5 Ocak 2014 Pazar

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 283

Sabr mibined zi perde-i ictihâd
Ruy çun gülnâr-u zülfeyn-i murâd
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 3.inci cilt 3761 inci beyit açıklaması)

“ Sabır, ictihâd (Gücü, kuvveti yettiği kadar çalışmak ve gayret etmek) perdesi altındaki sevgilinin narçiçeği gibi olan yüzünü ve ikiye bölünmüş gönül muradı saçlarını görür.”

Sabır, nefisle mücâhede de  (Nefsi yenmeye olan çalışma) sevgilinin yüzünden perdeyi kaldırır.

Gerçi sevgilinin yüzünde perde yoktur ama gönlün yüzünü cilalandırmak (Kirlerden arındırarak parlatmak) gerekir.

Sen, bana niceye dek sevgili nerededir?
Diye soracaksın.

Onu sen gönlünden dışarıda arama, gönülde bul.
O, meydandadır ama sen gafilsin (Habersiz).

Gaflet kirini gönlün yüzünden yıkamaya bak.
Onu kendinden ne vakte kadar uzak tutacaksın?

Böyle sandıkça Hakkı görmekte perdedesin.
                                                     ***
Neler öğrendik:
1.    Allah’ı görmek, ulaşmak, bulmak istiyorsak gönlümüzde aramamız, O’nun gönlümüzde olduğunu öğrendik.
2.    Allah’ın açıkça görünecek durumda olduğunu ama kişinin nefsinin kendisine oluşturduğu perdeden göremediğini öğrendik.
3.    Allah’ı görmek isteyenin gönül üzerinde bilgilenmesi, bilince varmaya çalışması bunun için nefsini yenmeye çalışması gerektiğini öğrendik.
                                            *
İşte böyle Yaren,
Değerli, yüce, kaliteli her ne varsa bir şekilde saklanır, hemen ve açık olarak görülemez, bulunamaz.
Bu gizlenme ile Allah’ı göremediğimiz aynı değildir.

Kendimizin yoğun istekleri yüzünden ansal körlük oluşturmuş olduğumuzdan göremeyiz.

Toplumun yoğun ve karışık etkileriyle düşünce ve algı sistemimiz bozulacağından gerçeği görmede çok zorlandığımızın farkında olmalıyız.

Maksatlı ve taraftar kişilerin hakikati gizleyerek doğru diye bize kabul ettirmeye çalıştıkları ve kolayca kullanabilecekleri guruba almaya çalıştıklarının farkında olmalıyız.

Herkesin hakikatin verdiği rahatsızlığı kolayca kabul etmediğinin bilincinde olmalıyız.

Yanlışları doğru diye tanımlayan bir görüşün karanlıklarda sokup görme, tanıma ve tanımlama becerisini kaybettirdiği için kör tabiri kullanıldığını öğrendik, anladık.

Gerçeklerle yüz yüze gelmeye karşı gösterilen direnç körlüğe neden olur.
Gerçek genelde düşünüp hayal ettiğimizle aynı olmadığından gerçeği kolayca kabullenmeyiz.

Kim isteğinde samimi ise ve Yüce Allah’tan yalvararak yardım isterse, isteğine kavuşur.

RAVLİ ANSAL KÖRLÜK
RAVLİ GÖNÜL
RAVLİ ALLAH’I GÖRMEK yazarak Googledan okumalısın.
                                           *                                                                                                            RAVLİ 

Popüler Yayınlar