23 Ocak 2014 Perşembe

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 320

Padişahan-i cihan ez bedregi
Bû ne burdend ez şarab-ı bendegi                                                                    
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 4.inci cilt 667 inci beyit açıklaması)

“ Cihan padişahları (Devlet yönetenler), kötü damarlıklarından ötürü kulluk şarabından (Allaha sevgi ile bağlanmanın verdiği hoşluktan.) bir koku bile almamışlardır.”

Padişahlar, taç ve taht sarhoşudurlar.
( Topluma isteklerini yaptırmaktan oluşan hissi sarhoşluk)

Kulluk şarabından gocunurlar.
( Kendindeki eksikliği noksanlığı hatırlayıp düzeltmenin zor olduğu endişesiyle kaçınma hareketi)

(Allah’a sevgiyle bağlanıp emrine göre hizmet etmenin verdiği sarhoşluğu istemek yerine makamının verdiği gücü kullanarak hissi sarhoş olmanın kolaycılığını seçmeleri.)

Ey padişah!
Kulluk şarabıyla mest (Sarhoş) ol, mütevazı (Alçak gönüllü) ol ki, hakikatte yüce ve şerefli olasın.

Mal ve mansıp (Yüksek memuriyet) mademki senden geri alınacaktır, mala ve mevkie gönül verme.

Âşıklara taç ve taht ardır (Utanç duyma sebebi olarak kabul edilir.).
Onlar için Hakta fani (Yok) olmak, yok olmak izzettir (Büyüklük, yücelik, ululuk), talihliliktir (Şanstır).

Ten kafesinden can kuşu uçtu mu (Ölünce), mal ve altınlar kimseye arkadaş olmaz.

                                          ***
Neler öğrendik:
1.    Hakiki mülk sahibinin Cenab-ı Hak olduğunu, kendisine sevgiyle bağlananlara sonsuza kadar kalacakları mülkler bağışlayacağını öğrendik.
2.    Hakkın huzurundaki secdenin zevki senin için yüzlerce elinden alınmayacak yerler bağışladığını öğrendik.
3.    Allaha hitaben: “ Yâ Rab, beni o secde ile yücelt” diye yalvarmamızın tercih edilmesi gereken bir hareket olduğunu öğrendik.
4.    Dünya zevkine alışanların Allaha sevgiyle bağlanmanın sevincinden habersiz kalacaklarını öğrendik.
5.    Mal, mülk ve altının canımıza ebedi yoldaş olamayacaklarını, canımız ahrete gidince malın, mülkün ve altının dünyada kalacağını öğrendik.
                                    *                                                           
İşte böyle Yaren,

Dünyaya ait sarhoşluklar ister içki ile, ister meşhur olmakla, ister düşüncenin ve kararlarını beğenilmesinden, ister topluma söz geçirmekten olsun geçici bir süre içindir.

Hak âşıkları, arifler geçici değil daimi olanı, ebedi olanı istediklerinden kendilerini yaşarken ölümsüz olan Allaha yakınlaşmaya, Allaha ulaşmaya çalışırlar (Vahdet) .


                                             *                                                                                  RAVLİ 

Popüler Yayınlar