950- A dostlar, hüzünlenmeyin (Gönül üzgünlüğü, gam, keder üzüntüye kapılmayın) sizi
kâra kavuşturdum, zengin ettim sizi;
Düzene (Hileye) kaçıp
kimseyi aldatmayın.
Güç
verdim, kuvvet verdim size, yüreklendirdim sizi, korkmayın,
adınızı sanınızı aşağılatmayın.
Rabbim,
Aç gönüllerimizi rabbim!
Yücelt
kadrimizi (Değerimizi);
Rabbim,
göster dolunayınızı (Karanlıklarda kaldığımız zaman
bizi aydınlatacak kişiyi göster, tanıyalım, bilelim);
Tapmayın
uydurduğunuz yalancı rablere.
Ondan
başka Tanrım yoktur benim, bütün yaratıklar, hayrına, lütfuna nail (Muradına ermiştir) olmuştur;
İhsanı
(İyiliklerini bağışlamış), vaadini (Verdiği sözü) yerine getirmiştir;
Siz
de sizden sonra gelen soylarınızı mahrum etmeyin.
Sözden
gönül kokusu gelir, gönül de sözden belirir, meydana çıkar;
Öyle
söz söyleyin ki kabul edilsin, sizinle düşüp kalkanları rüsva-y (Ayıplamayın, rezil) etmeyin.
Ey
Cem’in kadehi gibi (Her şeyin hakikatini olduğu gibi
gösteren) tertemiz yürüyüp giden, ey o Ay yüzlünün aşkıyla töhmet (Sana yüklenen, işlediğin sanılan fakat henüz aydınlanmamış
olan suç, suçlama) altına giren;
Bu
ölüm, zaten temizliğini meydana çıkarır, o kadar yeme.
Ey
cancağazım (İçinden beni isteyen), canım, canınla
beraber kan denizi içinde araştırıp durmada, bakalım inciyi (Manayı) kim elde edecek, kim elde ederse meydana
çıkacak a amcasının canı ciğeri.
Ben
nasıl göz yumarım, nasıl ümitsiz bir hale gelirim o inci denizinden ki can
denizinin kıyısından andan ana, durmadan muştuluk (Sevinçli
haberler) geliyor.
Ben
aşka düştüm de tembelleştim;
O
tembellikle üstünlükten de geçtim, üstünlük davasından da;
Çünkü
padişahın aşkıyla az, çok olmada, çok az sayılmada.
Gönül
göğü, onun sofrasından şarap içti de yüzü sarardı;
Aşkı,
benzimi görünce bu bizdendir, bizimdir diye seçti, ayırdı beni.
O
renkten renge girmeyen padişahın aşkıyla renkten renge giren şu yüzüme bak;
Gâh
(Bazen)gamıyla safran gibi sap-sarı, gâh
utançtan bakan gibi kıpkırmızı.
***
DİVAN-I
KEBİR1
MEVLÂNÂ
CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik:
1.
Mevlana
Hazretleri ile dost olanın görünüşte fakir olmasına rağmen zenginliğe
kavuşacağını, dostluk kurarak yararlı ve faydalı iş yaptığını öğrendik.
2.
Mevlana
Hazretleriyle dost olanın kişinin kısa vadeli kazancın peşine düşüp dünya
işlerine dalmaması, Hazretten uzaklaşmaması, kendisi ve başkalarını aldatmadan
sakınması gerektiğini öğrendik.
3.
Allah yerine
insanların yaptığı ve kutsadığı değerlere çok değer verip Rabbimizden
uzaklaşmamızın yanlış olduğunu öğrendik.
4.
Allah ile
ilgisini kesen kişilerin gönüllerinin daralıp sebebi belli olmayan sıkıntılara
gireceğini öğrendik.
5.
Bizden sonra
gelecek çocuklarımıza Allah sevgisini aşılamamız ve sevdirmemiz gerektiğini, kâinatta
sözünü yerine tam ve eksiksiz yerine getirenin Allah olduğunu öğrendik.
6.
Allah ile dostluk
kuranın duası ile gönlünün açıldığını, aydın Hak dostları ile tanıştığını,
Allah huzuruna erişmek için yolu öğrendiklerini öğrendik.
7.
Hak sözlerini
söyleyen kişinin sözlerine çok dikkat etmemiz önemsememiz ve değerlendirmemiz
gerektiğini, söyledikleri sözlerin gönülden geldiğini öğrendik.
8.
Ağzımızdan çıkan
sözün kabul edilen sözler olması gerektiğini, Hak sözlerinin kabul edileceğini
öğrendik.
9.
Bizimle yakın
ilişki olanlara nazik davranmamız gerektiğini öğrendik.
10.
Ölüm ile temiz
olanın temizliğinin ortaya çıkacağını öğrendik.
11.
Manaya ulaşıp
değeri hiçbir vakit değişmeyen aslı esasa ulaşmanın kolayca olamayacağını,
içten bir istekle Mevlana hazretlerini isteyenin kavuşabileceğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren,
Allah’ı
sevenin Hazreti Mevlana ile içten gelen bir istekle yakınlaşıp Allah’a ulaşma
yolunu öğrenmesi ve yardım görmesinin gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ