(Mevlana Hazretleri Tebrizli Tanrı Şems’ini
anlatıyor)
1250-
Vefayı (Sevgide sözünden ve kararından dönmemeyi,
sevgide kararlı durmayı, sevgi bağlılığını) aradık da aradık, nice
zamandır bu arayışla gönlümüz yandı da yandı;
Sonucu
vefa da utandı (Mahcup oldu) bizden de yüzü
terlere battı gitti.
Nerde
görünürse o Süheyl (Kutluluk ve uğurluluk)
yıldızının yüzüne karşı deri kesilmişiz (Yüzümüze kutluluk
ve uğurluluk ışığı verecek kişiyi arıyoruz ve hazır bekliyoruz), nerde
coşup akarsa kul-köle olmuşuz aşk kaynağına.
*Gönül
penceresinin ardında yüzlerce gizli kapı vardı, Tanrı kapamıştı onları, Tanrı
kulu açıverdi.
Şu
konakta iki kandil var;
Ay
(Karanlıkta kalmış yolunu göremeyen, nereye, nasıl
gideceğini şaşırmış, önündeki tuzakları bile göremeyen şaşkınlaşmış kişilere
güneşten aldığı ışığı yansıtan kişi), Güneş (Işığın
ve ısının madeni, kaynağı olan kişi);
Tanrı,
gönülden bir pencere açtı onlara.
Tanrı,
“Rabbiniz değil miyim” dedi de canlar evet dediler;
O
evet demenin doğruluğunu belirtmek için Tanrı, bir bela yoludur (Madde varlığında bir
zaman kalıp eski hale dönülen kaçınılmaz yolu), açtı işte.
*Söz,
söz söylemeyi bilen, sözün kadrini (Değerini)
anlayan kişinin yanında büyüktür, uludur, söz, gökten inmiştir, söz hor-hakıyr
(Değersiz, önemi olmayan, aşağı) olamaz.
*İyi
söz söylemezsen bin söz söylesen bir söz sayılmaz;
Fakat
iyi söz söylersen bir tek sözün binlerce söz kadar değeri vardır.
Söz
perdesini kaldırsa da ortaya çıksa o zaman görürsün ki yaratıcı Tanrı’nın sıfatıdır
söz.
Söz
yüzünü gösterse herkes gıpta eder ona, bundan dolayı yüzünü gizler;
Ne
mutlu o kişiye ki sözde sır sahibidir, aklına geleni söylemez.
Arş’tan
yere dek zerre-zerre her şey konuşmadadır;
Yeryüzü
de bil ki anlayışta tıpkı arşa benzer.
*
Neler
öğrendik;
1.
Sadece
yüzünü görmekle kutluluğa ve mutluluğa kavuşmuş Tanrı dostlarının aramızda olduğunu,
bunları gördükçe asıl kaynağı aramamız gerektiğini öğrendik.
2.
Gönlümüzde
ışığı içimize alacak pencerelerin olduğunu, bu pencerelere ulaşılacak kapıların
çoğu zaman Tanrı tarafından kapatıldığını, bu kapıları Tanrı’ya sevgiyle bağlanmış,
sevgisinde ve dostluğunda kararlı olan kişinin açıvereceğini öğrendik.
3.
Gönülden
Allah’a giden bir yol olduğunu, bu yolun kapılarla kapatıldığını, Allah’ı aşkla
seven ve bağlanan vefalı kişilere bu yolu Allah’ın açtığını öğrendik.
4.
Allah’ın
rabbimiz olduğunu sadece söylemenin yeterli olmadığını, bunun ispatlanmasının
istendiğini, bu ispatın çeşitli görevleri yaparak ve sıkıntılara katlanarak
imtihanlarla doğrulanması için Allah’ın dünyayı yarattığını, bizi sırayla bu imtihan
dünyasına getirerek imtihan ettiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Sözün
Allah’tan geldiğini, sözün değerini bilen kişilere söz söylememiz gerektiğini,
sözün aşağı kişilere gerçek yüzünü göstermediğini öğrendik, anladık.
RAVLİ SÖZ
yazarak Googleden bu konuda yazılanları okumalısın.
*
RAVLİ