30 Mayıs 2017 Salı

DİVAN-I KEBİR 4. CİLT 9O İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri kendini anlatıyor)

90. Beden gemisini dalgalarım, tahta-tahta kırıp dağıtınca varlığımı söküp atarım, çünkü kendi kendimi demirlemişim zaten.

Yüreğimin katılığından (Acımasız, merhametsiz, acı veren şeylere aldırmayan) işimde gevşeklik gösterirsem denizden (Anlam çokluğundan ve yoğunluğundan) hemencecik ateşimin yalımları (Alevleri) çıkar, deniz alev-alev yanmaya başlar.

Onun ateşinde altın gibi gülüyorum, hoşum;
Çünkü ateşten çıkarsam tıpkı altın gibi sararır solarım.

Bir afsun okundu da (Sihirli sözler söylendi de) balık gibi onun yazısına baş koydum;
Bakalım kardeş, yazısından başıma neler gelecek?

Şekle doydum da sıfatlar (Görev, ödev, toplumsal veya hukuki bakımdan yeri ve özelliği) âlemine geldim;
Her sıfat diyor ki:
“ Buraya gel, dal bana, yemyeşil bir denizim ben”

Tebrizli Şems, bana, İskender gibi taç-taht, saltanat verdi de hâsılı (Sözün kısası) anlam ordusuna başbuğ kesildim.

Vefasızlık etmiyorum (Sevgiyi sürdürüyorum, sevgi ve dostluk bağlılığını devam ettiriyorum) diye işvelendin (Aldatıcı davranışlara girdin);
Yeter artık, yeter, köylü (Kaba, anlayışsız) değilim ya ben.

Âşıkları hançerle boğum-boğum kesip ayındım;
Sonra nasıl oluyor da ayrılık fikrinde değilim diyorsun bana?

Âşıklar arasında demirden bir dağım ben;
Hevai (Ciddi şeylere alakasız, nefsine düşkün, nefsine ve şehvetine yenilmiş) değilim, her yelle (Rüzgârla) yerinden oynamam ben.

Suyla yağ gibiyim, herkese karışmam, herkesle birleşemem;
Çünkü gurbete düşmüş canım;
Bir ilden değilim ben.
                             ***           
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                         ***
Neler öğrendik;
1.    Mevlana Hazretleri anlamlar içinde yoğunlaşınca vücuduna verdiği önemi parçalayarak önemsizleştirdiğini, böylece kimlik ve kişiliğini sağlamlaştırdığını öğrendik.
2.    Mevlana Hazretleri anlamlar denizinden vücuda dönünce kendisine ateşlere düşmüş olarak gördüğünü, bu durumdan hemen kendini kurtardığını öğrendik.
3.    Mevlana Hazretleri şekle önem vermekten kendini kurtararak anlam yüklü olmanın insana verdiği toplumsal veya hukuki bakımdan görev, ödev özelliğine dönerek hoşluğa ulaştığını öğrendik.
4.    Şekle doyup, topluma karşı görev ve ödevlerini yapmaya başlayan Mevlana Hazretlerine Tebrizli Tanrı güneşi Şems Hazretlerinin gönüllerde padişah olması için saltanat verdiğini, dünyayı idare edecek makam verdiğini öğrendik.
                                     *
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretlerinin ince hassa bir yapıda olduğunu, her insanla bir olamayacağını, Şems hazretleri ile bir olabileceğini fakat âşık olduğu Şems hazretlerine özlem duymasıyla Mevlana Hazretlerinin topluma daha iyi hizmet verdiğini öğrendik, anladık.
                                  *

RAVLİ

Popüler Yayınlar