Piş-i binayan haber
guften hatast
Kân delil-i
gaflet-ü noksan-ı mest.
(Hazreti Mevlana, Mesnevi
4.inci cilt 2071 inci beyit açıklaması)
“Gözleri görenler önünde
haberden bahsetmek hatadır.
Çünkü bu bizim gafletimize (Olup bitenlerden habersiz) ve eksikliğimize delalet
eder.”
Hakkın sarhoşu olan derya (Deniz) gönüllüdür.
Sevgilisi olan Hakla visal (Kavuşma, buluşma) etmiştir.
Öyle bir kimsenin önünde sen
zühtten (Dünya işlerine ilgi göstermeyen, kendini zevk
ve arzudan temizlemiş kişi), salâhtan (Rahatlıktan,
iyileşmekten, düzelmekten) bahsediyorsun, kurtuluş yolunu anlatıyorsun.
Hâlbuki o sevgilinin aşkıyla
gözünü açmıştır.
Sen ise aklınla nakilden (İşittiğini, okuduğunu anlatan) bahsediyorsun.
Aşk güneşi doğunca akıl gölge
gibi ortadan kaçar.
Aşığın aşkı, ziyalar (Parlaklık, ışık) saçan bir güneştir.
Akil (Anlama ve kavrama yeteneği olan, çabuk ve kolay kavrayan akıllı)
kimselerin akılları ise gölgelere benzer.
***
GÜLŞEN-İ TEVHİD İBRAHİM
ŞÂHİDİ
Çev: Midhat Bahari BEYTUR
İnkilap ve Aka kitapevleri
koll. Şrt.
***
Neler öğrendik:
1.
Aklını yeteri
kadar kullanamayanların kör ve sağır gibi hareket ettiklerini, uğursuzluğa
sebep olduklarını öğrendik.
2.
İlahi âlemin
bilgileriyle kendini donatmış kişilerin hakikati olduğu gibi gördüklerinden
böyle kişilerle konuşurken dikkatli olmamız gerektiğini öğrendik.
3.
İlahi âlemden
bilgi almışların olgunluk sahibi olduğundan kişiyi ve konuyu doğru görüşle aydınlattıklarını
öğrendik.
4.
Akil kişilerden
daha üstün olanların ilahi bilgiler alanların olduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren,
Allah aşkına sahip kişilerin
bilgiyi Allah’tan aldıklarından temiz ve hakikati olduğu gibi gören ve bizlere
anlatanlar olduklarını öğrendik, anladık.
“ Kur’an-ı Kerim okunurken
susun, dinleyin!” hitabı görenin yanında
boş sözlerin gereksiz olduğu için olduğunu öğrendik, anladık.
*
RAVLİ