(Mevlana Hazretleri Tanrı sözünü anlatıyor)
1260-
Söz Tanrı bilgisinden doğarsa Tanrı’nın işini işler;
Fakat
(Sözü) bizden istersen kavgaya, savaşa sebep
olur.
Söz,
Ebâbil (Dağ kırlangıcı) kuşcağızları gibi bir
orduyu kırıp geçirir;
Gizli
askere, gayb ordusuna karşı savaşabilir mi hiç?
Bir
sivrisinektir sanki de Nemrut gibi bir padişahın kafasını kırar;
İyiden
iyiye anlaşılır ki gizli bir silahı var sözün.
Ahmed’in (Peygamberimizin)
bakış mızrağı, ne de sağlamdır ki gönüllere işler, Ay’ın kalkanını bile ikiye
böler.
Sen
bu sözden bir eser istiyorsun bu söze parmak basıyorsun;
Dost
yardım eder, fırsat ele geçerse eline veririm istediğin eseri.
Eşim-dostumsan
benim, arkadaşsan bana söyle bakalım, dün gece ne oldu;
Şu
gönülle o şaraplar satan sevgilinin arasında ne geçti?
Canım
feda olsun efendime;
Gerçekten
de her şeyi görür, cömertliklerde bulunur o;
Varlığa,
ebediliğe ulaştırır, yokluktan korur bizi o.
Ay
yüzlünün yüzünü şu gözlerinde gördüysen söyle bakalım bana;
Kulaklarındaki
küpelerde ne biçim taş vardı?
Bütün
dağılıp uzaklaşanların tekrar dönüp varacakları konak, onun tapısıdır;
Tıpkı
gölgen gibi hani, ne kadar uzasa gene döner, sana gelir.
Benimle
aynı hırkaya bürünmüşsen, bana sırdaşsan söyle bakalım, o hırka giymiş şeyhin
yüzü, şekli nasıldı?
*
Neler
öğrendik;
1.
Sözün kuvvetli
olduğunu, insanlardan oluşan sözün kavgaya savaşa neden olduğunu öğrendik.
2.
Söz Tanrı
bilgisinden olduğu zaman esere dönüşüp büyük sonuçlar aldırdığını öğrendik.
3.
En tesirli
sözlerin peygamberimiz Hz. Muhammed’in söylediği sözler olduğunu, tesirini
önleyecek hiçbir kalkan olmadığını öğrendik.
4.
Bu sözlerin
doğruluğunu isteyene Hazreti Mevlana’nın Tanrı’nın yardımıyla ve izniyle elimize
vereceğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretlerinin değerlerini değer, sözlerini doğru kabul edip uygulamaya
çalışanın, sırlarını sır bilip saklıyorsan aşık olduğu Şems Hazretlerini bir
şekilde görüp tarif edebileceğimizi öğrendik, anladık.
*
RAVLİ