(Mevlana
Hazretleri Allah’ın aklımızın anlayamayacağı
yarattıklarını gönül aynasında görebileceğimizi anlatıyor)
1540-
Biri var ki kalemsiz, aletsiz, put haneye bizim için binlerce resim yapıyor.
Bizim
için binlerce Leyla (Sevilen) resmi yaptı;
Binlerce
Mecnun (Seven) resmi;
Tanrı’nın
kendisi için yaptığı bu resim, ne de güzel bir resim.
Gönlün,
peklikte (Sağlıklı, dirençli, dayanıklı) demir
bile olsa ağlama;
Kereminin
cilasıyla (Asilliğinin, büyüklüğünün, ululuğunun
verdiği parlaklıkla) pırıl-pırıl bir ayna yapar onu.
Dostlardan
ayrıldın da mezara girdin mi yılanlardan, karıncalardan eş-dost yaratır sana.
Yılanı
Musa’ya bir dayanç, bir yardımcı etmedi mi?
Her
an, cefanın (Yerinde olmayan davranışlardan) ta
kendisinden vefa (Sevgi, sevgi ve dostlukta devamlılık)
yaratmadı mı?
Mezara
benzeyen bedenine bir bak şimdi, her an ne gönül alan hayaller yaratmada orada.
O,
bunları nerde yaratıyor;
Hiç
kimsecikler laf etmesin diye gizlemiş iş yurdunu;
Göğsünü
yarsan bile hiç mi hiç göremezsin.
Atasözüdür,
söylenegelir;
Üzümünü
ye de bağını sorma;
Tanrı
da taştan iki yüz tane razılık kaynağı coşturur durur.
Taşın
içini arasan sudan bir eser bulamazsın;
Aşağıdan,
yukardan değil, gayb âleminden coşturur suyu.
Bu
nelik-nitelik, neliksiz-niteliksiz meydana gelir;
Çünkü
o lâ’dan (Yoktur) yüz binlerce belâ (Evet) diyen kişi yaratır.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Allah’ın dünyayı
sevenlerle ve sevilenle bir resim gibi doldurduğunu öğrendik.
2.
Allah’a
ve onun biz dediği dostlarına inananların
gönüllerinde oluşan ayna ile her kişiye açık
olmayan gizli sırları, olan ve olacakları bu parlak gönülde göreceklerini
öğrendik.
3.
Allah’a
inananların korkulacak yaratıklardan (Yılan, çıyan vb.)
emin ve dostça beraber olacaklarını öğrendik.
4.
Görünmeyen yokluk
âleminden sebebe bağlanmamış bir çok mucizelerin hayatımızı kolaylaştırdığını,
bunu her gözün görmediğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Allah’ın yaratma kuvvet ve kudretinin her an yaratmaya
devam ettiğini ve edeceğini; ne, niçin, vb, nasıl gibi sorulan soruların ve
cevapların aklın anlaması için olduğunu, bunlara inananların akıl yormadan
görerek, şahit olarak, sonuçlarını görerek,
gönül gözünde önceden haberdar olarak şüphelerden arınacaklarını
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ