19 Nisan 2013 Cuma

MAHZENİ ESRAR SIRLAR HAZİNESİ 47

YARALI ÇOCUĞUN HİKÂYESİ

Henüz dünya düşüncesinden uzak bir yavru kendi yaşında birkaç arkadaşıyla sokağa çıkmıştı.

Koşarken ayağı tekerlendi(Tepetaklak), kalbinden (Arkadaşlarının davranış biçiminden) ve diz kapağından yaralandı.

Onu çok sevenlerden biri arkadaşlarına:
“Hemen kuyuya atalım” Dedi.

1890-Bu sır, gün gibi meydana çıkmasın, biz de babasından mahcup olmayalım, içlerinden sonunu düşünen başka bir çocuk da yaralanan arkadaşının düşmanı idi.

Hemen yoldaşlarına dönerek:
“ Bu iş gizli kalmalıdır” dedi.

“ Çünkü beni hepinizden daha düşman bilirler.
Bu kazanın suçunu bana yükletmek isterler.”

(Bunları söylemekle beraber) babasına koşarak çocuğunun çaresine bakması için haber verdi.

1895- Kendisinde bilgi cevheri olanlar her şeye güç yetirebilirler.

Feleğin bağlarını (Ölçülerinden, verdiği zevkten, anlayışından, inancından, eğemen güç olarak bilmekten, kayıt ve şartlarına uymaktan, bağlı kalmaktan, tutulmaktan, sevdalanmaktan), kim çözebilir bilir misin?

Bunlar üzerine ayak basanlar.
(Ulaşanlar, azmedenler, ısrar edenler, ayak diretenler)

Nizami, feleğin artığından, eksiğinden el çektiği (Getirisinden, umut bağlamasından, fazla önemsemekten, vazgeçtiği) için onunla bir işi kalmadı.

                                 ***
Mahzen-i Esrar
Nizami
M.E. B. Şark İslam klasikleri 13

                                 ***

Neler öğrendik:

1.   Suçlanmaktan çekindiğimizi, korktuğumuzu, öğrendik.

2.   Bilginin çok problemi en az zararla çözme kuvveti verdiğini öğrendik.

3.   Kaza ile karşılaşınca ilgili yere haber vermek gerektiğini öğrendik.

4.   Bağlanacağımız yeri doğru seçmemiz gerektiğini öğrendik.

RAVLİ BAĞ yaz Googleden okumalısın.   

RAVLİ BİLGİ yaz Googleden okumalısın. 

                                     *
RAVLİ 

Popüler Yayınlar