ŞEMS-İ TEBRİZİ VE HUY GAZAP LÜTUF

Şems Hazretlerinin bir sohbette söyledikleri:

Semerkant,  ne kadar hoş yerdir!

Bu âlemde olmaya hoş bir âlem o taraftadır.
Dünyanın hoşluğu o cihettedir (Yönü).

 Mevlana buyuruyor ki, benim ayrılmam onun hoşuna gitmez, ama bu böyledir.

Ben yalnızca her yeri dolaşırım, her dükkânda çömelirim.
O ise vakarlı (Ağırbaşlı, temkinli) kişidir.

 Bir şehir müftüsünü öyle dükkân-dükkân, yer-yer gezdiremem, her külhanda dolaştıramam ki, benim benimle beraber olduğumu bilsinler.

Seninle şöyle teklifsizce bir şeyhlik sohbeti etmedim.

İstesen de istemesen de ben bu tarafa giderim.
Eğer benim olacaksan benimle birlikte gelirsin, yoksa çetin gördüğün her şey sana gerekmez.

                                  *

Nasıl öyle eğreti oturmuşsun?

Gönlüme ürkeklik geliyor.

Şimdi İblis’in manasını bu kadar hoş bir şekilde işittin mi?

Bakarsan İblis’te de İdris’te de belirli birer mana (Anlam, iç, içyüz, akla yakın sebep) vardır.

 Bir vakit bu dersin manası yürür başka bir vakit de o dersin manası.

O, bundan daha hoştur.

 İblis’e gazap edilmesindeki bu nükte (Herkesin anlayamadığı ince mana) latif (Güzellik, hoşluk, naziklik) ve manevidir (Maddeden bağımsız) .

O İdris’teki mana ise daha manevidir, ama surette İdris görünecek olursa ancak İdris’ten doğan mana, İblis’ten doğan manaya göre daha latiftir.

Çünkü gazaptan (Dargınlık, kızgınlık, hiddet, öfke) lütfe (Hoşluk, güzellik, iyi muamele, iyilik) doğrudur.

                  ***

MAKÂLÂT. Şems-i Tebrizi.
Çeviren Mehmed Nuri Gençosman.
ATAÇ yayınları Tasavvuf 6

                   ***

Hazreti İdris:

Öğrencilere tarihte ilk defa okuma yazma öğreten, ders verendir.
İlk defa kalem ile yazı yazandır.

 Ok ve yay kullanmayı icat etmiştir.

İlk defa dikiş dikip elbise giymeyi de insanlara öğretmiştir.

 Neler öğrendik:

1.   Mevlana Hazretlerinin Şems Hazretlerini yanında istediğini öğrendik.

2.   Şems Hazretlerinin de Mevlana Hazretlerini yanında istediğini öğrendik.

3.   Şems Hazretlerinin özgürce, çok renkli kişilerle oturup konuşmayı sevdiğini öğrendik.

4.   Mevlana Hazretlerinin de ağırbaşlılıkla çok renklilikten kurtulup huzur ve sükûna sahip olmuş biri olarak, kendini yalnız Tanrı yoluna adamış olan kimse olduğunu öğrendik.

5.   Bazen İdris Peygamberden bazen İblis’te ders aldığımızı örendik.

6.   İdris peygamberden ders olarak alınanın yanlışa düşmeden, zarar görmeden öğrenmemize, doğru davranmamıza sağladığını öğrendik.

 İşte böyle yaren,

Bir söz söylenir veya bir olay olursa bunun hakkında konuşmak, dersler çıkarmak, doğrunun ve yanlışın boyutları ve verdiği zararlar ve faydalar görünür anlaşılır olur.

 Bir şeyin hakikati, sırrı, ruhu kişide bilgi olarak varsa, daha önce tecrübe ettiyse, hangi durumda olursa olsun faydaya yönelmesini ve elde etmesini sağlar.

 Kararsızlıktan, bulanıklıktan kurtulmak için o olayı yaşamadan önce onu aydınlatacak bilgi de yoksa akıl bir şey yapamaz.

O kişi rüya yolu ile uyarılır ve kolayca feraha çıkar.

 İblisten öğrenme yolu ise yanlış yapıp zarara uğramak ve bundan ders çıkararak aynı hataya düşmemekle olur.

 Bu günkü anlayışa göre anlatmak gerekirse:

Üç yol izleyerek öğrenir ve yaşarız:

1.   Hazırlanmış bilgiyi öğrenerek ve bunun ışığında seçim ve kararlar vererek davranırız.

2.   Deneme-yanılma metodu ile yanlışlıklar yaparız ve ders alarak davranırız.

3.   Bir yandan bilgi ediniriz bir yandan da deneme-yanılma yaparak davranırız.

 İlahi hakikatlerden öğrenirsek, sırlara ulaşırsak bizde hiç deneme-yanılma yapmadan rüyada yaşararak fakat zarar görmeden öğreniriz.

 Allah’ı bilme yolunda ilerleyenler önerilenlere uygun yaşayarak marifet dediğimiz özelliklere bu yolu izlerken sahip olurlar.

                                 *

(RAVLİ LEDÜN İLMİ) yaz Gooogle oku.

                                  *

RAVLİ