Cüz makam-ı rasti
yekdem me ist
Hiç lala merd ra
çun çeşm nist
(Hazreti Mevlana, Mesnevi
4.inci cilt 330 inci beyit açıklaması)
“ Doğruluk durağından başka
bir yerde bir an bile durma.
İnsana gözü gibi bir dadı (Bakım yapan, eğitim, öğretim veren) yoktur.”
Bir gözde Allah’ın nuru yoksa
o göz, zevalsiz (Ölümsüz) olan Tanrı hissinden
mahrumdur (Allah’tan gelen uyarılara hassas olmayan
yoksun kalır.).
Göz nuruna Hakkın nuru
gelmezse o göz, deveyi yününden ibaret görür. (Yüzeysel
görüş, bakış)
Hakkı görmeyen gözün
görmemesi iyidir.
(Yeterli
ve doğru görüş sahibi olmayan yanlış algılar, yakınlarını da yanlışa
inandırarak hataya düşer ve düşürür.)
Dert ortağı olmayan
sevgilinin olmaması iyidir.
(Sıkıntılarda
uzaklaşan, kaçan sevgiliye bağlanmamak gerekir)
Ten gözü kör olan, hep üstünü
başını kirletir.
Hakkın nuruyla açılmayan
gönül gözünü yıkasan da yine kirlenir.
***
GÜLŞEN-İ TEVHİD İBRAHİM
ŞÂHİDİ
Çev: Midhat Bahari BEYTUR
İnkilap ve Aka kitapevleri
koll. Şrt.
***
Neler öğrendik:
1.
Bize en büyük
bakım sağlayan, toplum içinde yaşayışımızda yerlerimizi almamız için gerekli bilgi, beceri ve
anlayışları elde etmemize, kişiliklerimizi geliştirmememize aile içinde veya
dışında, doğrudan veya dolaylı yoldan kılavuzluk edenin, bizi zararlardan
koruyanın doğru olanı yapmakla elde edeceğimizi öğrendik.
2.
Doğruluğu kendine kazandırmayanların daima bahanelere
sığındığını öğrendik.
3.
Doğrulukta olanlar hata edince acizlik içinde hemen Hakkın
bağışlamasını dilediklerini, af edilmeyi sabırla beklediklerini öğrendik.
4.
Doğruluk içinde
olanların suçlarını itiraf ederek bahanelere sığınmayacaklarını öğrendik.
5.
Görüş gözünü açmayıp kör kalanların nasihatle temizlenseler
bile yine her an pislenmeye hazır olduklarını öğrendik.
*
İşte böyle Yaren,
Doğru olmak elbette ki kolay değildir.
Yaradılıştan iyi ve doğru olmamızı hayat boyu
korumamız gerekir.
Doğru kişi ilkelidir ve kişiliklidir, kendine saygısı
tamdır.
Doğru kişi doğruluğundan ötürü zarar görür ama
bunalımlara girmez, zor koşullar altında olsa bile kendine mahvetmez.
Doğru olmak dik durmayı ve uslu olmayı gerektirir.
Doğru söyleyeni yalancılar ve oyuncular
istenmediğinden çoğu kez yalnız kalırlar.
Doğru sözlü kişinin sözü
eksikleri, yanlışları, yolsuzlukları bütün çıplaklığıyla ortaya koyacağından ve
eleştireceğinden bu söz, bu işi yapanlara acı gelir ve doğru söyleyeni
dışlarlar.
Kendisini kolayca güven
duyulması için doğru kişi olarak tanıtanlara hemen inanmamak gereklidir ve
yaptıklarına bakarak doğru olduğuna inanmamız gerekir.
Herkesi dinlediğin zaman
doğruluktan dürüstlükten bahseder.
Söz ve davranış aynı
olmadıkça geçersizdir, değersizdir.
İşlerinde doğruluktan
ayrılmayan kişiye Tanrı her zaman yardım eder..
Doğru davranmamız gerekli ve önemlidir ancak başkaları
için doğruluk adına zarar görmemek için ağzımızı pek açmamamız gerekir.
İstenildiği zaman: mademki sordunuz
doğruyu söylemeye mecburum diyerek doğruyu söylememiz gerekir.
* RAVLİ