(Mevlana
Hazretleri anlamı anlatıyor)
80.
Aşığın ayıbı, öylesine bir ayıptır ki dünyadaki övünülecek şeylerin hepsinden
utanır, hiçbirini mühimsemez (Önemsemez);
Bu
bakımdan, o sonsuz, sınırsız işreti ayıplar giderim.
Bilgi,
çadırını açar, lütfeder (İyilik eder), beni
sararsa bilginin bütün harflerini tutar, ebcedin (Harflere
sayı vererek) boynuna korum ben.
Sevgiliden
başıma bir altın taç konursa tahtımı yüceltir, ta Ferkad (Kutup) yıldızının üstüne kurarım.
Dirilin
suyunda şeklim, suretim gizlenince şeklimi, suretimi götürür, Ahmed’in
şeklinin, suretinin önüne korum.
Bil
ki Tebrizli Şemseddin’in adını yazdım mı gönlün dileyip özlediği şekeri, sanki
kâğıdın karnına kotum ben.
Güneşim,
yıldızım, şekilden üstün olduğu için anlamlar âleminden anlamlar âlemine geçer
dururum, pek hoşum pek.
Böylece
anlamlar âleminde kaybolup gitmem, daha da hoştur;
Bir
daha şekil âlemine gelmem, iki dünyaya da bakmam.
Anlamlar
âleminde, o âlemin rengine boyanmak için eriyip gitmedeyim;
Çünkü
anlam suya benzer, bense o suda şekerim sanki.
Hiç
kimse canına doymaz, canından bezmez;
Benimse
şu anlam âlemi yüzünden şekil, aklıma bile gelmiyor vesselam.
Can
âlemindekilerle bir bahçeden bir bahçeye salına-salına gezmedeyim;
Kızıl
gül gibi latifim (Yumuşak, hoş, ince bir güzelliği olan),
nilüfer (Değişik renkli su bitkisi) gibi
tazeyim.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Mevlana
Hazretlerinin toplumun ahlak kurallarına aykırı olan, utanılacak durum ve
davranışları önemsemediğini, baskısını üstünden kaldırdığını öğrendik.
2.
Mevlana
Hazretlerini bilgi fazlalaşıp, sarıp, baskı oluşturduğunda bu bilgileri
rakamlara taşıtarak bilginin kendi üstündeki baskısını ve ağırlığını
dağıttığını öğrendik.
3.
Mevlana
Hazretlerinin sevgiden oluşan söz ve hareketlerle yükseleceğini öğrendik.
4.
Yeniden etken
olmak, güç ve canlanmak için uğraşı verenlere önce Mevlana Hazretlerini
tanımaları sonra da Hazreti Peygamber efendimizi tanımalarının daha doğru ve
verimli olacağını öğrendik.
5.
Şems
Hazretlerinin adının söylenmesinde bile Mevlana Hazretlerinin gönlünde bir
tatlılık oluştuğunu öğrendik.
6.
Mevlana
Hazretlerinin şekle kendini bağlamadığından, bağlı kalmadığından; bir anlamda takılı kalmadığını, diğer anlamlara
gittiğini bundan da zevk aldığını öğrendik.
7.
Mevlana Hazretlerinin
anlamlar çok olsa da kaybolup gitmediğini, kendini kaybetmeden hoş bir hale
geldiğini, şekil algısının tuzağına düşmemek için şekle önem vermediğini öğrendik.
8.
Anlamların özünü
içselleştirenlerin anlamlar ile yükleneceğini, anlamların oluşturduğu renk ve
çeşitliliğin yapısının su gibi akıcı olduğunu, anlamlara hoş tat verenin
Mevlana Hazretleri olduğunu öğrendik.
9.
Şekil, can ile
kendini gösterdiğinden şekle önem verenlerin canına çok bağlı ve doymaz
olduklarını, anlamlar içinde yaşayanın şekil ile hiç uğraşmadığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretlerinin can âlemine gittiğini, şekil âleminden anlamlar yolundan
kurtulduğunu, güzellik ve tazelik içinde ebedi yaşayan Allah dostları arasına
katıldığını, burada gördüklerini ve yaşadıklarını bize ulaştırarak ve yol
gösterip aydınlatarak bizim de oraya gitmemizi sağlamaya çalıştığını öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ