27 Kasım 2018 Salı

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 3190 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

3190. Ne diye gamlanıyorsunuz (Üzülüyorsunuz), sıkıntılara (Bezginliğe, sebeplerden doğan ruhsal yorgunluğa),  dalıyorsunuz?

Yolculuk çağı geldi;
Eşek (Araç) kiralayın.

Kalkın dostlar, yola düşün de can gibi arının (Temizlenin, katışıksız duruma gelin, rahatlayın).

Avın ardından uçun (Hızlı hareket edin);
Son-ucu, (Hedefe hızlı giden) oktan, yaydan (Hedefe hızlı gönderenden) da aşağı değilsiniz ya.

İster zengin olun, ister yoksul;
Rızık (Tanrı’nın verdiği nimet), harekette gizlidir;
Davranın (Harekete geçin).

Geceleyin gayb (Var olan ama baş gözü ile görünmeyen) âlemine yol alırsınız amma sabah oldu mu, yeniden doğarsınız siz.

Kalk (Oturmayı, beklemeyi sonlandır);
Sâki ( İnsan ruhuna Allah’ı sevdiren, Allah nuru saçan kişi) içeri girdi;
O binlerce dilbere (Güzele) can kesilmiş (Ölmeyen bir bütünlüğe kavuşturan) güzel geldi.

Arı-duru (Saf, tertemiz) şarap geldi;
Ardından da meze olarak badem geldi, bal geldi, şeker geldi.

O can geldi, o cihan geldi;
Ardından da yüzlerce can, yüzlerce cihan şekillere büründü de geldi.

Güzellikte, başta gelen o saçlara, miskler;
Kulluk (Sevgiyle bağlanmak, sevgi, dostluk bağlılığı) etmeye geldi.

Misk (Erkek ceylan) gibi sim-siyah saçlarının halkasını vurdu da kulun amber (Güzel koku) geldi dedi, amber (Güzel kokulu).
                     ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Hedefi olmayanın, amacını belli olmayanın, avını bilmeyenin, bunlara ihtiyacı olmayanın; Durduğunu,  bu duruşun da kişiyi gücünü tükenmişliğe, yorgunluğa, durgunluğa, üzüntüye sürüklediğini öğrendik.
2.    Allah’ın insana hareketli olduğu zaman, çalışmasının içinde ihtiyacını ve istediğini vereceğini öğrendik.
3.    Gündüz çalışması olduğu gibi gece de çalışma ve hareket olması gerektiğini öğrendik.
4.    İnsana Allah’ı sevdiren Allah nuru saçan Allah dostu geldiği zaman hemen saygı göstererek ikram yapmamız, saygı ve hürmette beklememiz gerektiğini öğrendik.
5.    Canımızı alıp bize binlerce can bağışlayan Allah dostuna tutkulu sevgiyle bağlanıp sevgi ve dostlukta devamlılık göstermemiz gerektiğini öğrendik.
6.    Sözlerden, yazılardan öyle bir küçük zerreler yayılır ki sinirleri uyararak duyguyu uyarır, hissi harekete geçirir, fakat her duyan, her okuyan bu kokuyu alamaz.
                     *
İşte böyle yaren;
Allah dostunun kendini tanıtmadığını, onu güzel ve özel gözle görünmeyen güzelliklerini arayan duygu ve hissimizin olması gerektiğini, Allah dostunu bulunca da hizmet edip hizmet yakınlaşmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
                     *
RAV

Popüler Yayınlar