Erçi fermayed buved aynı savap
( Hazreti Mevlana, Mesnevi 1.inci cilt 225inci beyit açıklaması)
Veliler Hakkın vahyinden (Allah’tan gelen sözleri söyleyerek) söz söylerler.
Kamil (Olgun) insanın ilmi, Allah ilminden başka bir şey değildir.
Sen onları beşer (Sıradan ölümlü insan) sanma.
Onlar bu alçaklık aleminden (Dünya) yücelik cihanına sefer etmişlerdir.
Onların
bakırları Allah’ın değiştirme kimyası ile erimiş altın (Paslanmayan, çürümeyen, değerini kaybetmeyen) olmuşlardır.
Hisleri
de değişmiş, nişansız olan (İspatı gerekmeyen)
güneş onlardan parıldamıştır.
Onlar
dünyevi (Dünyaya ait) hislerini feda ettiler,
yaratan Tanrı da onları dini his ile mükafatlandırdı.
Çeviren Midhat bahari Beytur
İnkilap ve Aka kitapevleri Koll.Şrt.1967 basım.
***
Neler
öğrendik:
1.
Velilerin
Allah’tan gelen sözleri söyleyerek bizlerin yolunu aydınlattıklarını, doğru yön
ve doğru amaca yönlendirdiklerini öğrendik.
2.
Velileri
ilk bakışta sıradan insanlar gibi görebileceğimizi, ancak yakınlaştıkça
olgunluğunu anlayabileceğimizi öğrendik.
3.
Velilerin
duygularını ve hislerini geliştirdiklerini ve en yüksek düzeye çıkardıklarını,
az işe yarayan dünyaya ait duygu ve hisleri terk ettiklerini, karşılığında dini
hisse kavuştuklarını öğrendik.
4.
Velilerin
yüksek alemle işbirliğinde olduklarından değerlerine değer kattıklarını
öğrendik.
İşte
böyle yaren,
Daha
iyi elde ediş için eldeki ovuştaki az değerdekiler feda edilir.
Bazı
şeyler bir arada birbirini bozduğu, uyum sağlamakta sorun çıkardığı için az
değerdeki terk edilmesi gerekir.
Tanrı
arayışı içindeki yarenlerin velilerin sözlerini doğru ve gerçek kabul etmeleri
ve gönlünde yer etmesini sağlamaları gerekir.
Eğer
şüpheci olursan delil ve şahit aramaktan yolda çok zaman kaybeder Tanrı ile
buluşmaya geç kalırsın.
Eğer
söylenmiş söz eski bilgilerinle uyum ve kaynaşma sağlamıyorsa eski
bildiklerinin tümünü değersiz kılıp silmelisin.
Yeni
bilgi aldığın zaman anlamadıysan İnşallah sonra anlarım diyerek hemen kabullenmelisin
ve sahiplenmelisin
Velilerin
sözü bize hediye edilmiş bir çift güvercin gibidir.
Eğer
bu güvercinlere gönlümüzde yuva yapar, besler yaşatırsak çoğalırlar, bizde bu
güvercinleri başkalarına armağan edecek duruma geliriz.
Yok,
eğer değer vermezsek, bu söz güvercinlerini gönlümüzde barındırmaz, beslemez ve
bakımını yapmazsak o söz güvercinleri geldikleri yere giderler.
*
RAVLİ