hem isteyensin, hem istenilen.

Gönül akıl ile savaşa girerse akıl dışarı çıkıp gider.
En yüksek makam; yüksek yerde olmak, meşhur olmak, utanmadan kurtulan içindir.

Gönlünü düşünceden kurtarıp ona rahatlık veren kimse timsahın sırtını kendine kayık eder.

Küfür savaş yaptırır.
İman barış yaptırır.

Aşk geldi mi savaşta kalmaz barış ta kalmaz.
Dervişlikten sonra üzüntü geliyorsa, yücelik sarhoşluğundan eksikliğin var demektir.

Tekrar hizmete dönerek eksikliğini tamamla.
Ölüme inanmayan, eceli dikkate almayan mal almaya saplanıp kalır.

Hakiki dini isteyen ebediyen beyefendi olur.
Şemsi Tebrizi ile buluştu isen, davranışlarında hile, sözünde iltifat kalmaz.

Gönüle bütün akıl istekle hizmet eder.
Aklın ne kadar büyük olsa da gönlünün tuzağına bağlıdır.

Bütün kâinat gönlün elinde zayıf, güçsüz ve acizdir.
Dokuz göğün konak yerleri gönül için iki adımdır.

Gönül ateşini söndürmek için gözyaşı akıtılır.
Baktıklarını eğri görüyorsan mutlaka eğrilik sendedir.

Önce kendini düzelt.
Yukarıda olanı alçakta arama.

Yok, olan yerde varlık olmaz.
Büyüğün senin seviyende kendini gösteriyorsa ve görüyorsan, senin görmen için aşağıya inmiştir.

Dünyayı seviyorsan yanımızdan uzaklaş, çünkü mananın özü seni dünyadan soğutur.

Mezarın toprağı tenini yiyince canının göğün tepesine çıkmasını istiyorsan Mevlevi olmalısın.

Yüzün kıbleye doğru, gönlün çarşıda, bu namaz doğru namaz olmaz.

Güzelin güzeli ol, bayram ayında gibi yaşa, iyileştirdiğinden ücret isteme, temiz ruhlu ol, kirli ve kokmuş olma, anlayışlı ol, fikir ile kanda dolaş, avcı ol, boş yere karanlıklara doğru konuşan olma.

Mevlevi ol.
Görülmemiş şeyleri gör.

Mananın özü söz söyleme kudretini artırır.
Kendine şekil verecek yine kendinsin.

Gökyüzünde yer verdilerse, çadırını dünyadan sök, gökyüzüne kur.
Aşk seni götürecek, iyisi kendiliğinden gitmektir.

Gökten zehir yağsa da şeker içinde şeker kalmalısın.
Her kimsesizin sahibi vardır.

Her yüreğin hevesi vardır.
Kötü gözün varsa güzellikleri göremezsin.

Bu gözü kapat başka gözünü aç.
Allah’a köle ol, diğer efendilerini bırak, canın yeniden doğsun, dünyanı güzelleştir.

Yarabbi başkasını andımsa yine de rahmetinden unutma.
Uyumuş gibi ol ama uyanık ol.

Kendinden geç ama işinde aklın başında olsun.
Büyüklerin duası ile Allah sevgilin olursa padişahlar arkadaşın olur.

Her cins kendi cinsine olan arzusundan dolayı; keyif, neşe, sevinç duymak için zincirini kırıp gitmek ister.

İnsan her hale girer.
Şems gibi tatlılık dağıt, yaşa, mananın özünü kendinden geçmiş gibi dağıt, hem gizli hem de ünlü ol.

Bu dünya geçici, öteki dünyalı ol.
Allah tutarsa sende tutkun olursun.

Dostun ağır da konuşsa, mademki zehir onun elinden, sevinerek kabul et.
Boşuna seni incitmez, yüzlerce iyi yöne yönlendirir.

Besleyen dost olunca küçükte olsan büyürsün.
Kendini aşk içinde kaybedince Şems gelir selam olsun der.

Olgun kişiye âşık olan ham durumda olmalı.
Aşkla anlamanın ilerisinde arkadaş olursun ki, orada akıl ve cisimlerin acısı yoktur.

Hak yolu iğne deliği gibi dardır, bir kat iplik ucu gibi bu deliğe görerek girmelisin, benliği geçiremezsin.

Sevince doğru giderken, bir zaman sonra sevinç; sen gitmesen de gelir.
Büyüklere hizmet etmek arzusu yücelik duygun olmalı, küçüklere büyük olmak bir işe yaramaz.

Kendinle birleşmekten gücün tükenince, dostun ile buluşmak üzüntüsü başlar. 

Allah için alçak gönüllülüğü kabul ettim deme, kabul et.
Var olunca yok olduğunu, yok olunca var olduğunu anlayabildin mi?

Kalabalık fikri inleterek öldür de bir fikirle sıçrayıp kalk.
Mevlana hazretleri dünyaya önem verenlere perde içinde gizlenmiştir.

Mevlana’nın canını ruhu; Hak erlerinin canına sevinç verir, gül bahçesinde yaşatır.

Aslına doğru giden her nereye gitse aslına kavuşur.
Dostun mananın özünü getirdi ise hemen al, almazsan başkasına götürür.

Ölümle arkadaşlık yaptıktan sonra üzüntüden ne diye korkacaksın.
Toplulukta mananın özü, savaşta yiğit, şükürde serinleten, sabırda sağlam olanın yanına git.

Âşık sevdiğinin yüzüne daima bakar.
Mevlana’dan yararlanmayan kurur gider.

Mevlevilik tuzak derler, âşıklar bu tuzakta hoşturlar.
Aşk üzüntüsü pişirir, eksilmiş gibi gözükse de eksilmez parlak ve üstün olursun.

Sarhoşuz fakat kimsenin gönlünü çalmayız, terbiyesini bozmayız.
Sevgiliden haber almak için kapılarda beklemelisin.

Benliğinden ölmedikçe, mertçe davranamazsın.
Doğruyu duydun ise gerçekleştirmen gerekir.

Yere düşüp kıvransan bile, Allah’ın kudreti seni kaldırır, sevince boğar.
Susmak vaktinde sus, sorulduğunda parlak ay gibi karanlığa ışık ver.

Sevenlerden ol, sayı sayanlardan olma.
İman kaçınca senin gideceğin yol küfür olur.

Sana güzel şekil verenden kaçarsan, sonun ya çürümek ya da yanmaktır.
Bal yiyen yüzünü buruşturmaz.

Su testiden fışkırmaz.
Kaynağı bul ki bol suya ulaş.

Yanlış sonuçlu işleri yapmazsan tövbe etmene gerek kalmaz.
Buna rağmen yaptığının yanlış olduğunu anladığın an tövbe edip yolunu düzelt.

Herkesle hoş ol ama dostunla daha hoş ol.
Güzellik ile kokmuşluğu aklın ayırt edemiyorsa; aşk inancından çıkmış sayılırsın.

Peygamberin aydınlığında görenler hiç yanılır mı?
Hayat sabır, gam, acı, keder, tasadır.

Sus inleme; sabrı seç hedefine ulaş.
Suya düşen hayatta kalmak için çabalar ve tek derdi budur, diğer uğraşıların zevkini ve derdini düşünmez.

Tarafsızlık tarafına gitmek isteyen aşk yolunu seçmelidir.
Seçilmişi seçersen sende seçilirsin.

Mevla’nın gözüyle görmedikçe anlayamazsın, duyduğun anlamını kavrayamazsın.

Deve diken yer ama her dikeni değil, tatlısını ve lezzetlisini arar.
Başkasının aşına sinek gibi konma.

Bedava peşinden koşma.
Seni bu dünyaya getiren, getirdiği yere geri götürür.

Ayık ve uyanık oldukça susmalısın.
Şereften ve aşağılıktan kurtulursan sultanın yanına varırsın.

Düzgün şah düzgün âşık ister.
Allah’a karşı alçak gönüllü ve acındırıcı ol ki Rahmanın yanına var.

Nişanın nişansızlık, mekânın mekânsızlık, ne ten nede can ol, Sevgilinin sevdiği ol.

Gördüğün bir, aradığın bir, bildiğin bir, istediğin bir, çağırdığın bir olsun.
İkiliği içinden at.

Gönlün seni sevene doğru gider.
Satın alacağa doğru git.

Hoş olmak istiyorsan benlikten vazgeç ve sus.
Gönlün yükseğe çıkar tenin aşağıda kalırsa, ne yüksektesin ne alçaktasın.

Yükseklik hazinedir, alçaklık zorluktur.
Âşık ne yüksektir ne alçaktır.

Aşk belasına girdinse bela korkusu seni etkilemez.
Kendi rahmetine bak, başkasının günahına bakma.

Doğru söz söylemen için yüksek bir yere ait olman lazım.
Ölmüş bir gönüle, taş kalbe konuşulmaz çünkü böyleleriyle görüşülmez.

Ben merkezli davranıştan vazgeçen gönlünü sevgilisine vererek aşık olur.
Aradığını bir yerde bir şekilde bulursun.

Sevgilini anlamak için ben ve biz demekten vazgeçmelisin.
Allah’ı tanıyan insandan korkmaz.

İki cihanda da Allah’tan başka sevgilin olmasın.
Allah vermese de istemeye devam et.

Doyduğun sofranın etrafından başka bir yerde dolaşma.
Aşık yüksek guruptandır, ancak dolaşmaktan, gürültü çıkarmaktan çekinmez.

Nefsini gevşet, adım adım nefsinden kesil. Ne kendi gözünü gör nede dünyayı gör.

İman etmişin ölümü tatlı olur, kâfirin ölümü acı olur.
Ebedi ömrü bu dünyanın dışında ara.

Ariflerin mana özlü sözleri sonuçta sevinç verir, anlamasan da böyledir.
Allah kendinden uzak olanları, kendi haline bırakır.

Âşık olamıyorsan bağlılıkla hizmet et ki yaptığının karşılığını versin.
Allah’ın aşkı Süleyman peygamberin mührü gibidir.

Fikirler düşünceler örtü olduğu için üstünden at, güneş teninde parıldasın.
Eğer sahte değilsen zarar vaktinde gülümse.

Yalnızlığa çekilip kapanma, Mevlana’ya katıl sevinç içinde ol.
Bilinen yere git, kötü yol arkadaşın olmasın, topluluk ile yolculuk et.

İnsan sürüsünü bırak, Allah’a konuşmaya bak, temizlen, Allah’tan başka dayanakların hepsini at, estirilen havaya ve hevese seni uyaran çıngırak yap.

Müslümanlık iddiasından dışarı çık, dağınık karışık sözler söyleme, ayıplayıcı kınayıcı sözler söyleme, hile yapma, gittim ulaştım deme, arkada gizlenme, ölü gibi yapma ki insan ruhuyla diril.

Evinin sofrasına nimetleriyle hayat verdiğinin farkında ol.
İşi küçükler gibi gör, yükü büyükler gibi taşı.

Balık gibi sözsüz, deniz gibi berrak olursan mana hazinesine mutemet olursun.

Yarını düşünme, Mevlana’ya yaslan ve mest ol.
Ziyafet sahibine bakma, yüzündeki sevince bak.

Uyanık aklı başına al da sevince bak.
Neşeli yaşa.

Parlak canını mananın özüne ver.
Sevgilinin semtinde otur, ait olmanın manasının özünü iç ve neşelen.

Dünya işleri ile şekilden şekle giren dine ait olamaz.
Dine ait oldun ise dünya işlerini önemseme, mana denizine kendini at.

Âdem soyundan isen başını yukarı kaldır.
Yukarıda otur ki ilahi isimlerden ders alasın.

Saltanat istiyorsan Allah’tan başka tapacak yoktur lafında eriyerek eşyayı süpür at.

Yüksekte yer tutmak istiyorsan mana ile yolculuk et.
Yükselmenin sonu yoktur, susuzun suya gittiği gibi hızlan.

Gönül aydınlıktır ve içinde ten gölgesi yoktur.
Akıldan yüz çevir.

Yakıcı ateş ol.
Pişkin ol.

Kızgın ol.
Sarhoş ol.

Kendinden geç.
Gizlen.
Kendinden geçişle sarhoşçasına el ele ol.
Gizlice Mevlana ile arkadaş ol.

Bazen dünya işlerine önem verdiğini göster, bazen de din dışı davranışlar göster ki hırsızca manaların özünü çalmak için yaklaşmasınlar.

Kötü göz su ve topraktan başkasını görmez, büyüklüğe ulaşamaz.
Dünya bağlarından kurtulmadıkça gönül bağına giremezsin, sırları düzgün göremezsin.

Gönlün gayret içinde ise sözün kalmaz.
Tenin bu dünyada nefsin ile sevgilidir.

Gönlün öbür dünyaya Allah ile sevgilidir.
Bu dünyaya sevgili isen bu toprakta kalırsın.

Cana ve akla sevgili isen sevgiline ulaşıp canını kurtarırsın.
Allah’ın yardımı imdada yetişir.

Hakkın bir ekişi, yüzlerce çalışıp çabalamadan iyidir.
İşaret, iz, nişanla olanları görürsün.

İşaretsiz, izsiz, nişansız olanlar yanında gördüklerin çok azdır.
İşaret. iz, nişan olanlar bellidir, açıktadır, meydandadır.
Görüşü köpükte takılıp kalmayan denizi ve derinliklerini görür.

Kaynağından aydınlık belirince diğer parlak gözüken bütün yollar değersizleşir.

Mevlana’nın huyuyla huylan, aşktan habersizlere uyma, başıboşluktan kurtul.

Can feda etmek kolaydır.
Sevgiliyi yaşatmak zordur ama gereklidir.

Akıllı kendini göstermek, âşık kendinden geçmek dileğindedir.
Akıllı batmaktan kaçar, aşığın işi batmaktır.

Akıllı rahat etmek ister, âşık rahatlıktan kaçar.
Âşık herkesten uzak sevgilisinin halkası içindedir.

Âşıklara öğüt vermek aşka maskara olmaktır.
Aşkın kendine has kokusu vardır.

Aşk ağaç gibi, âşıklarda gölgesi gibidir.
Gölge ağaçtan uzaklaşsa da ağacın yanında kalmalıdır.

Gönül yolunda yolculuk etmek güzeldir.
Güzeller görürsün, güzel söz duyarsın.

Ayna kendi gücüne göre seni gösterir, sendeki büyüklüğü gösteremez.
Ham insanlar olgun kişinin değerli sözlerini anlamazlar, taş toprak oynamakla sevinirler.

Akıllı erdem, ad, ar, kaydında kalır.
Âşık sonsuzluk mananın özünü almış Allah’ın sarhoşlarıdır.

Gizli sevgi büyütüp saklama, aşkını arz et, öne çık, uyku ağırlığını at.
Allah aşkın kılavuzluğu ile kendine çeker.

Başına gelen belalar denenmen ve pişkinliğini artırmak içindir, ceza verildi diye düşünme.

Âşık olan sevgilisinin yanına gider, âşık olanı eski yerinde arama.
Sen şaşkın isen yakın olduğu halde Allah’ı, Allah’la birlikte ararsın.

Âşıklarla aynı evde otur.
Yenecek yem olursan kuş ürkmeden senin yanına gelir.

Seven olduktan sonra sevilen olmalısın.
Hâkimiyet için tek parça ol, hızlan, doğru git.

Kendi yanağını öp, sırrını kendi kulağına söyle, kendi yüzünü gör, kendini kendine öv, kendi nazını kendine yap, kendi aklını bu yola engel yapma.

Ruhun yüksekliğini benliğinle anlamaya, yöneltmeye kalkarsan, ruhun hareketsiz kalır.

Tenin hareketi ekmek kazanmak içindir.
Gönlün hareketi öğrenmek içindir.

Gönlü sırlarını bilemezsin, gönlün senin sırlarını bilir.
Zevk yönünde birleşme, ben ve sen demeden olur.

Suretin toprak üstünde, ruhunla ebedi cennetler içinde zevk ve tatlılıklar âleminin içinde olmalıdır.

Kınama ile emirler gece gündüz çekişir dururlar, bu savaşı yaptıran kim.
Bir kuvvetin bir kudretin şekil verdiğini biliriz ama kim diye sorarız.

Kendini beğenen kişi; kafasının içi boş, dışını kabak gibi büyütür.
Ben ve sen kavramı senin görüşüne perde olur, sevgili ile buluşmaya engel olur.

Sersemlemek istemiyorsan iyide, kötüde, iyilikte ve kötülükte Mevlana’nın öğüdüne göre davran.

Söz herkese kolay gözükse de anlayan iki binde bir kişi çıkmaz.

Peygambere gönül vermiş olursan berrak ve tatlı su, taze süt, duru bal, al renkli cennet şarapla neşelenmiş, etrafına bunları dağıtan olursun.

Sırların özelliğini açıkça anlatan Mevlana’yı iyi dinle.
Aşka hiç kimse düşman olmaz.

Şereflenme sevgilinin huzuruna varmadadır.
Hayır ve şerden bahsetme ağzını kapa ve gizlen.

Mevlana değinilerek, değer biçilerek, değer verilerek var olmuştur.
Bu Mevlana’nın kişiliğidir.

İki dünyanın da kudret sahibi, güçlü, kuvvet sahibidir.
Ruh gibi âlemleri bil ve söyle, gözün ile gör ve dilin ile söyle.

Söylemekten vazgeçme ancak her gördüğünü de söyleme, Allah hesap sorar.

Herkes seni terk etse de Allah seni yalnız bırakmaz, kaçmaz, alınganlık yapmaz.

Ekşilik veren her ne varsa uzak ve bıkkın ol.
Ekşi yüzlülerle şakalaşırsan, gülüşürsen kavga çıkar.

Sen bu ağzı kapa da canın ağzını aç.
Canına verilen gıdayı kabul et de ruhun mest olsun.

Akıl ve Aklınla beraber olan din içini ve dışını tatlılaştırır, tada ve neşeye doydurur, yüzüne nur gelir, yüzünün nuruyla süslenirsin.

Su olandan alevlenme olmaz.
Kendi güzelliğini gör, o güzelliği görmeyen kötü gözü de gör.

Sevgili ile sohbet etmeyen canın lezzeti olmaz.
Parça, bütünden çok değerlidir.

Hıçkırarak ağla ki ruhun sırlar denizine doğru gitsin.
Aslan huylu olan kadınların seslerinden ürkmez.

Yoklukta isen; yerin, zamanın, tanımın olmayacak durumdasın.
Kaçırdığımız fırsata üzülmek zahmetine değmez.

Barış hayırlıdır, macerayı bırak da uzlaşmaya bak.
Hırsı bırak yokluk daha iyidir.

Allah seninledir, bu sözü unutma.
Kuran’ı dinlerken anlamasan da sus ve dinle.

Susarak yuvana varıncaya kadar uç.
Gözün görüşünden dışarı bir Ay daha vardır, o Ay’ı ara.

Her tarafa yolculuk ettin dolaştın amma canına doğru sefer et de gör.
Can topluluğunun tatlılığından, manasından, sevincinden, ikramından faydalan.

Gökteki ayın ışık vermeyi unuttuğunu hiç duydun mu?
Sofrada tuzsuz yemek yiyen tuzun değerini anlar.

Perde arkasında çirkinle oynaşmak hoşuna gitse de perde kalkınca hoşluk kalmaz.

Aşk peşinde isen sus.
Sus da aşkı başka yoldan iste.

Güzellere tatlı ve yumuşak davranmak; iffetli, namuslu, temiz olarak yaklaşmak ve din yasaklarına göre hareket etmektir.

Sus ve susarak gönül sahiplerinin derin ve gizli olan gönlüne gir, burada incinmişlik bulamazsın.

Gönlünün derdi olan kimsenin yolunu; yağmur, çamur kesmez, o aşkından kuvvet alarak hızlı yol alır.

Sözler çok olursa oyalanırsın.
Sözünü azaltırsan gönül sırlarından sözler duyarsın.

Dünya işlerinde gönülsüz olursan; görünmeyen bir el suretin dışına çıkarıp manayı gösterir.

Hoş yaşama isteğinden kendini kurtarınca hür olursun.
Kazanç kaygısından, ıstıraplardan, çilelerden ve bunların düşüncelerinden kurtulursun.

Mest olarak uyur herkesin halini biliyorsan hakka yakın güzelsin.
Kendini de bırak, hısımlarını da bırak, aşk köyünden başka yere gitme.

Aşkın kederinden, tasasından, kaygısından, derdinden kaçma.
Şaha doğru git.

Çabuk kopan ilişkilerden dışarı çık.
Gönül veren âşık sıkıntılara katlanmada taş gibi olur, kaçmaz.

Aldığı ışıktan oluşan suretin ruhu; sadedir, temizdir, kutsaldır.
Kendindeki gücü görmeyen değersizdir.

Maksat sendeki güzelliktir, diğer şeyler birer bahanedir.
Şemsi Tebrizi’nin verdiği özden (tohum) olacak bir ağaç verdiğini unutma.

Kapı açık.
Allah’a bağlılığını beyan ederek yaklaş, kuyudan çık ve büyüklerle otur.

Toprakla uğraşıp durma, aşağıdan yukarı bak, tazelen, çürüyecek elde edişlerden elini çek.

Eşek, şeytan, dev sıfatlarına tutulmuş aşka yakın değildir.
Aşka uygun sıfat meleklere mahsus sıfatlardır.

Güneş parladığı zaman yıldızlar gibi görünmezliğe bürün.
Ten varlığın benliğine esirdir, aklınla hakkın nimetini ye.

Kendini hapisten kurtaramayan, süt çocuğu gibi davranan büyük olmaz.

Kendisinde rahmet toplamış kişi taş yüreklilerden kaçar, ancak rahmet akıtan birini bulursa kendindeki tüm rahmetini dökerek atar, bu rahmet akıtanla beraber olur.

Ruhunda beraber ol, madde arama, insan ol, özellikli olmaya çalışma, seni yetiştirenden başka kişiye değer verme.

Yetiştirenin yönünü arama bulamazsın.
Kime ne verirsen sevinir.

Düz yol göstermek daha iyidir.
Gönlün kararınca yüzünün rengi tanıklık eder, ne kadar perdelesen yine görülür.

Kurtuluşa doğru git.
Kalıbını kır.

Kendini hapsettiğin yerden delik aç.
İsteyene istediğini bırak.

Kendine âşık ol.
Nakşı ve yaygarayı bırak.

Sevgilini bilmek için uğraş.
Gözyaşlarına bakma, daha ötesine bak.

Sus ve mana avlama peşinde ol.
Ezber sözleri söyleyip durma.

Akıllı olan mana sanatı gösterenden incinmez.
Fikir ağ gibidir ancak sayılı bilgi sığar, aşk da deniz gibidir.

Söz fikirde diri kalır, söz sözde ölür.
Aşk âşıklarla, ruh da toprakla karşılıklı ödünler vererek düşünce ve yararda anlaşır.

Bu iki olay Allah’ın kudretinin görünür hale gelmesidir.
İyiyi, fenayı bırak da sonuçlara bak, sonuçları gör.

Birleşmenin eserde olduğunu gör, ilkbahar ile sonbaharın birbirini tamamladığını gör.

Sana görüş aydınlığı veren Allah’a doğru bak.
Zamanın kıymetini bilerek ilerle.

Horoz gibi erkek ol, horoza tavuklar gibi dişilik yapmak yaraşmaz, yazık olur.
Yasaklara karşı gözünü bağlarsan his gözün açılır, görüş sahibi olursun.

Mevlevilik yolunu bilir de yolculuk yaparsan kendi gücünü tanırsın.
İhtiyaç sahibine borç verirsen kendini hazine yaparsın, kişiyi dilencilikten kurtarırsın.

Eğri otur fakat doğru söyle.
İnsana doğru söz yaraşır.

Hoş şeyler yediğin halde sevinç duymuyorsan aşka gidişin yoktur.
Ekmek düşüncesini çekmekten canan Allah’ı düşünmek daha iyidir.

Kendi gerçeğini aynada görsen bile sevgilin yine kendin olursun, kimsenin semtine uğramazsın.

Allah’tan kaçmaya kalkma, kaçacağın yer yok.
Mümin tatlılıklardadır.

Aşık yüceliklerdedir.
Aşık; ölmez uçar, ağızsız dilsiz güler, kendinde olan şeker özünü şeker olarak çıkartır ve dağıtır.

Allah’tan ümit kesildiği zaman kimse bir şey vermez, kimse korumaz.
Gökten dökülenler o sofranın ekmek kırıntılarıdır.

O sofradan yemek istiyorsan, gökten ileri geç, yürü, daha yücel, korkma, imkânların çoğalır çünkü sultanın himayesindesin.

Sözden hayal belirir, bu belirtiden görünürlük oluşur.
Herkesin işitmesi ve duyması benlikten temizlenmiş değildir.

İnsana Allah’ın arkadaş olduğu yol, ne güzeldir.
En çetin yol bile cennet yolu gibi olur.

Sen gitsen de gitmesen de senin saadetin koşar, her işini sevgi ve sükûnla başarır.

Sen rahat uyu, zira talihin senin için uyumaz, ne yapsan değerli olur.
Özgür olamam, Allah’I tanıyamam, peygamber ve velilerin gördüğünü göremem deme.

Ahmaklardan kaç.
Senden ayrılmayan Allah’ın nuruyla gözünü aç.

Herkesi ayıplama, kendi ayıbına bak.
Cahilce konuşmayı bırakarak dilini tut.

Hilekârlığı bırak.
Gözyaşınla abdest al.

Yalvarmayı namaz ile kıl, sonsuz zamanın özünü içerek harap ve sarhoş ol.
Allah’ın görünmesini iste, nefsini etkisiz hale getir, bu yolda savaş et.

Şemsi Tebrizi’den şeker dükkânı dile.
Sen sirke satan hilekâr değilsin.

Mademki kurtulmak istiyorsan önce kafesi kırıver.
Hareket et, hareket rızık kapısının anahtarıdır.

Düşmanın sözünü dinleyen, düşman sözü ile dostlardan kaçar.
Cismin gözüksün, canını cananını gizle ki emniyet bulasın.

Sevgiliyi çekmeye gücün yetmez, o seni çeker.
Satın alamazsın o seni satın alır.

Ayağın aklının istediği yere götürür.
Gözün isteyerek baktığın yere götürür.

Temiz bir inci isen meleğin boynunda gerdanlıksın.
Eğer çirkin ve pis isen gökten kovulmuşsun.

Gönlünde keder, tasa, kaygı, dert karanlığa soktuysa saf Sevgilin acayip çözüm yolu bularak bu karanlıktan çıkarır.

Olayların sana verdiği kuruntu, yersiz korku, şüphe, tereddüt, yanılma gibi karışıklıktan gönlünü çıkartırsan acayip bir saray görürsün.

Sahsın pisliği üzerine toprak atıp bir müddet beklersen tertemiz gübre olarak sebze olarak pislikten kurtulur.

İsteklerin ince yaptıkların kaba ise insafsızsın.
Konuşmayı bırak asıl hakikate doğru kulak ver.

Sevinç herkese verildi.
Sevinci bizzat Allah verdi.

Sonunu düşünmekten iyidir.
Akıllılıktan öteye nur peşinde isen, başka bir akıl bulursun.

Sevgilinin kapısının tokmağı olmalısın ki kapı açılsın.

 Hz. Ali gibi(aslan) olmadıkça, vesveseyi(kuruntu ve şüphe) yolundan kaldırmadıkça selamete ulaşamazsın.

Yolunu Mevlevilere doğru düşürürsen bahar görürsün.
Sevdiklerine bak ta güzel gör.

Yetişemezsen bile gölgesine doğru koşuver.
Mevlevilere yaklaş ta bir inci al.

Avlanmaya mecburken şahinin avı olmak daha iyidir.
Zariflerin arasında ol, öpemiyorsan bari kucaklayacak kadar yakın ol.

Sevgili karanlıkta kalan körleri nurlarla sevindirir.
İşitmeye başlarsın.

Herkesin gönlünü açar, güzel yüzle sevindirirsin.
Gönüller sebeplerle meşguldür, zavallılar yakınlıktan daha yakın olan Allah’ın yakınlığından haberleri yoktur.

Sofu isen yarını düşünme, sohbet arkadaşı isen bu nefesle birleş, bir ol.
Düğümler şüphe ile olur.

Düğümleri çözmek için Şems’i Tebrizi’ye bütün kalbinle inana.
Sevgili sana vuruş yapar, senin yapacağın ona hizmettir.

Senden bıkan senin dilini anlamaz, seni dinlemez.
Sevgiliden korkaklıkla kaçan, pişmanlıkla geri gelir.

Senin dostun haklarını korur.

Rabbini arayan gönül gözünü kuvvetlendirmelidir ki o kapıya varsın.(Rabbinin sanatına iyi bakarak gönül gözünü kuvvetlendirirsin)

Ruh birdir, ten çok sayıdadır.
Kaçıp sığındığın yer, birbiri ardınca bağış gelen yerdir.

Sayılara çok önem verme, kötü düşünceyi, vesveseyi, merakı, kaygıyı, gamı, kederi, şüpheyi, korku veren sayıları gönlünden temizle at.

Bakışın güzellik ve parlaklık verene olmalıdır.
Sevgiliyi yerde bulamadıysan gökte bulursun.

Aşkta eminlik, korkusuzluk, inanma v güvenme kazandıysan; güzellikleri kolaylıkla görür, kolayca bulursun, şüpheden temizlenmiş berrak ve kutlu gönül aynasında cennetin nakışlarını da bu cihanda bulursun.  

Güçlük, zorluk, engel olan, çetinlik veren esrarlı bir kuvvet taşıyanın kilidini kolayca açmak için vesveselerden (Kuruntu, şüphe) kurtulmalısın.

Ayıp arayan düşman çoktur, gamını gideren dosttur.

Dostu düşmandan ayırmak için iki kere yaşamak gerekir.( Birinci yaşam anneden doğum, ikinci yaşam kendini yenileyerek yaşam)

Aşkın hısımlığı kalıcıdır, sebeple olan hısımlık kalmaz.
Derinlere dalmak sevdasında isen denize doğru git, kenarına var.

 Gün kıymetlidir.
Akıdan kurtul da aşk meclisine gel.

Boş yere dönüp dolaşma, ırmağın önüne gel de su iste, çalışmadan, sebeplerine yapışmadan inci toplayamazsın.

Yol; açıkça görmekteki eksikliğimizi giderme içindir.
Perde; ağır uykuya dalmış göz demektir.

Kapıları açan Hak’tır.
Zayıf ve takatsizlikten yüzlerce yüksek ve muhteşem sanatı anlamıyor, bilmiyorsun.

O kapıdan nice insanlara izin verilir amma çıkarlar, Tanrı istediğini ala kor.
Bizim içimize girdinse kar ve zararı bilmelisin.

Aşktan başka bir şeyle sakın uğraşma.
Makam; şiddet, ağırlık, azap ve günahtan başka bir şey olmadığından utançtan başka bir şey vermez.(Tanrının verdiği makam hariç)

Dünya suretinin duvara işlenmiş resminden değilsen ruh iste, ruhu kabul et.
Halk seni bilse de tarafı olmayan o tarafta eşsiz, örneksiz olduğunu bilemezler.

Ey gönül; o sevgiliden gönlünü çekme, ne yapsan canını ondan kurtaramazsın

Kapının tokmağı olmadıkça rızasıyla kapı açılmaz.
Zorluklara katlanmadıkça bir şey elde edemezsin.

Bu denize dalmadıkça, iyice içini yarmadıkça kıymete ulaşıp elde edişin olmaz.
Alçak gönüllü, kibirsiz, gösterişsiz olmadıkça isteklerin olmaz.

Doğru olmadıkça çalışmaların kabul edilmez.
Allah’ın sarhoşu olmadıkça keder, tasa, kaygı, dert senden ayrılmaz.

Yırtıcı kurt sıfatında bulundukça; güzelliği güzeli elde edemezsin.
Doğruluk göstermedikçe övülmezsin.

Şeytandan kurtulmadıkça doğaya hüküm sahibi olamazsın.
Ten nimeti insana; çiğlik, boşluk, boşunalık, boş hayal, boş ümit, terbiyesizlik, acemilik, eğrilik verir.

İbadet zahmeti insana itaat verir.
Din zahmetini çekmedikçe inanmanın faydasını göremezsin.

Eskiyi bırakıp kimyanı değiştirerek çiçek, gül olabilirsin.
Daima yenilen.

Gönlün Olgunlaşıp açılıncaya kadar bir şey söyleme.
Taş yüreğin toprak oluncaya kadar bekle.

Kararsız gönül, asıl karar yerine git.
Karar yerinde devamlılık vardır, ölçülülük vardır, sonuç vardır, rahat edersin.

Gönül bu yolda tenhaca ve tek başına güneş gibi girmelidir.
Her ne kadar meyve sonra ağaç önce yetişse de derece bakımından meyve ağaçtan üstündür.

Şaha doğru uçarsan akdoğansın, kabristana doğru uçarsan kargasın.
Gerçek evi gören gönlün çırpınışı bitirir.

Gören göze sahipsen Mevlana’nın gözü sana aynalık eder.
Nurun olursa Mevlana’nın gönül penceresi aydınlık verir.

Canın nuru görünce, canımsın nurumsun diye hitap gelir.
Yârin yoksa iste, kavuştunsa sevin, sevdiğin arkadaş edinmiyorsa sen arkadaş ol.

Kendinin düşünce karışıklığını bilmek ve düzeltmek sevdasında olmalısın.
Güneş olduğunu bil de alçaklığa heves etme.

Bir sevdiğin olsun.
Canında bir ay vardır, görmek için gece yarısı yalvarıp yakarmalısın.

Aşkın ateşi için odun olmalısın.
Kendini gizlediğin benliğinden çıkmadıkça engin manalara kavuşamazsın.

Bitişik durma, kavuşmak birleşmekle olur.
Kişi iki kişinin emrinde olmak istemez.

Güzelleri yaratana dalan insan; ben, biz, benim, senin, vb. düşünceleri söküp atar.

Kalbin Rabbi’ne özlem duymalıdır.
Sevgilinin güzel yüzü olmazsa, diri olsan bile ölüsündür.

Allah’ın iyilik yardımı gelmeden semanın kilidi açılmaz.
İmanın sen cihanın canısın gel der, cihanın sultanısın git der.

Her saat gökten ses gelir bu sesi herkes işitmez, hal ehli olanlar işitir.
Gökten gelen sesi işitmeyen çaresiz can, Hak’tan bir rahatlık alamaz.

Ya Rab diye bağıran teninden çıkarda güzel bozulmayan bir yere varır.

Allah bağından başka bütün bağlar kopar.
Üzüntüyü, kederi, gamı; içine alma dışarıda bırak.

Âşıklık pek hoş bir hevestir.
Evlat; aşka tap, gerisi boştur, havadır.

Hak yolunda hakkı arıyorsan, yedi kat göğe doğru uzanmış ateşten zinciri tut.

Aşk bir nevi deliliktir, zincir vurulmaz.
Akıllı bir deliliktir.

Biraz sus, susarak konuş.
Söz söylerken dudakların oynamadan söyle.

Dışta olan içi bilemez.
Av olan tuzağın ne olduğunu bilemez.

Sen tercihini ekşilikten yapıyorsan, tatlılığın ne suçu var.
Ekşiliğe alışana tatlılıkta sunsan da kabul etmez.

Allah bazen divaneyi akıllı, bazen de akıllıyı divane eder.
İşi aşk olan can evladıdır, aşktan başka işlere burnunu sokmaz.

Nefis ve akıl göğsünde savaştadır.Savaş istemiyorsan bu iki kapıyı kapa.
Kendini yenile, değerli ve geçerli işler yap, çünkü zamanın sultanısın.

Canın nasıl olduğunu görmek için ten ilgisinden kurtul.
Saldırıdan vazgeç.

Soğuk kişilerle oturma, soğuklaşırsın.
Aşk ve dert ortağı olman için görünenden başka bir şey ara.

Kalıp gibi kalırsan yükselemezsin.
Kırılır toz olursan havanın üstünde gezersin.

Eğer kendin kendini kırmazsan seni kırıp paramparça ederler.
Gizlice meclisimize gel, yerin yüksek olur, herkesten ayrı tek olursun.

Gelmezsen hayvan yemi gibi saman olursun.
Gönül aynanı güzel bak, o ayna güzeldir, güzellikleri gösterir.

Sen kendinden gizlenme, başını içeri çekme, gözlerini kapama, kendini gör.
Senin bu gayretini Allah desteklemeye hazırdır.

Dudağın kuran okur, için teninle uğraşırsa elde edişin olmaz.
İyiliği, dileği güzel yüzlülerden istersen dileğine kavuşursun.

Güzel yüz bencildir, huysuzdur, sitem etmeyi, üzmeyi pek uygun görür.
Allah gönül kılığında binlerce gönülü kendine çekmek için görünür.

Düşüncede ağır gitmelisin ki fayda sağlayasın.
Gizli kapı, her gece uyuduğunda benliğinden dışarı uçtuğun kapıdır.

Bu kapıdan uçarsın fakat yaradılışın Olgunlaşsın diye hayali bir iple geri döndürülüp dünyaya bırakılırsın.

Doktorun bilgisine neden boyun eğiyorsun, evvelce olduğun gibi doktor ol.
Evvelce olduğun gibi denizde gizli inci ol.

Beş his beş namazdır.
Gönül de Fatiha gibidir.

Bu dünyada hakiki mutluluk, ebedi saltanat, ululuk, büyüklük, saadet, zenginlik, talih, kutluluk, mevki arama.

Allahın dediklerini yamaklığından iste.
Aşk bir geçit yoludur, sen yapabildiğin kadar Allah’ın dediklerini yap.

İçtiğine Allah bir şey katar da ihtiyarı gençleştirir.
Allah’tan istemen doğrudur, dilenciden dilenilmez.

Âşıklara aklı başında olan arkadaşlık yapamaz.
Aklı başında olanlardan hiçbir iş beklenmez.

Bu dünyada aşk sevgisinde dur, aşk sevgisinde kararlı ol.
Dünyanın yarısı güler yarısı ağlar.

Aşkın ağzı güler, iki gözü ağlar.
Gizli bir tatlılık vardır.

Su yıkar, rüzgâr arar, gök gürler, felek döner, aşk güler, akıl bağlar, sabır sevinir, ayrılık incitir.

Gönül yıkanmamış olduktan sonra, yüz yıkamakta fayda olmaz.
Süpürge temizler ama kendisi toz içindedir.

Mevlana’nın hutbesi devamlı, kutsal ve yüksektir.
Hakka doğru gidiyorsan Mevlana’nın göğe çıkaracağı basamağa gel.

Bazıları akıldan sarhoştur, bazıları akılsızlıktan sarhoştur.
Musa gibi Allah’ın kadehinden sarhoş olanlar vardır. Ne otoritenin zahmetini, ne yabancının tasasını çekerler, coşkuyla dans ederler.

Gönülden bazen sıcaklık, bazen soğukluk çıkar bu cömertliktir, ikiliğin birleşmesidir.

Her neyi arıyorsan, bil ki sen onun tıpkısısın.
Aydınlık dans etmeni sevinmeni ister.

Gök kapılarını geceleri açarlar, hep parıldayan ay gibi uyumasan, senin de bahtın açılır.

Yücelik adamı isen yüceliği özleyensin, göğün altında kalmazsın, yücelikten başka bir yerde yatmazsın.

Talihli kimseler ilahi bir gölgede yatarlar, kardeş sakın başka bir yerde uyuma.

Babandan ayrılma, zahmete uğrarsın.
Aman kardeşlerinin arasında dalgın uyuma.

Bu dünya bazen hoşluğa bazen hoş olmayan işlere bağlıdır.
Sen ebedi hoş yaşama yerini bağışlayanın aşığı ol.

Mademki bütün ömrün gecesi gündüzü siyah ve beyazdır.
Başka bir yaşam ara ki Tanrı’sal nur gibi sade olsun.

Kabrini düşünen, bu dünyada kabirde olduğunun farkında mısın?
Sağlık, saflık, berraklık, şenlik arayan vücudunun isteklerinin köpüğüdür.

Can âlemi aradıklarını bolca bulacağın yerdir.
Haydi, elin titremesin, aşk yoluna gir.

Mademki çareyi buldun bu yol sana zarar ziyan vermez.
Mademki bu sevgi ilgi gönlüne geldi, kaderine yazılı olan kendini göstermiştir.

Bu iş serseri işi değildir.
Sen kendini kuyruk bildiğin zaman başsın.

Allah yüzlerce inanç bağışlamıştır.
İnançları sorma, sorgulama.

Bütün sözü ve teni görüşe doğru yönlendir ve gönder.
Öfke ile haykırmaktansa bir kere doğru bakış iyidir.

Cihanın güneşi ve ışığı olduğun zaman ölünün içinde can olursun.
Oluşumları gör ve izle, fakat halk sana yönelince hemen gizlenmelisin.

Bizim yolumuzdan giden, yerden göğe hoşça gider.
Aşk günahsızların başını keser, akıl günahkârın başını keser.

Su kabı kendiliğinden dolmaz, dolduran olması lazım.
Her adama bakma, sen sade olarak bu yolun adamısın, sahibin var.

Kendini ucuza satma, çok kıymetlisin. Savaşta hangi safta olduğunu bilen vaktin savaşçısısın.

Hayattan dinle ki can bağışlayasın, hayat veresin.
Sirke ve şarap kabı vardır, şarap kabıysan ekşiliği bırak.

Başkalarının sinesine, canına açacağın yaraya ve atacağın taşa yazıktır.
Zahmetine değmez.

Yolculuğunda Mevlana kılavuzun olur.
Yolda olgunlaşırsın, hünerlerle dolu bir bilgin olarak gene vatanına dönersin.

Aşk ol ama sarhoş aşk olma.
Sarhoş ol ama şaraptan değil.

Güzelsen Mevlana ile kaynaşırsın.
İyilik çirkinlikle kaynaşmaz.

Güzelin çok aşığı vardır.
Başka âşıkların kıskançlığından korunmak için yakın olduğun halde yabancı durmalısın.

Büyüklük; örneksiz olarak bir şeyler meydana getirmektir, söz çocukluktur.
Her şeyin üstüne ol ki nur olasın.

Nur olmadıkça kapı dibindesin.
Aşk divaneliğinden bir koku almak istiyorsan; gamdan düşünceden ayrılmalısın.

Yumurta içinde iken kanlanıp uçamazsın.
Tanrıyı anmakla hak yolunun yolcusu olursun.

Mademki huzurdasın, hazırsın o halde ağzını kapa.
Ey gönül tarafsız tarafa git de onu orada ara, ne zamana kadar sebepler arayıp duracaksın.

Âşıklıktan başkası baş ağrısı, şamata ve üzüntü verir.
Can; araştıran bir gönüle üflenir.

Düşünceyi bırak.
Akıllardan vazgeçmelisin, her fikirden şaşkınlaşır, ihtimallere düşer, tereddüt gelir.

Bu halden ötürü yerinde sayar bir adım ileri adım atamazsın.
Fikrin başlangıcından yolun sonunu görüver.

Daha ne vakte kadar maksadı ancak söylemekle anlayacaksın.
Akıllılar rahat ararlar.

Uyanık ve bilge kişiler de sonsuzluğu isterler.
Âşıklar ise canlarını sevgiliye fedadan başka bir istekleri yoktur.

Divanelik anlatılamaz, çünkü dünyaya ait değildir.
Ayrılıkta canını hırpalamamak için gönlünü aslına varmak için koşturmalısın.

Sen damlasın gene de denize doğru git.
Güneşten beslen ki güneşin huyuyla huylan.

Sevgiliye kavuşmak için hacıların Kâbe’ye gittiği gibi gitmelisin.
Başka yollarda oyalanma.

Sana emanet edilen sırrı açıklamazsan dostun yüzünden faydalanırsın.
Açıklarsan kapı dışına çıkarılırsın.

Mevlana fena adamsa zahmetinden kurtuldun, iyi adam görüyorsan sohbetini anarsın.

Gurur herkesin başındadır ama ecel gururu yok eder.
Zaman gürültülere son verir.

Ey gönül Allah’ın yasaklarına uymayıp yanlışı övünç haline getirenlerle beraber olma.

Yetinmeyi, kanaat etmeyi öğrendinse başkalarının değer verme.
Yolumuz peygamber yolu, izimiz aşk izidir, annemiz aşktır.

Aşkın annesi iyilik bilmeyen yapımızdan dolayı evimizde saklandı.

                                     *
RAVLİ

Popüler Yayınlar