(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini
anlatıyor)
4030.
Gâh (Bazen) Ay gibi gece yol almaya koyuluyor;
Yıldızlardan
bir ordudur, çekiyor.
Gâh
kıskançlığından, bütün güzellerden gizleniyor, öyle yol alıyor de sinin gönlünü,
ayrılıkla ateşlere atıyor.
Ne
kutlu demdir o dem ki padişahlar padişahı olan güneşi bile belinden sımsıkı
yakalarsın da evine, sürüye-sürüye çekersin.
O
zamanın zevkiyle can elbisesini bile soyar, çıkarırsın;
Şu
kendinden geçiş sırrına dalar da feleğin bile kulağını çeker burarsın.
Her
şeker parçası, onu tutup ateşliğe atınca bir hoşça yanma hevesine düşer de
kendisini ödağacı haline getirir.
O
anda sakilerin (İnsan ruhuna Allah’ı sevdiren, Allah
nuru saçan) gevşek davranışlarına, kusur edişlerine bakılmaz;
Zaten
sen, daha az çekince şarabın bile günahı yoktur.
Mezeyi
cennetten alırsan büyük bir bahttır, bir devlettir bu;
Şarabı,
Kevser ırmağından doldurursan büyük bir hayırdır, bir berekettir bu.
Sarhoş
bir halde kendinden geçersin, kendinden elini yursun (Yıkasın);
Kendi
kanını dökmek için inadına, mahsustan mızrak sallar, hançer çekersin.
Benim
ışığımdan karanlık nerde?
Nerde
bir kâfir ki kılıcını çekersin de kesesin başını o kâfirin.
Vakti
geldi, ey Tebrizlilerin övüncü Şemseddin;
Beni,
kadeh gibi kıpkızıl şarapla doldurup çekmenin çağı geldi-çattı.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
İnsana Allah’ı
sevdiren, Allah nuru saçan kimsenin eksik, noksan davranışlarını hoş karşılamak
gerektiğini öğrendik.
2.
Şarabını-mezesini
cennetten alanın sarhoşluğunun günah olmadığını öğrendik.
3.
Tanrı veya cennet
şarabının dünyaya ait şarap gibi günah olmadığını, inanan ve iman eden kişilere
ikram edildiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Allah
dostunun elinden, tesirinden sarhoş olmanın en güzel sarhoşluk olduğunu, Şems
Hazretlerinin Mevlana Hazretlerine Tanrı şarabı ikram ettiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ