9 Şubat 2014 Pazar

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 353


Mühr-i Hak berçeşm-ü bergûş-i hired
Ger Felâtunest hayvaneş kuned
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 4.inci cilt 1923 inci beyit açıklaması)

“ Bir adamın akıl gözünü, akıl kulağını Hak kapattı mı o adam Eflatun bile olsa onu hayvanlaştırır.”

Allahım!
Bizim çılgın, mecnun gönlümüzü kapatma.

Hislerimiz aynasını cilalandır da o aynada güzelliğini göster.
Gözümüze eğer fer ve nur bahşetmezsen kahır perdesi içinde biz kör kalırız.

Ey nefis!
Yağlı, yağlı maddi gıdalardan perhiz ettiğimiz zaman, gönül aynası cilalanır.

Ten gıdasından kesilirsen Hakkın has sofrasının nur lokmalı yemeklerini yersin.
                                          ***
GÜLŞEN-İ TEVHİD İBRAHİM ŞÂHİDİ
Çev: Midhat Bahari BEYTUR
İnkilap ve Aka kitapevleri koll. Şrt.
                                           ***
Neler öğrendik:
1.    Gördüğünü anlamayan, kendine ders çıkarmayan kişinin gözünü Hakkın kapattığını, ancak Hakkın açabileceğini öğrendik.
2.    Duyduğunu anlamayanın, verilen öğütleri değerlendirmeyenlerin kulağını Hakkın kapattığını, ancak Hakkın açabileceğini öğrendik.
3.    Doğru olanı görmek ve duymak için verdiği organı kişinin doğruluktan ayrılması durumunda doğruyu göremeyeceğini, doğru olanı duyamayacağını öğrendik.
4.    Doğru olanı yapmadıkça, sevmedikçe, seçmedikçe işlerimizin normal olamayacağını, bu yönden Hakkın denetimi altında olduğumuzu öğrendik.
5.     Başımıza gelen bir sıkıntının yaptığımız hatadan dolayı olduğu meydana geldiğini bilmemiz ve düzeltmemiz gerektiğini, başkasını suçlayarak kolaycılığa ve yanlışlığa düşmememiz gerektiğini öğrendik.
6.    Hiç kimsenin hakkında kötü düşüncede bulunmamamız gerektiğini öğrendik.
7.    Düşmanımızı dışarıda değil kendi içimizde olan nefsimizin olduğunun bilincini varmamız, bununla savaşmamız gerektiğini öğrendik.
8.    Kör gönüllü insanın düşmanı daima kendi dışında aradığını öğrendik.
9.    Aklımız, bilgimiz, olanaklarımız ne kadar güçlü olursa olsun Hakkın hükmünden kurtulamayacağını öğrendik.
                                                                         *
İşte böyle yaren,
Hakkımızda her şey Hakkın hükmü olarak görünmededir.
Bize tercih etmemiz için bırakılan alanda doğru olanı hiçbir çıkar gözetmeksizin yapmamız gerekmektedir.

Kime sorarsan sor; duyduğunu da kendi anlayışına göre doğru kabul eder ve söylediğini doğru olarak söylediğini iddia eder.

Kendi duygu, düşünüş ve kararlarımızı ölçü alırsak yanılgıya düşeriz.
Peki, doğruluk ölçüsü ne?
 Din ölçüsü ne?

Eğer çıkarlarımız için doğruyu görmezlikten gelir, yanlışı över ve etken kılarsak Hakkın hükmü ile gözümüz bakar ama sonuç olarak onun fayda ve zararını göremez duruma geliriz.

Eğer çıkarımız ve rahatımız için doğru sözü duymazlıktan gelir ve gereğini yapmazsak Hakkın hükmü ile duyarız ama anlamayız, ne manaya geldiğini bilmeyiz adeta sağır olanların davranışlarında bulunuruz.

Allah’a yalvararak gönül gözümüzün ve kulağımızın açılmasını istemeliyiz.
                                               *                                                    

RAVLİ

Popüler Yayınlar