Çun teyemmüm ba
vücud-i âbdân
İlm-i nakli bâdem-i
kutb-i zamân
(Hazreti Mevlana, Mesnevi
4.inci cilt 1418 inci beyit açıklaması)
“ Kutb-i zamanın (Bu zamanda vahi ilmine sahip yol gösteren, yolu aydınlatanın )
sözüne karşı nakli (Taşıma) ilim, bil ki su
varken teyemmüm (Su bulunmayan yerde su niyetine
toprak, kum vb. şeylerle abdest almaya) etmeye benzer.”
Nakli ilmi o kadar kendinde
topladın ki, zamanın müftüsü oldun.
Cihan efendilerinin üstüne
geçtin.
Hepsinden fazilet (İnsan yaradılışındaki bütün iyi huylar, erdem) ve
kıymet cihetiyle (Yönüyle) yüce oldun.
Akıl diyarını gezdin,
dolaştın.
Azizlik (Sevgide üstün tutma) topunu akıl meydanında kaptın.
Fakat gönül iklimini (Gönül âlemini) görmedin, içinden gönül seyranını (Gönül gezintisini) yapmadın.
Bil ki, o zekâ (Düşünme, akıl yürütme, objektif gerçekleri algılama ve sonuç
çıkartma yeteneklerinin tamamı, anlak.) akıbet (Sonuç
olarak ölümle) senden gidip fani (Yok)
olacaktır.
Zekiliği (Anlama ve kavrama yeteneği) sat da, aşk yönünden
bönlüğü ( Budalalığı, saflığı, avanaklığı, ahmaklığı)
satın almaya bak.
***
GÜLŞEN-İ TEVHİD İBRAHİM
ŞÂHİDİ
Çev: Midhat Bahari BEYTUR
İnkilap ve Aka kitapevleri
koll. Şrt.
***
Neler öğrendik:
1.
Bizi ruhsal
kirlerimizden arındıracak, zamanımızda yaşayan nurlu kişiyi bulmamız,
yakınlaşmamız, nurlanmamız gerektiğini öğrendik.
2.
Kendimizi aptal
gibi gösterip yol gösteren nurlu kişiye sevgiyle bağlanıp hizmet eden olmamız
gerektiğini öğrendik.
3.
Akıllı, zeki
olmanın; kendini beğenme, başkalarından üstün tutmak, büyüklenme, benlik, gurur
oluşturarak ruh hastası ettiğini öğrendik.
4.
Kendimizi aptal
göstererek ruh sağlığımızı korumamız gerektiğini öğrendik.
5.
Aptallık
görünümüne bürünenlerin hakkının hukukunun korunmadığını sanmamamız
gerektiğini, bunları Hakka hayran olanların hakkının, Hak tarafından korunduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren,
Rehbersiz yol gidenlerin
yolda kaybolacaklarını, amaçlarına ulaşamayacaklarını öğrendik, anladık.
Tanrı erlerinin aptallık
örtüsü altında rahat ve huzurlu yaşamı seçtiklerini, dünyanın hilelerinden,
aldatmalarından, sözünde ve karırında durmamalarından sakındıklarını, Allah’a
sığındıklarını, ilahi âlemin tatlılığı içinde yaşamayı tercih ettiklerini öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ