(Mevlana
Hazretleri aşk ve aklın kuvvetini anlatıyor)
1610.
Damının çevresinde selam güvercinleri uçup dönmede;
Zaten
sana (Allah’a) sığınmadıktan sonra kimseciklere
ne rahat var, ne huzur.
Her
kuş, senden kol-kanat (Uçmak, hedefe çabuk varmak için
araç) edinmede;
Senden
başka kimden ne umulur da ümitsizliğe düşülmez?
Ne
yanda kanadı yanmış bir kuş görürsen bil ki ham bir tamaa (Doymazlığa) düşmüştür de tuzağa doğru uçmuştur.
Sen
Kevser suyusun, ciğeri yanan sana gelir;
Kolu-kanadı
yandıktan sonra sana kavuşanın yeniden yeniye kanatları biter.
Aşktan
öyle bir makama geldim ki aşk bile bilmez bu makamı;
İş
öyle bir hale, öyle bir yere geldi ki akıl bile şaşırdı kaldı.
Binlerce
zulüm, binlerce sitem geldi çattı da akıl kurtardı beni;
Fakat
akıl, burada bağlanıp kalırsa söyle bakalım, kim kurtaracak beni?
A
gönül, sarhoş musun ki gönlünü akla verdin, akla bağlandın kaldın?
Onun
kendisi bile oturacak, yerleşecek bir yere-yurda sahip değil, seni nereye
oturtabilir ki?
Aklın
metâı (Sermayesi) eserinden (Emek sonucu ortaya çıkan üründen, yapıttan) başka bir
şey değildir;
Aşksa
canlar bağışlar;
Aşk
seyre çıktı mı kendisine bakanlara canlar saçar.
Binlerce
canı, gönlü, binlerce aklı birbirine eş etsen aşk seninle olmadıkça gene de
sevgilinin penceresine bile ulaştıramazlar seni.
Sevgilinin
yüzüne, ancak iki bölünmüş saçlarının tuzağına tutularak kavuşabilirsin;
Fakat
gene de çalış-çabala, çünkü çalışıp çabalaman, seni yetiştirir, olgunlaştırır.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Allah’tan Allah
ve dostlarını sevenlere selam geldiğini, başını göklerde ne olup bitiyor diye
yönelenlerin bu selamı alabileceklerini, bu selamın insana sığınak olup rahat
ve huzur verdiğini öğrendik.
2.
Her şeyin
Allah’tan istenip beklendiğini öğrendik.
3.
Doymazlık
hastalığına kapılanın muhakkak bir tuzağa düşeceğini öğrendik.
4.
Yaptığı yanlışın
farkına varıp pişman olanın bir daha aynı hataya düşmeyecek olana Allah’ın
güç-kuvvet verdiğini, güçlendirdiğini öğrendik.
5.
Aşkta alınan
makamı aklın anlayamadığını öğrendik.
6.
Her şeye akılla
sahip olunamayacağını, aklın da kendisine sığınılacak yer-yurt aradığını
öğrendik.
7.
Aklın
yaptığı sadece
kendisine fayda verecek kadar olduğunu, aşkın etrafa dirilik, güç
verdiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Aşkın devamlı bizimle olması gerektiğini, böylece
sevgiliye yaklaşabileceğimizi, onun yüzünü görüp tuzağına tutulmamız
gerektiğini öğrendik, anladık.
Sevgilinin yüzünü göremezsek bile yakınlaşmak için
çalışıp çabalamamızdan hamlıktan kurtulup yetişeceğimizi, olgunlaşacağımızı
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ