(Mevlana
Hazretleri kendini anlatıyor)
100.
A’ eyvahlar olsun, ne yapayım, ne edeyim diye düşüncelere dalmış kişi, ev
sahibiyim, buyruk benim, başıboş adam değilim desene.
Ne
yapayım, ne edeyim demem ben;
Deniz
beni nasıl sürükler götürürse giderim;
Denize
gark olmuşum, sakalık kaydında (Su taşımayı
düşünmüyorum) değilim.
Yalnız
şu gamım (Üzüntüm) var:
O,
kendisini örtüsüz-perdesiz bir göstersin;
Varlığımın
kaydında da değilim, kendimi gösterme düşüncesine de düşmem.
Kendimi
diken (Sert, sivri) gibi gördüm de gülün yanına
kaçtım;
Sirke
(Uygunsuz, yakışıksız) olduğumu gördüm de
şekerle (Tatlı işlere) karıştım.
Zehirle
dolu bir kâseydim, panzehirin (Zehrin özelliğini
ortadan kaldıran madde) yanına geldim;
Tortulu
şarapla dolu bir sağraktım (Büyük kadehtim), o
şarabı abıhayata döktüm.
Dertli
bir gözdüm, İsa’ya el attım;
Kendimi
ham (Olgun olmayan) gördüm, bir pişmiş olgun
kişiye sarıldım.
Aşk
mahallesinin toprağını can sürmesi buldum;
Sürmeyi
çektim de letafette (Güzellikte, hoşlukta, incelikte)
şiir kesildim.
Aşk
diyor ki:
Doğru
söylüyorsun, pek latifsin amma bu güzelliği kendinden görme, ben yel gibiyim,
sen ateş gibisin, seni yalım-latan (Alevlendiren)
benim.
Bütün
dostlarımız gittiler, yapayalnız kaldık;
Kimsesizler
kimsesini, yalnızlar dostunu her an çağırıp durduk.
Bütün
dostlar hayal gibi önümüzden çekiliverdiler;
Biz
de tuttuk, sevgilinin hayalini önümüze aldık.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Kendimizi bir
şeye bağlayıp dar bir alanda kalmanın gelişmeye ve değişmeye engel olacağını
öğrendik.
2.
Kendisinin sert,
sivri, uygun ve yakışmayan hareketlere sahip olduğunu gören ve değişmek
isteyenlerin Mevlevi olması gerektiğini öğrendik.
3.
Zararlı duygu ve
düşünceler aşılayan kişinin yanlış yaptığının farkına varınca bu durumdan
kurtulmak için önce sarhoşluğu sonra ölümsüzlüğü öğrenmek için Mevlevi olması
gerektiğini öğrendik.
4.
Kendisinde doğru
ve geçerli söz ve davranış öngörüsü olmayan kişinin bilgi+düşünce+görüş
sahibi olgun kişinin öğretisine sarılması
gerektiğini öğrendik.
5.
Güzel olmanın
yetmediğini bu güzelliği anlatanın çokluğuyla ve verdiği faydalarla, gösterdiği
doğru yolla herkes tarafından sevilip sayılacağını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Kim
ki olgun Allah dostunu kendisine rehber, dost yapar, ona bir sevgiliye davranır
gibi davranırsa toplumdan ve toplumsal değerlerden ayrı düşse de kendisini
yalnız hissetmeyeceğini, âşık olduğu kişinin hayali ile hep beraber olacağını
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ