(Mevlana
Hazretleri kendini anlatıyor)
2500.
Ölüydüm, dirildim;
Ağlayıştım, gülüş oldum;
Aşk devleti geldi;
Durup duran (Varlığını sürdüren), geçip gitmeyen devlet devlet (Tanrının yetkili kıldığı, sırlarını bağışladığı, ilmiyle kudretiyle desteklediği, yetki verdiği kişinin sözlerini doğru çıkardığı, isteğini kendi isteği olarak gerçekleştirdiği, diğer insanların kabul ederek boyun eğdiği, erdeme ve ölümsüzlüğe kavuşturmaya, insanları yönlendirme ve yöneltme makamı) kesildim.
Tok bir
gönlüm (Kalpte oluşan duyguların kaynağında doygunluk)
var, pek bir yüreğim;
Aslanların ödü var bende;
Doğup parlayan Zühre (Venüs)(Güzel yüzüyle, yumuşaklığıyla ve sevimliliğiyle, incelik ve zerafetiyle, neşeli ve istekli, güzel huylu kendini gösteren) oldum ben.
Dedi ki:
Sarhoş (Kendinden geçmiş) değilsin de bu eve o yüzden layık değilsin...
Gittim, delirdim;
Zincirlere bağlandım.
Dedi ki:
Sarhoş(Kendinden geçmiş) değilsin;
Yürü, git, bu yandan değilsin sen.,
Gittim, sarhoş (Kendinden geçtim, istediği gibi) oldum, çalgıyla, çağanakla doldum.
Dedi ki:
Öldürülmemişsin;
Çalgıya, çağanağa (Güzel, uyumlu sesler çıklartan enstrümana, zilli tefe) bulanmamışsın.,
Yaşayışının yüzüne karşı öldürüldüm, yerlere serildim-gitti.
Dedi ki:
Aklı eren bir adamcağızsın;
Hayallerle, zanlarla sarhoşsun sen, aptal oldum, küstahlaştım, herkesten kesildim.
Mum,
oldun, bu topluluğun kıblesi kesildin dedi;
Topluluk da değilim, mum da değilim;
Dağılan bir duman kesildim ben.
Şeyhsin,
başsın;
Önde gidensin, kılavuzsun dedi;
Şeyh de değilim, ön de değilim;
Senin buyruğuna kul oldum ben.
Kolun-kanadm
var;
Sana kanat vermem ben dedi.,
Onun vereceği kanatlara heves ettim de kanatlarımı yoldum, kanatsız kaldım.
Devletin (Tanrının yetkili kıldığı, sırlarını bağışladığı, ilmiyle
kudretiyle desteklediği, yetki verdiği kişinin sözlerini doğru çıkardığı,
isteğini kendi isteği olarak gerçekleştirdiği, diğer insanların kabul ederek
boyun eğdiği, erdeme ve ölümsüzlüğe kavuşturmaya, insanları yönlendirme ve
yöneltme makamı) bana, yürümeye, yorulma dedi;
Lütfederim, kerem buyururum da ben gelirim sana.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Mevlana Hazretlerinin yüksek kazanımının aşktan elde ettiğini, ağlyıştan gülüşe, ölülükten diriliğe kazanım sağlayıp gülecek duruma geldiğini öğrendik.
2.
Mevlana
Hazretlerinin cesur ve kararlı kalbinde oluşan duygu kaynağının sevgiye,
sevecenliğe, başarıya, istediğini elde etmeye kavulmuş olarak doyduğunu
öğrendik.
3.
Aşk
yurduna deli olmak mecburiyeti gerektiğini yerine getirdiğini öğrendik.
4.
Aşk
yurdunda sarhoş olmak, müzik ile yakın olmak mecburiyeti olduğundan sarhoşluk
işini yerine getirdiğini öğrendik.
5.
Aşk
yurdunda ölmeden önce ölmek gereğini yapmak gerektiğini öğrendik.
6.
Aşk
yurdunda aklın, hayellerin, zanların verdiği sarhoşluktan kurtulup aptal,
küstah, olup herkesten uzaklaşmanın gereğini yapmak gerektiğini öğrendik.
7.
Aşk
yurdunda topluluğun önünde olmamak, dikkati çekmeyecek kadar duman gibi ele
gelmeyecek şekilde dağılmak gerektiğini öğrendik.
8.
Mevlana
Hazretleri aşk yurdunda yapılması gerekenleri yaptığını, mevki makam, önder
amacı gütmediğin, aşkın buyruğuna sevgiyle bağlanıp dost olduğunu öğrendik.
9.
Aşkın
kanatlarını ile uçmak isteyenin kendi kanatlarını yolup yok etmesi gerektiğini
öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Aşk insanı devlet sahibi ettiğini, ulaşana kadar kararlı olarak çok çalışmak, gereklerini yapmak zorluğunu yaşamak gerektiğini, sonrasıyla aşkın büyüklüğü gereği ulaşmak istenilenin kendisine getirdiklerini öğrendik, anladık.
.
*
RAVLİ
Ağlayıştım, gülüş oldum;
Aşk devleti geldi;
Durup duran (Varlığını sürdüren), geçip gitmeyen devlet devlet (Tanrının yetkili kıldığı, sırlarını bağışladığı, ilmiyle kudretiyle desteklediği, yetki verdiği kişinin sözlerini doğru çıkardığı, isteğini kendi isteği olarak gerçekleştirdiği, diğer insanların kabul ederek boyun eğdiği, erdeme ve ölümsüzlüğe kavuşturmaya, insanları yönlendirme ve yöneltme makamı) kesildim.
Aslanların ödü var bende;
Doğup parlayan Zühre (Venüs)(Güzel yüzüyle, yumuşaklığıyla ve sevimliliğiyle, incelik ve zerafetiyle, neşeli ve istekli, güzel huylu kendini gösteren) oldum ben.
Sarhoş (Kendinden geçmiş) değilsin de bu eve o yüzden layık değilsin...
Gittim, delirdim;
Zincirlere bağlandım.
Sarhoş(Kendinden geçmiş) değilsin;
Yürü, git, bu yandan değilsin sen.,
Gittim, sarhoş (Kendinden geçtim, istediği gibi) oldum, çalgıyla, çağanakla doldum.
Öldürülmemişsin;
Çalgıya, çağanağa (Güzel, uyumlu sesler çıklartan enstrümana, zilli tefe) bulanmamışsın.,
Yaşayışının yüzüne karşı öldürüldüm, yerlere serildim-gitti.
Aklı eren bir adamcağızsın;
Hayallerle, zanlarla sarhoşsun sen, aptal oldum, küstahlaştım, herkesten kesildim.
Topluluk da değilim, mum da değilim;
Dağılan bir duman kesildim ben.
Önde gidensin, kılavuzsun dedi;
Şeyh de değilim, ön de değilim;
Senin buyruğuna kul oldum ben.
Sana kanat vermem ben dedi.,
Onun vereceği kanatlara heves ettim de kanatlarımı yoldum, kanatsız kaldım.
Lütfederim, kerem buyururum da ben gelirim sana.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Mevlana Hazretlerinin yüksek kazanımının aşktan elde ettiğini, ağlyıştan gülüşe, ölülükten diriliğe kazanım sağlayıp gülecek duruma geldiğini öğrendik.
İşte böyle yaren;
Aşk insanı devlet sahibi ettiğini, ulaşana kadar kararlı olarak çok çalışmak, gereklerini yapmak zorluğunu yaşamak gerektiğini, sonrasıyla aşkın büyüklüğü gereği ulaşmak istenilenin kendisine getirdiklerini öğrendik, anladık.
.
*
RAVLİ