(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan
aşkı anlatıyor)
3080.
Tebrizli Şems'in gayb gözünden, şu gaybı bilen göz, ne hallere girdi?
O
güzel yüzlü tacirin nesi var;
Pazarımızda
pahası ne kadar mallarının?
O
işveler satar, dinleme sen;
Malını-mülkünü
iste;
Bakalım
nesi var?
Peşin
parasını al, bakalım ne kadardır?
Geri
kalan parasından hırsıza ne var, ne yok?
Temizliğe,
hoşluğa dair nesi var;
Çekmek
(Tartmak) için elin, terazin yoksa.
Onu
söze getir de ölümsüzlük şarabına dair nesi var;
Bir
koku al bakalım.
Ne
mutlu o kişiye ki Tanrı rızasını kazanmaya yarar, nesi var - nesi yok diye
canını arar, aktarır;
Kendisinde,
erenlerden ne var;
Peygamberlerin tattıkları lezzetlerden hangilerine
sahiptir;
Bunu
araştırır-durur.
Bir
kalendere (Gösterişsiz, sade yaşamaktan yana olan,
hoşgörü sahibi olan dervişe), bir bak bakalım dedim;
Şu
gök kubbe, iki büklüm olmuş;
Nesi
var acaba?
Dedi
ki:
O
kimin nesidir yahut nesi vardır-nesi yoktur;
Bunlara
aldırış bile etmeyiz biz.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1. Şems Hazretlerinin nesi varsa istememiz, isteklerden
vazgeçmememiz gerektiğini öğrendik.
2. Allah rızasını kazanmak için nesi varsa bu yolda
harcayanların mutluluğu bulacak kişilerin olacağını öğrendik.
3. Allah rızasını kazananların Peygamberlerin tattıkları
zevki tadacaklarını, onların hoşlandıklarından hoşlanacağını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Dünya
yaşamına ilgisini kalmayan dervişin değil dünya gökyüzünde olanlara bile ilgi
duymadığını, vücudu dünyaya ait olduğu için dünyada, yüce âlemlerden gelen ruhu
ruh dünyasında, canı sevdiğinin yanında, gönlünün sevdiğinin isteklerine
vermiş, aklı sevdiğine hizmet edecek şekilde ve yerde olduğunu öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ