10 Ekim 2012 Çarşamba

ŞEMS-İ TEBRİZİ VE MEVLANA HAZRETLERİNE MEKTUP 4

(Google dan RAVLİ MEVLANA DÖRT KIBLE yi okumalısın ki bu konuyu daha iyi anlayabilesin)

Hamamda daima cinler vardır.
Şimdi bu hamamda hep melekler toplanmış, Mevlâna kıbleye döndü, bu kıble asla hali değildir, buyurdu.

Onun işi nedir; kıbleye yolculuk yapmaktan, hac ve Kâbe ziyaretinden başka ne yapar?
Siz yanlış kıbleye yönelmişsiniz.

Hazreti Peygamberi (Allah’ın salât ve selâmı üzerine olsun) on ikinci görüşünden sonra tekrar rüyasında gördü ve dedi ki:

"Ey Allah elçisi! (M. 216)
Her Cuma gecesinde kendini bana gösteriyordun, bu müddet içinde beni susuz kalmış balık gibi kurtarıyordun!"

Hazreti Peygamber, "Taziye (Başsağlığı dileme) ile meşguldüm," buyurdular.

Sordum:
"Ne taziyesi? Ya resulallah!"
"Kendi ümmetimin taziyesi ile" buyurdular.

"Bu iki yıl içinde ancak yedi kişi yüzlerini gerçek kıbleye çevirmişler ve bana gelmişlerdir.
Başka hiç kimse yoktu.
Geri kalanların hepsi yüzlerini kıbleden döndürmüşlerdir." Şimdi bu sözde gizli bir mana vardır, işte bu,

"Onun yorumunu ancak Allah ve bilgide uzman olanlar bilir" (K. 3/7) anlamındaki ayetin açık bir misalidir.

İşte Bayezid de nefsini arıklaşmış (Zayıflamış) gördü.
Ona, "Neden böyle arıklaştın (Zayıfladın)?" diye sordular.
"Tedavisi mümkün olmayan bir hastalık yüzünden," dedi.

O yüzdendir ki, "Halk gelip senin önünde secdeye kapanıyor, sen de kendini o secdeye lâyık görüyorsun," diyen kişiye şu cevabı verdi: "Amma nihayet sen galipsin, benim seni mağlûp etmeye gücüm yetmez."

Bayezid, ölümü sırasında zünnar (Papazın hizmet kemeri) istedi, onda ne sır olduğunu anlamak istedi.

                  ***

MAKÂLÂT. Şems-i Tebrizi.
Çeviren Mehmed Nuri Gençosman.
ATAÇ yayınları Tasavvuf 6

                    ***
Neler öğrendik:

1.   Tanrı eri şeytanın olduğu bir yere gitse bile orayı meleklerle doldurduğunu öğrendik.

2.   Kıblenin yani yönümüzün sadece Kâbe’deki taş bina olarak düşünülmemesi gerekmediğini, mana bakımından da yönelmenin gerektiğini öğrendik.

3.   Gönül kıblesini bilmemiz, önce gönül kıblesine dönmemiz gerektiğini öğrendik.

4.   Tanrı erlerine yönelmemiş olanların gerçek kıbleyi bulabileceklerini, Tanrı erlerinin yolu aydınlatmasıyla ve göstermesiyle gerçek kıblenin bulunabileceğini öğrendik.

5.   Allah’ın emrine uyarak bedeni ve malı ile severek ve isteyerek önerilen yere gitmenin, hizmet etmenin kıbleye yolculuk olduğunu öğrendik.

6.   Yerinde ve zamanında emredileni yapmanın hac olduğunu öğrendik.

7.   Dünyada yaşarken görünmeyen âlemin farkına vararak değerini anlamak için yapılan çalışmaya Kâbe ziyareti olduğunu öğrendik.

8.   Darlıkta başvurulan kapının gerçek kıble olduğunu öğrendik.

9.   Dünya sarhoşu olmakla kıbleden yüzümüzü çevirmiş olacağımızı öğrendik.

10.           Tanrıya secde etmek yerine kendisine secde edilmesini isteyenin ve bekleyenin Tanrı kapısından içeri giremeyeceğini öğrendik.

 
İşte böyle yaren,

Mevlana Hazretleri zaman-zaman hamamda günlerce kalır cinler ile sohbet eder ve onlara Müslümanlığı ve Tanrı aşkını anlatarak cinleri Müslüman ederdi.

Babam rahmetli Müftü Fehmi BAYRAŞA ile afyonda Gâvur hamamına (Taciahmet mahallesinde şimdi sanat müzesi olmuş) giderdik.

Hamamın yıkanılan kısmına girerken babam selâm (Barış, rahatlık, sonu iyi olma) ey cinler der, destur (Müsaade) dedikten sonra yıkanmaya başlardık.

Cinler hakkında geniş bilgi için MANTIK AL-TAYR 2 FERİDÜDDİN-İ ATTAR BUĞDAY YEMEK HİKAYESİ,  LEYLA İLE MECNUN, DÜNYA ÖLÜ TOPRAĞI İLE KAPLANMIŞTIR, ATALARIMIZ MANALI NELER DEMİŞ- RAVLİ CİN yaz  CİNLER HAKKINDA BİLGİ AL.Google dan okumalısın.

                            *
Tanrı sözünü hakikatine uygun öğrenmek ve anlamak için Tanrı erlerinin aklımızın anlayabileceği ve kabul edebilmesi için anlattıklarını öncelikle öğrenmemiz gerekmektedir.

Burada hiçbir çıkar gütmeden yön veren ve yolu aydınlatan bir büyüğe gönülden bağlanmak, dediklerini doğru kabul ederek kendimizi yeniden yapılandırmamız gerekir.

Şems Hazretlerini anlamak için önce Mevlana Hazretlerini anlamaya çalışmamız gerekmektedir.

Mevlana Hazretleri anlayışımıza daha yakın bir anlatımla bizi yönlendirir.
Şems Hazretleri daha gizemli anlatımla anlatmaktadır.
Her ikisinin de aynı gerçekliği anlattığını görürüz ve sevgi ve saygımız artar.

Mevlana Hazretleri kendisini bağlananı hazırlar ve yönlendirir.
Şems Hazretleri hazır olanı daha ileri fırlatır.
İkisinin de amacı aynıdır ve bize hakikati öğretirler.

                                     *
RAVLİ

Popüler Yayınlar