Der dil-i tu mihr-i
Hak çun şud düto
Hest Hak ra
bigümani mihr-i tü
(Hazreti Mevlana, Mesnevi
3.inci cilt 4396 inci beyit açıklaması)
“ Gönlünde Allah sevgisi iki
kat arttı mı şüphe yok ki Allah da seni seviyor.”
Senin sevgin, Hakkın
sevgisinden yardım alır.
Sevgini, Hakkın sevgisinin
neticesi (Sonuçta oluşan veri) bil.
Onun sevgisi güneş, bizim
sevgimiz zerredir.
Zerreleri güneşin ziyasıyla (Işığıyla, aydınlatmasıyla) görürsün.
Gönlümüzdeki meyil (Sevgiyle yöneliş) ve içimizdeki sevgi, hep onun
vergisidir.
Mest (Sarhoş) olmamız, onun kadehinin şarabındandır.
Hakka yakınlığımız hep onun
lütfündendir (İyilik, güzellik,
hoşluk, bağış, ihsan.).
Tanrı isterse yakınlığını,
visalini (Kavuşma, buluşma iznini) verir,
bizdeki varlık perdesini (Araya koymuş olduğu sınırı
kaldırır) bir tarafa bırakır.
***
Neler öğrendik:
1. Allah sevgisinin karşılıklı olduğunu, sevgi sıcaklığı
alan kişinin tereddütlerden kurtulması gerektiğini öğrendik.
2. Allah’ın sevdiği kulu kem (Kötü,
fena, ayarı bozuk) gözlerden korumak için huyumuzu gamla (Keder, tasa, dert, elem, kaygı ile) acılaştırıp
ağlattığını öğrendik.
3. Kalbimizde Allah sevgisi varsa, şüphesiz Cenab-ı
Hakkın da bize muhabbeti olacağını öğrendik.
4. İşlerin tamamlanması için kulun Allah’ı, Allah’ın da
kulunu istediğini ve birbirlerine dost olacaklarını öğrendik.
*
İşte böyle Yaren,
Bizde oluşan sıcaklığın,
sevginin ve istenilmenin hissedilebilen bir sıcaklığı olduğunu, bunun
karşılıklı olduğunu öğrendik, anladık.
* RAVLİ