Der kemal-i ziştim
men müntehi
Lûtf-i tü der
fazl-u der fen müntehi
(Hazreti Mevlana, Mesnevi
6.inci cilt 2707 inci beyit açıklaması)
“ Ben çirkinliğin son
derecesine varmışım ama senin lûtfun (Önemli birinden
yapılan iyilik, yardım, bağış) da, ihsan ve ikram ( Karşılıksız bağışlarda bulunmak) etmede son
derecededir.”
Yarabbi!
Yokluk (Dünyalık sahip olduğu imkanlara güvenmeyen akıl) öyle
bir şeydir ki, günah işlemez.
Yokluk denilen şeyin benim
gibi asla isyanla yüzü kararmamıştır.
Rabbim!
Keşki ben Âdem olsaydım.
Çünkü varlıktan nice
nedametlere (Pişmanlıklara) uğradım.
Benim kadar bir günahkar (Din tarafından yasaklanmış iş veya davranışta bulunan),
benim kadar mücrim (Suçlu) bir kul yaratmadın.
Âdemoğullarından hiç kimse
benim kadar işleri kötü (İstenilen beğenilen nitelikte
olmayan, hoşa gitmeyen), fitneci (Ara bozucu,
karışıklık, kargaşa çıkaran) bir adam olarak bu aleme gelmemiştir.
Ben gerçi körlüğümden ötürü
günahlar işledim, işledim ama takdir bir kasırgaydı, ben de bir saman çöpü
mesabesindeyim.
*
Neler öğrendik:
1.
Biz din
kurallarına uymasak bile Allah’ın RAHMAN
sıfatından birçok ihtiyaçlarının verildiğini öğrendik.
2.
Dikene gül
güzelliğini verenin Allah’ın olduğunu, yalvarışla güzellik istememiz
gerektiğini öğrendik.
3.
Önce verilip elde
ettiğimizin sonra verilecekten kıymetli olduğundan elde ettiklerimizin değerini
bilmemiz, kazanımlarımızı kaybetmemek için dikkatli olmamız gerektiğini
öğrendik.
4.
Saf gönlün aşk
nuruyla parıldadığından böyle bir kalbin asla yalan söylemeyeceğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren,
Allah’ın takdirinin her türlü
tedbirden üstün ve galip geleceğinden kaderin meydana gelişinde aklın etkisiz
hale geldiğini öğrendik anladık.
*
RAVLİ