9 Aralık 2016 Cuma

DİVAN-I KEBİR 3 CİLT 1250 İNCİ BEYİT

 (Mevlana Hazretleri Tebrizli Tanrı Şems’ini anlatıyor)
1250- Vefayı (Sevgide sözünden ve kararından dönmemeyi, sevgide kararlı durmayı, sevgi bağlılığını) aradık da aradık, nice zamandır bu arayışla gönlümüz yandı da yandı;
Sonucu vefa da utandı (Mahcup oldu) bizden de yüzü terlere battı gitti.

Nerde görünürse o Süheyl (Kutluluk ve uğurluluk) yıldızının yüzüne karşı deri kesilmişiz (Yüzümüze kutluluk ve uğurluluk ışığı verecek kişiyi arıyoruz ve hazır bekliyoruz), nerde coşup akarsa kul-köle olmuşuz aşk kaynağına.

*Gönül penceresinin ardında yüzlerce gizli kapı vardı, Tanrı kapamıştı onları, Tanrı kulu açıverdi.

Şu konakta iki kandil var;
Ay (Karanlıkta kalmış yolunu göremeyen, nereye, nasıl gideceğini şaşırmış, önündeki tuzakları bile göremeyen şaşkınlaşmış kişilere güneşten aldığı ışığı yansıtan kişi), Güneş (Işığın ve ısının madeni, kaynağı olan kişi);
Tanrı, gönülden bir pencere açtı onlara.

Tanrı, “Rabbiniz değil miyim” dedi de canlar evet dediler;
O evet demenin doğruluğunu belirtmek için Tanrı, bir bela yoludur (Madde varlığında bir zaman kalıp eski hale dönülen kaçınılmaz yolu), açtı işte.

*Söz, söz söylemeyi bilen, sözün kadrini (Değerini) anlayan kişinin yanında büyüktür, uludur, söz, gökten inmiştir, söz hor-hakıyr (Değersiz, önemi olmayan, aşağı) olamaz.

*İyi söz söylemezsen bin söz söylesen bir söz sayılmaz;
Fakat iyi söz söylersen bir tek sözün binlerce söz kadar değeri vardır.

Söz perdesini kaldırsa da ortaya çıksa o zaman görürsün ki yaratıcı Tanrı’nın sıfatıdır söz.

Söz yüzünü gösterse herkes gıpta eder ona, bundan dolayı yüzünü gizler;
Ne mutlu o kişiye ki sözde sır sahibidir, aklına geleni söylemez.

Arş’tan yere dek zerre-zerre her şey konuşmadadır;
Yeryüzü de bil ki anlayışta tıpkı arşa benzer.
                             *
Neler öğrendik;
1.    Sadece yüzünü görmekle kutluluğa ve mutluluğa kavuşmuş Tanrı dostlarının aramızda olduğunu, bunları gördükçe asıl kaynağı aramamız gerektiğini öğrendik.
2.    Gönlümüzde ışığı içimize alacak pencerelerin olduğunu, bu pencerelere ulaşılacak kapıların çoğu zaman Tanrı tarafından kapatıldığını, bu kapıları Tanrı’ya sevgiyle bağlanmış, sevgisinde ve dostluğunda kararlı olan kişinin açıvereceğini öğrendik.
3.    Gönülden Allah’a giden bir yol olduğunu, bu yolun kapılarla kapatıldığını, Allah’ı aşkla seven ve bağlanan vefalı kişilere bu yolu Allah’ın açtığını öğrendik.
4.    Allah’ın rabbimiz olduğunu sadece söylemenin yeterli olmadığını, bunun ispatlanmasının istendiğini, bu ispatın çeşitli görevleri yaparak ve sıkıntılara katlanarak imtihanlarla doğrulanması için Allah’ın dünyayı yarattığını, bizi sırayla bu imtihan dünyasına getirerek imtihan ettiğini öğrendik.
                              *                                      
İşte böyle yaren;
Sözün Allah’tan geldiğini, sözün değerini bilen kişilere söz söylememiz gerektiğini, sözün aşağı kişilere gerçek yüzünü göstermediğini öğrendik, anladık.

RAVLİ SÖZ yazarak Googleden bu konuda yazılanları okumalısın.
                              *

RAVLİ

Popüler Yayınlar