(Mevlana
Hazretleri aşkın faydalarını anlatıyor)
4240.
Yüz binlerce üzüm, kabuk perdesinden meydana gelir, kabuğu kalmadı mı (Suyu sıkıldı mı posası ayrılır da) padişahın şarabı
belirir.
Harfleri
saymaksızın gönülde beliren sözlere dikkat et, neden meydana geliyor şu sözler?
Renksizlik
yok da asıl işi düzüp koşandan bir şekle bürünüp (Herhangi
bir görünüşe, kimliğe girerek) beliriyor.
Tebrizli
Şems padişahçasına kurulmuş, benim şiirim de seçilmiş kullar gibi huzurunda saf
düzmüş (Sıralanmış emrini bekliyor).
Bir
âşık, sanki sevgili kendisiymiş gibi sevgilisine kızdı;
Bir
yazmacı, ünlü, adlı-şanlı güneşe öfkelendi.
Hem
de o yazmacı, bütün yazmacılardan daha yoksul;
Hem
de o güneş, her ülkenin güneşi.
Güneş
yazmacının nazını görünce işte onun işi-gücü bu, hadi bakalım, kendi kendine
kalakal deyip bulutla yüzünü gizleyiverdi de.
Yazmacı
gülmedikçe ben de buluttan çıkmam;
Onun
gönlü hoş olmadıkça bende de huzur-karar kalmaz dedi.
İşin-gücün,
asıl tek yazmacının elinde olduğu meydana çıksın diye öbür yazmacıların
deste-deste yazmaları, öylece kalakaldı.
O
güneşe, candan, gönülden âşık olan kişi, sakın o tek yazmacının ayağını bastığı
topraktan baş kaldırmasın.
O
yazmacı kimdir, söyleyeyim;
Ancak
Tebrizli Şems’tir o;
Her
ülkeden doğan, her ayanı (Belli olanı, bilineni)
ışıtan güneş yalnız onun için doğmadadır.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Her cinsin özünün
aynı olduğunu, bunu bulmak için de üstündeki o yere ve o zamana ait koruyucu
kabuğun etkisiz hale getirilmesiyle özlerinin aynı olacağı görülüp
anlaşılacağını, bu görüşe varıldığı zaman da insanı sarhoş edecek düşünceye
ulaşılabileceğini öğrendik.
2.
Harf olmaksızın içimizde
beliren sözlerin sonra şekle büründüğünü öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Şiirin
konusu da yazanı da, yazmaya sebep de Şems Hazretleri olduğunu, her yanı ışıtan
bir güneş gibi parladığını Mevlana Hazretlerinden öğrendik, anladık.
*
RAVLİ