70-
Şu güzelim tanelerin (Allah’a sevgiyle bağlanan
kulların) kulakları bir hoş rahmette (Allah’tan suçunun bağışlaması, kendisinin
yarlıgamasını, merhamet etmesini beklemekte)
ümitleri bir seher yelinin esintisinde (Duaların ret
edilmediği zamanda duaların sonucunun hızlı bir biçimde gelmesini bekleyerek),
öylece yeryüzünde mahpus kaldılar.
Lütfet
(Allah’ım ver, bağışla), can işi altın gibi
parlasın, güzellerle kucaklaşsın; ayakları şimdi baş olsun, saman çöpleri,
şimdi kehribar kesilsin (Çekilen iken çeken olsun).
Bir
nefesçik sus artık; verilseydi kimsenin temiz kardeşlerin kulaklarına bile
söylenmediği bir sırrı söylerdim elbet.
Ey
durup dinlenme nedir, bilmeyen rüzgârımız, güle bizden haber götür de deki:
Ey
gül bahçesinden kaçıp da şekerle karılan gül (Tatlılıkla
birleşen güzel koku), gül bahçesinden nasıl oldu da ayrıldın?
A
gül, sen aslında şekersin (Özün tatlılık),
şekere daha fazla layıksın; şeker de hoş, gül de hoş, fakat vefada (Allah’a aşkla
bağlanıp dostlukta devamlıkta) bulunmak ikisinden de tatlı.
Yanağını
şekerin yanağına koy, tat al şekerden, koku ver ona; şekerin sayesinde yolculuk
cefasının acılığından kurtulmaya bak.
Şimdi
gülbeşeker oldun ya, gönül gıdasısın, göz nurusun; artık gülden gönül-ü çek, o
nerde, bu nerde?
Tikenle
oturuyordun, tıpkı akıl gibi cana yoldaştın; yeryüzünden göğe ağ, konak-konak
ta onunla buluşma yerine kadar yürü.
Halkın
içinde gitmede gizli bir yolda yürümedesin; bahçeden bahçeye, ta şekillerin
suretlerin belirdiği yere dek gidiyorsun.
Ey
gül, bulunmaz bir kuşsun, kuşların aksine uçmadasın; o yandan geliyor haberin;
bırak kolunu kanadını, başsız ayaksız gel.
***
DİVAN-I
KEBİR1
MEVLÂNÂ
CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdülbâki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik:
1.
Elimizin
kolumuzun, gözümüzün, kulağımızın bu dünya yaşamında Allah tarafından
bağlandığını, ancak özgür olmak için Allaha yalvararak ulaşabileceğimizi
öğrendik.
2.
Allah bağışlarsa
ancak alttaki birinin üst olacağını öğrendik.
3.
Herkesin küçümsediği
biri iken Allahın güzellik vermesi ile sevilip sayılan ve aranan biri olmamız
gerektiğini öğrendik.
4.
Başkalarına
rahatsızlık veren biri durumundan çıkıp tatlı sözlü, güler yüzlü biri olmamız
gerektiğini, daha iyisinin de Allaha aşkla bağlanıp dostluk etmek ve dostlukta
devamlı olmamız olduğunu öğrendik.
5.
Halk içinde olup
gizli bir yoldan göklere çıkmamız ta Allah’a ulaşana kadar yolumuza devam
etmemiz gerektiğini öğrendik.
İşte
böyle yaren,
Allah
yoluna girmek isteyenlerin tek dileği olması gerektiğini, bunun da Allah’ı
sevgili bilip buluşmak, konuşmak için yolun edebini öğrenmelerini ve
uygulamalarının önemli ve gerekli olduğunu öğrendik, anladık.
Dünyada
sahip olduğumuz her şeyin Allaha ait olduğundan, canı, kuvveti, aklı, yaptırma
gücünü Allah verdiğinden Allahın bizi yarattığı çocuk gibi kendisine ihtiyaç
duyan biri gibi istediğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ