26 Mayıs 2014 Pazartesi

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 565

Çeşm-i men çun did ruy-i ân Kubâd
Kesret-i âdâd ez çeşmem fütâd
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 6.inci cilt 3040 inci beyit açıklaması)

“ Gözüm o büyük Padişahı görünce sayı çokluğu gözümden düştü.”

Böyle bir arkadaş benimle hem-sohbet (Birbiriyle konuşan arkadaş) olsaydı, benim sırdaşım ve mahremim (Sırlarımı bilen) olurdu.

Yoksa ben, nefsinin havasına, hırsına bulanmış bir kimseye tevhit (Birlik) nüktesini (İnce, anlamlı, düşündürücü ve şakalı sözler) nasıl söyleyeyim?

Ben söylesem de zaten o anlamaz.
Meğerki onu takva (Dinin yasak ettiği şeylerden sakınıp buyurduklarını yerine getirmek) suyuyla yıkayayım.

Allah aşkı ateşiyle gönlünü yıkayayım, o da iyice yansın ve Hakta mahiv (Alçak gönüllü) ve fani (Yok) olsun.

İşte o arkadaş ancak o zamandır ki benim aşk ateşiyle yanık gönlümden haberdar olur.

                                        *
Neler öğrendik:
1.    Nur yüzlü birini bulunca diğer insanların önemsiz olduğunu göreceğimizi öğrendik.
2.    Güneşin bir tane olduğunu, yıldızların çok olduğunu, güneşin huzurunda yıldızların kaybolduğunu öğrendik.
3.    Binlerce fare olsa bile kedinin bunlardan korku duymayacağını öğrendik.
4.    Görünüşte insana benzeyen kalabalığın faydasız olduğunu, Hakta manaya ulaşmış topluluğun faydalı olduğunu ve bu topluluğu istememiz gerektiğini öğrendik.
5.     Koyunun çokluğundan kasabın korkmadığını öğrendik.
6.    Boynuzlu ve cesur olan geyik topluluğuna aslan saldırınca bütün hayvanların kaçıştığını öğrendik.
                                    *
İşte böyle yaren;
Allah’tan nur almış bir kişinin güçlü ve etkin olduğunu, sayısız insandan daha faydalı olduğunu, yaşarken böyle birini bulup dost olma yollarını bulmamız, sevgiyle bağlanıp ona terbiyeli bir biçimde hizmet etmemiz gerektiğini öğrendik, anladık.
                                             *

RAVLİ

Popüler Yayınlar