20 Mart 2021 Cumartesi

DİVAN-I KEBİR 7-8 CİLT 1230 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri gönlü anlatıyor)
 
1230. Akl-ı küllün (Tabiatta görülen umumi akıl) aklı varsa gönüle (Duyguların kaynağı kalbe) kul olur (Sevgi ile bağlanır dostluğunu devam ettirir), köle (Karşılık beklemeden hizmet eden) kesilir.
 
Gönül tuzağının (Birini yakalamaya yarayan düzeneğin) bağı, aklın da boynunu bağlamıştır (Kontrolü altına almıştır), akıl gibi yüzlercesinin de.
 
Gönülden bir selamdır, geldi de gökyüzüne bir gürültüdür düştü; 
Varlık, eline bir meş'ale aldı, halk zincirden boşandı.
 
Oradan bir ışıktır, kapladı her yanı;
Kürsi (Arş-ı azamın altında bir düzlükte olan, levh-i mahfuz’un (Allah tarafından takdir edilen şeylerin yazılı bulunduğu manevi levha; (İlmi ilahinin) bulunduğu yer) de ışıklandı, O'nun büyük arş'ı (Göğün en yüksek katı) da;
Can bile kapısına oturmuş da gönlün damına bakakalmış.
 
Kalender insan değildir (Gösterişsiz, sade yaşamaktan yana olan, alçak gönüllü kimse);
İşte sana kısaca bir söz;
Baştan-başa bakıştır, görüştür o, görüş..
Gönülün sözü, susmakla söylenir.
 
Bütün varlık, gönlün sarhoşu, gönlün elinde zebun (Güçsüz, zayıf, aciz)..
Dokuz göğün konakları, gerçekten de gönüle iki adımdır ancak..
 
Onu özlemedeyim, ona heveslenmedeyim, ömrü uzun oldukça olsun demedeyim;
Kulağımda halkası var, ona kulum-köleyim;
Ona aşıkım, onun vefa (Sevgiyi sürdürme, sevgi, dostluk bağlılık) davulunu çalıyorum.
 
Gönlüm kırık, canım üzgün;
Yol başına oturmuşum;
Onunla buluşmak için hayal kervanının yolunu urmadayım (Gözlemedeyim).
 
Onun gam harem ağasından, yahut da bir yalvaca (Kitap getirmiş peygambere) benzeyen merheminden başka ne baş çıkarırsa çıkarsın, başını eziyorum, ayağını kırıyorum.
 
Şu cenge (Telli çalgıya) benzeyen gönlü, şu sarhoş olmuş, yerlere serilmiş, aklı başından gitmiş gönlü ele almışım;
Mızrap elimde, üç telli saz gibi çalıp durmadayım.
 
Gönül, Kevser havuzunun (Cennette bulunan, sütten ak, kaymaktan yumuşak, baldan tatlı, kardan soğuk, içenin bir daha susamadığı inanılan kutsal suyun) ta dibinden bir mücevherdir, buldu:
Ucuz vermez onu;
Değerini bulsun diye övüp durmada.
                        ***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN 
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Gönlümüzün çok etkili tuzak kurabildiğini, istediğini kontrol altına aldığını, tabiattaki genel uyumun da, aklın da gönlümüze bağlanması gerektiğini öğrendik.
2.    Şems Hazretleri Allah’ın selamıyla gönüllere göğün yüce katından ışık getirdiğini, bu getirdiği ışıkla her yeri aydınlattığını, böylece yukarı âlemleri görebilecek ışığa kavuştuğumuzu öğrendik.
3.    Şems Hazretlerinin sıradan garip bir insan olmadığını, baştan başa bakış, görüş sahibi olduğunu, ağızdan söz söylemekle ifade edilmesinin zor olduğundan susmak suretiyle gönülden sözü söylememiz gerektiğini öğrendik.
4.    Gönlümüzün dokuz göğün konaklarına çok yakın olduğunu öğrendik.
5.    Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini çok özlediğini, ona kul köle olmaktan, bağlı kalmaktan vazgeçmeyeceğini, aşık olmaktan vazgeçmeyeceğini öğrendik.
6.    Şems Hazretleri ile Mevlana hazretlerinin arasında cinsel bir hizmet olmadığını, peygamber ahlakının sınırının dışına çıkılmadığını öğrendik.
7.    Gönlün gönle aşık olmasının, sevenin gönlünü sevdiğine vermesinin, aklın baştan gitmesinin, çok fazla mutluluk duymanın normal bir davranış olduğunu öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretleri gönlü Kevser havuzunun en dibinde Şems Hazretlerini bulduğunu, çok kıymetli olduğunu anladığını, değerini koruduğunu, bize öğretmeye çalıştığını öğrendik, anladık.
                    *
RAVLİ

  

Popüler Yayınlar