29 Ağustos 2014 Cuma

DİVAN-I KEBİR 1 CİLT 280 İNCİ BEYİT

280- Damından başka dam nerde?
Adından başka ad (İsim) hani?
Ey tatlı güzel edalı saki (İnsanı kendinden geçiren nazlı, işveli), ne gezer kadehinden başka kadeh?

Bir uyanık can bulursam eteğine yapışacağım, himmet (Yardım) isteyeceğim.
Ah, keşke uyuyabilseydim de rüyada yüzünü görseydim.

Ey kapısında kulları, köleleri toplanmış ulu er, dışarı çık, salın.
Çünkü o gönüller kapan sarhoş gözler yüzünden sarhoşum, kendimden geçmişim.

Kanlı gözyaşlarını, derdinle yırtılan yüzlerce gömleği gör, feryatları duy, boynuma, yüzüme, önüme, ardıma bulaşan ciğerimin kanlarını seyret.

Yüzünü gören ilden ile gezer, bir mecnun olur.
Ona ne diye ileneyim (Kötü söz söyleyeyim)?
Ne diye belaya çatmasını isteyeyim (Beddua)?
Zaten taşları, topaçları yiyecek (Deli diye taşlanacak).

Ey insanların padişahı, bundan beter belaya da senden haberi olmayan can uğrar.
Aman, beni senin görmez bir hale düşürme, körlük belasına uğratma.

Kanlar, can denizinin kıyısına sel gibi akıp gidiyor;
Denizle bilişmişler, başka bildiklerden kesilmişler.
(Can denizinde tanışıp birbirini bilmişler, başka bildiklerinden uzaklaşmışlar)

Bir sel var, hayran-hayran akıp gidiyor;
Bir sel var, yolunu yitirmiş.
O, hamdolsun Tanrı’ya demede, bu, ah edip “ Lâ havle” okumada (Sabrın tükendiğini bildirmede).

Ey bir güneş gibi doğup yok yoksul kişilere âşık olan, lütfet, bari kullarına bir ihsanda bulun, bir kerem et (Büyüklük göster).

Gül seni ansızın görmüş de canından geçmiş, elbiselerini paralamış.
Çenk (Kanuna benzeyen, dik tutularak çalınan bir çeşit saz), senin çengini duymuş da feryada gelmiş, utanıp başını önüne eğmiş.

                               ***   
DİVAN-I KEBİR1
MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik.
1. Şems Hazretlerinin yüksek seviyeden aşağı inmesinin, kendisini özleyen ve bekleyenlere yüzünü göstermesi için övgü ile karışık yalvarış yapıldığını öğrendik.
                                  *
İşte böyle yaren,
Ulu kişilerin nazlanan sevgili olduklarını, kolayca ilişki kurmadıklarını, güzelliklerini ve parlaklıklarını kolayca ortaya çıkarmadıklarını, kolayca ilgi ve yakınlık kurmadıklarını, bizim seviyemize ancak rica ve yalvarışla büyüklüğünün gereği olarak yüzlerini götereceklerini öğrendik, anladık.
                                           *

RAVLİ

Popüler Yayınlar