10 Ağustos 2014 Pazar

DİVAN-I KEBİR 1 CİLT 90 İNCİ BEYİT

90- Top olduk sana, çevgeninin (Ucu eğri sopanın) eğri ucuna uyduk, onun önünde başı dönmüş bir topuz; gâh (Bazen) neşe, eğlence yerine çağırırsın, gâh belâya (Sıkıntıya), cefaya (Zulme) sürer götürürsün.

Gâh uykuya çekersin, gâh sebeplere sürersin; gâh varlık şehrine doğru atar yuvarlarsın, gâh yokluk çölüne.

O da sahibine gâh şükreder, gâh feryatlara koyulur, eyvahlar olsun der.
Gâh Leyla’nın hizmetine bakar, gâh Tanrı sarhoşu, Tanrı delisi olur.

Cana cefalar etmişsin, onu deliye divaneye döndürmüşsün; gâh yalnızlık bucağına âşık etmişsin, gâh gösterişe, riyaya (İkiyüzlülüğe) düşürmüşsün.

Gâh altın ister o, gâh tutar da başına topraklar serper, gâh kendisini kayser (İmparator) sanır, gâh yoksullar gibi yamalı hırkalara bürünür.

Ne acayip ağaçtır ki bazı kere elma verir, bazı kere kabak; gâh zehir verir, gâh şeker, gâh dert verir, gâh derman.

Ne acayip ırmaktır ki gâh su olur, gâh kan, gâh lal (Kırmızı) renkli şarap kesilir, gâh süt, gâh da şifalar veren bal.

Gâh gönülde bilgi dokur, gâh gönülden bilgiyi söker atar.
Gâh üstünlükler elde eder, gâh hepsini de bela görür.

Bir gün gelir, Muhammed (Övülmüş) bey olur, bir gün gelir kaplan kesilir, derken köpekleşir.
Gâh damarı kötü bir düşman olur, gâh ana-baba hısım akraba.

Gâh diken olur, gâh gül.
Bazı sirke olur, bazı şarap.
Gâh davulcu olur davul çalar, gâh davul olur tokmaklar yer.
                             ***
DİVAN-I KEBİR1
MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdülbâki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1. Aşkı olmayan insan şekilden şekle gireceğini öğrendik.
                              *
İşte böyle yaren,
Sevgiyle Allah’a bağlanmayanların Allahın yoluna girmeyenlerin, sayısız değişikliklere gireceğini öğrendik, anladık.
ÇOK RENKLİLİKTEN TEK RENKLİLİĞE GİTMEK GEREKİR.
                                       *

RAVLİ

Popüler Yayınlar