(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
1310. Nuh, düşmanlar (Allah inancının yaşamasına, barınmasına engel olan kişiler)
arasında bin yıl, hoş bir halde kaldı;
Koruyuşumuz elinden tutmadaydı (Koruduk da zarar görmedi);
Sonunda da üst oldu-gitti.
Onun gibi nice binlerce öz (Allah inancı taşıyana), huyu arı (Temiz, katışıksız) kula kapımdan her solukta bir dost,
bir yardımcı ulaşır-durur.
Kelim (Musa
gibi), suya dalmaktan gam yemem, yararım o suyu dedi;
Halil, (Nemrut’un) ateşinden dertlenmem;
Altınım (Üstün nitelikli, değerliyim) ben dedi.
Mesih (İsa),
ölüyü diriltirim (İsmi azam) adıyla;
Hekimlik kitabına bakmadan göz-görüş bağışlarım dedi.
Ulular ulusu Muhammed de apaçık bir
işaretle gökyüzündeki Ayı ikiye bölerim dedi, çünkü Ay'dan da daha üstün bir ay
kesilmişim ben.
Şekli atayım (Şekle bağlı kalmaktan kurtulayım) da padişahlar
padişahının yanına gideyim;
Zaten onun hararetiyle apaydınım (Çok kültürlü ve bilgiliyim), onun eliyle şekle bürünmüşüm.
A kardeş, gittin mi hiç yok oldu
deme;
Sana gizli olsam bile canlar (Yaşam, hayat) safında hazırım ben.
Güzelim adım, şu dünyada seher yeli
(Güneş doğmadan hemen önce esen, insana dinçlik veren
rüzgâr) gibi eser;
Güzelim kokum, amberler saçar, çünkü canım amberleşmiş (Güzel koku haline gelmiş) benim.
Gül bahçesinde, yeşillikte benim
gibi güzellerle, hoş kişilerle yer-yurt tutarım kuyudan da kurtulurum (Yusuf’un kuyuya atılışı), ipten de;
Çünkü zaten çenberin dışındayım ben.
Dinleyene her sözün iki yüzü vardır;
Vardır ama gene de şu konuyu bırak da terci’e (Tekrara) gel.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1. Düşmanlar arasında olsak bile Allah’a inananların, bağlı olanların, dost bilenlerin korunacağını, sıkıntılar sonunda üst olacağını öğrendik.
2.
Allah’ın
verdiği özü bozmayana Allah dostlarından yardım edildiğini öğrendik.
3.
Allah’a
inancı olan kişinin sudan ateşten dertlenmediğini, suyun, ateşin değerini yok
etmeyeceğini öğrendik.
4.
Allah’ın
ismi azamını söyleyen İsa’nın ölüyü bile dirilttiğini, hastayı sakatı iyi
ettiğini öğrendik.
5.
Ulular
ulusu Hazreti Muhammed'in bir işaretle Ay’ı ikiye böldüğünü, tekrar
birleştirdiğini öğrendik.
6.
Şekille
uğraşmayı bırakıp Allah dostunun başkanının yanına gitmek, sıcaklığıyla
aydınlanmak, onun eliyle şekle görünüşe, kimliğe girmek gerektiğini öğrendik.
7.
Mevlana
Hazretlerinin yanına gittiğimiz zaman ölüp yok oldu demenin yanlış olduğunu,
canımıza can katacak dirilikte olarak yardım etmeye hazır olduğunu öğrendik.
8.
Mevlana
Hazretlerinin adının seher yeli gibi insanlara dirilik, güzel kokular saçmaya
kıyamete kadar devam edeceğini öğrendik.
9.
Mevlana
Hazretlerinin güzel ve hoş kişilerle yer-yurt tuttuğunu, olumsuz, uygunsuz
duruma düşüp kurtuluş çaresi arayanlardan olmadığını, sıradan bir insan
olmadığını, çok özel biri olduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Dinleyene her sözün iki yanı (Görünen ve de üstü örtülmüş saklanan yanı) olduğunu öğrendik, anladık
*
RAVLİ
Koruyuşumuz elinden tutmadaydı (Koruduk da zarar görmedi);
Sonunda da üst oldu-gitti.
Halil, (Nemrut’un) ateşinden dertlenmem;
Altınım (Üstün nitelikli, değerliyim) ben dedi.
Hekimlik kitabına bakmadan göz-görüş bağışlarım dedi.
Zaten onun hararetiyle apaydınım (Çok kültürlü ve bilgiliyim), onun eliyle şekle bürünmüşüm.
Sana gizli olsam bile canlar (Yaşam, hayat) safında hazırım ben.
Güzelim kokum, amberler saçar, çünkü canım amberleşmiş (Güzel koku haline gelmiş) benim.
Çünkü zaten çenberin dışındayım ben.
Dinleyene her sözün iki yüzü vardır;
Vardır ama gene de şu konuyu bırak da terci’e (Tekrara) gel.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
1. Düşmanlar arasında olsak bile Allah’a inananların, bağlı olanların, dost bilenlerin korunacağını, sıkıntılar sonunda üst olacağını öğrendik.
İşte böyle yaren;
Dinleyene her sözün iki yanı (Görünen ve de üstü örtülmüş saklanan yanı) olduğunu öğrendik, anladık
*
RAVLİ