1280- Bir sabah Feridun şah
birkaç nedimi (yardımcı) ile birlikte seyran maksadıyla saraydan çıkmıştı.
Avlanmak üzere bir yeşilliğe
uğradı.
Orada pek hoşuna giden bir
ceylan yavrusu gördü.
Öyle latif gerdanı ve
kulakları vardı ki insana hiç düşmanlık duygusu
vermezdi.
Gözleri, kalçaları sanki
kendisini öldürmek isteyenden şefaat (Suçlarının
bağışlanmasına aracılık) dileniyordu.
Yavru (Biraz sonra) şahın
kendisine takılan gözleri önünden bir hamlede sıçrayıp kaçtı.
Şah onu avlamak için o kadar
merak sardırdı ki artık kendini tamamıyla bu sevdaya kaptırmıştı.
1285- Atın sürati, ceylana
karşı şahın yüreği gibi şefkatli, yayın sırtı, şahın gönlü gibi yumuşak
geliyordu.
Koşarken ardından ok
yetişmiyor, at o süratiyle tozunu bile tutamıyordu.
Oka soruyor:
Haniya senin o kin dolu
uçuşun?
Ata çatıyor:
Nerede senin eski kaçışın?
Ok baştanbaşa dil kesildi:
Ey padişah!Bu ağızsız dilsiz yavru gözlerinin önünde idi, senin adaletinin çevresinde dolaşırdı, senin zırhının üzerine (Düşmanlık yapmak) ok atmak kimin haddine düşmüştür?
1290- Büyükler nazarında
çalgıcılardan başkasının kendi teflerine el vurması hoş görülmez.
Ey akıl sahibi, yücelerin iznini ara ki büyüklerden sana erişecek dert
ve kederlerden uzak kalasın.
İyilik insan sanatıdır.
İnsanın boynuna yüklendiği
hizmet ise adamlık şerefidir.
Hünerli insan için ilk
yaratılışta verilen sözü tutmaktan daha makbul bir iş yoktur.
Vefa (Sözünde, sevginde, dostluğunda durmak, devam ettirmek) kemerini
ahit (Yemin) kemerine koy, çalış ki, sözleşmeyi
bozmayasın.
1295- Hazineyi bekleyen
yılanın ona ihtiyacı yoktur.
Fakat (Onu korumak için) başından kuyruğuna kadar kuşanmış
olduğu hizmet kemerinden fazla da bir şey yoktur.
O hizmet peşinde felek baş
tacı oldu.
Hizmet uğrunda bütün
varlıklar kemer bağladı.
Bu hünerin ipine yapışan her
insan hizmeti yolunda bir kemer kuşanır.
Mum (Bal
mumu) ki, ışık kaynağıdır, bu devleti arıya hizmet yolunda bulmuştur.
Kalk, ey Nizami!
Mademki sen de hizmet uğrunda
kemer kuşandın, artık bağlı değilsin.***
Mahzen-i Esrar
Nizami
M.E. B. Şark İslam klasikleri 13
***
Neler öğrendik:
1.
Vücudun ve
bakışların temasta olana değerlendirilecek işaretler verdiğini öğrendik.
2.
Kaçma eyleminin
kovalama ve avlama hareketini tetiklediğini öğrendik.
3.
Büyüklerin
yakınında olanlara zarar vermek o büyüğe zarar vermek gibi olduğundan dikkat
edilmesi gerektiğini öğrendik.
4.
Büyükler hizmet
etmekle onların ışığından yararlanabileceğimizi öğrendik.
5.
Büyüklere
bağlanıp hizmet etmekle bir zaman sonra hizmet edilen olunacağını öğrendik.
***
İşte
bu işler böyle yaren,Hizmet etmenin, sözünde durmanın, verdiğimiz sözü yemin etmiş gibi önemsememiz gerektiğini, aklımızda bulundurmamız gerektiğini öğrendik.
Geniş bilgi için RAVLİ HİZMET yaz Google den incelemelisin.
RAVLİ SÖZÜNDE DURMAK yaz Google den incelemelisin.
*
RAVLİ