11 Temmuz 2021 Pazar

DİVAN-I KEBİR 7-8 CİLT 2360 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
 
2360. A gökyüzü satrancının (Karşılıklı hamlelerle oynanan oyunun) padişahı, mat olmak (Yenilmek) bana, yutmak, kazanmak sana.,
A padişah, taht senin, şu tavla tahtası da benim.
 
Ey deniz, sana öylesine susamışım, öylesine susuzum ki ben, uçsuz bucaksız denizi içsem gene kanmam.
 
Senin eşi-benzeri olmayan güzelliğin, beni iki (Madde ve mana) dünyada da garip etti.,
Senin tekliğin nasıl olur da herşeyden tekbir hale getirmez beni?
 
Güz (Sonbahar) çağında elimi dişleyerek üzüm bağına gittim;
Her sararmış yaprak, bana senin ayrılığından söz açtı da ağlamaya, feryat (Haykırış, çığlık) etmeye koyuldu.
 
O gündüze benzeyen yüz, seni aşıklara bir fitne (Karışıklık, kargaşa) eder;
Bu, geceleri dönüp dolaşan gönül de beni, dünyalara yayar-gider.
 
Bayrağının perçemi (Bayrak ile olan püsküllü salıntısı) gibi havalara uymuşum, dosdoğru oynamadayım.. 
Kanadımı bir hoşca aç, dürmeye (Kıvırıp silindir biçiminde kendi üzerine sarmaya) kalkışma beni.
 
Sabah çağı (Güneş doğmadan önce), soğuk bir soluktur, alır ya;
Güneş için alır o soluğu.
Benim şu soğuk soluğum da senin güneşine kavuşmak içindir.
 
Senin bedeninden bir parça kesilir de acır, değil mi?
Peki, benim parça-buçuğum da tümden kesildi;
Nasıl olur da derdim olmaz benim?
 
Kulum-köleyim (Sevgiyle bağlanmış, sevgi, dostluğu devam ettiren, karşılıksız hizmet eden),  o kişiye ki beni suçsuz incitir.,
Çünkü onun da beni inciten Ay gibi (Karanlıkta kalmışları aydınlatan) bir huyu var.
 
Kaza, kader, herkesceğize bir heves (İstek, eğilim, arzu, şevk) vermiş, herkesciği bir hevese düşürmüş (Amacına çekmiş) ;
Kaza (İstem dışı veya umulmayan bir olay dolayısıla bir kimsenin veya nesnenin zarara uğraması), kader (Tanrı’nın isteği), bana da yol hediyesi olarak onun aşkını getirmiş.
                        ***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN 
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Mevlana Hazretleri ile gökyüzünden oyun oynayan Şems hazretlerinin yenmesinin hakkı olduğunu öğrendik.
2.    Mevlana Hazretleri susamışlar gibi ŞemsHazretlerini özlediğini, ne kadar görse, beraber olsa doyuma ulaşamayacağını öğrendik.
3.    Şems Hazretlerinin eşi benzeri olmayan güzelliklere sahip olduğunu, bu güzelliğe sahip olanı tanıdıkça, sevdikçe büyüklüğünü, yüceliğini anmak gerektiğini öğrendik.
4.    Şems Hazretlerinden ayrı düşen yaprağın bile yere düştüğünü, ağlayıp feryat ettiğini öğrendik.
5.    Şems Haz<retlerinin gündüze benzeyen yüzü aşıklarda kargaşa, karışıklıklar yarattığını, karanlıkta kalanların bu yüzü aradıklarını öğrendik.
6.    Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerinin havasına uymuş oyunlar oynadığını, bu oyunlara devam etmek istediğini öğrendik.
7.    Sabah çağı esen soğuk rüzgâr ile dirilen Mevlana Hazretlerinin Şems Hazretlerinin ısısına kavuşmak için bu havayı aldığını öğrendik.
8.    Mevlana Hazretleri tümden Şems Hazretleri ile bütünleştiğini, ayrılıkta sanki vücudunun bir parçası kesilmiş gibi acı çektiğini öğrendik.
9.    Şems Hazretleri suçlu-suçsuz olmaya bağlı olmadan incittiğini, aklı düşüncesi uyma haline geçeni bir şekildi uyarıp aydınlattığını öğrendik.
                            *
İşte böyle yaren;
Allah’ın takdiri ile Müslümanlık yolunda ilerleyen Mevlana Hazretlerine aşkın hediye olarak verildiğini öğrendik, anladık.
                                *
RAVLİ
 

Popüler Yayınlar