(Mevlana
Hazretleri tutkulu sevgiyi anlatıyor)
1690.
Tatlı-yağlıyı aşktan ye, aşkla gıda al da kanatların çıksın, uçmaya kudretin
olsun.
Çocukken
Halil (İbrahim peygamber), mağarada parmağından
süt emerdi ya.
(Halk rivayetine göre Nemrut, gördüğü bir rüya üzerine erkek
çocukları öldürtmeye koyulur.
Annesi, Halil İbrahim’i doğurunca götürüp bir mağaraya bırakır.
Eli değdikçe gider, gizlice emzirir.
Gidemediği vakitlerde İbrahim, parmağını emer, parmağından da süt
gelir.)
Feleğin
dümdüz ettiği o boyu-posu, sonunda gene felek, yay gibi büker, iki kat eder (İhtiyarlayınca).
Fakat
aşkın verdiği boy-pos, uzar gider, Arş’ı da geçer.
Hayır,
sus, sırları bilen hazır-nazırdır, şahdamarından da yakınız ona biz demiştir.
Her
an, lütfun (Büyük bir kişiden gelen iyiliğin),
gamın ardından (Üzüntünün sonunda) gelir-çatar;
Yoksa
kimsecikler dayanamazdı, çekemezdi bu kahrı (Derin üzüntüyü,
sıkıntıyı, acıyı).
Mahmurluk
(Sersemlik) vermeden boyuna aşkla sarhoş et
beni;
Şarabın
(Meyveden yapılanın) vereceği sarhoşluğu
istemiyorum ben.
Biz
bir kamışcağız, aşkıysa ateştir;
Ateşin
gelip yakmasını bekliyoruz.
Bu
kamışlık ateşle sulanır;
Ona
ateş geldikçe tazeleşir, yeşerir.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Gıdamızı aşktan
alırsak hızlı hareket etme ve yücelere çıkma olanağı bulacağımızı öğrendik.
2.
Dünya yaşamında
boyumuz uzasa da sonuç olarak yaşlanıp iki büklüm olacağımızı öğrendik.
3.
Aşkın uzattığı boyun
göğün en yüksek katına kadar uzayıp ulaşabileceğini öğrendik.
4.
Allah’ın
sırlarımızı bilecek kadar bize çok yakın olduğunu öğrendik.
5.
Allah’ın
döngüsünde zorluktan sonra kolaylığın, karanlıktan sonra aydınlığın, kötülükten
sonra iyiliğin geldiği için yaratılanlara dayanma, zorluklara katlanma gücü
verdiğini öğrendik.
6.
Dünya şarabının
sarhoşluğunun baş ağrıttığını, insanı sersemleştirdiğini, vaat edilen cennet
şarabını yaşarken içmemiz aklımız başımızda sarhoş olmamız gerektiğini
öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Uygunluk
oluşturarak bizi olgunlaştıracak büyüğümüzün bizi yakıp yok etmesini sonra da
yeni bir kimlikle ve kişilikle var etmesini istememiz ve beklememiz gerektiğini
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
