15 Ağustos 2013 Perşembe

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 58

Der şikâri pişe i can bâş
Hemçu hurşid i cihan canbâz bâş
( Hazreti Mevlana, Mesnevi 1.inci cilt 2219 inci beyit açıklaması)

“ Can ormanında bir av avlamak için doğan ol.
Canın güneşi gibi doğ, canını parıldat.”

(Doğan kuşu kendi avlanır, ölmüş hayvan leşinin yanına konmaz.)

Lâmekân (Belli bir adresi olmayan) cihanda gökteki güneşin doğuşu gibi parlak ol.

Bu olup bitme âleminde bütün varlıklar, can denizinin coşmasından husule gelen köpüklerdir.

Ne vakte kadar köpüğü köpüğe çarpacaksın.
Ondan vazgeç.

Can damlasını bu hakikat denizine ulaştır.
Yürü!

Bu canı canana (Sevgiliye) feda et.
Damlayı ver, karşılık olarak denizi mükâfat al.

Ne verirsen, onun mislini alırsın.
Ne dikersen, onun mislini biçersin.

                                  ***
Gülşen-i tevhid İbrahim Şahidi
Çeviren Midhat bahari Beytur
İnkilap ve Aka kitapevleri Koll.Şrt.1967 basım.


                                 ***
Neler öğrendik:

1.   Kendi avımızı kendimiz avlamamız gerektiğini, başkalarının avladığı avdan yararlanmak için uğraşmanın yanlış olduğunu öğrendik.

2.   Canımızın parlak olması için yeniden doğmamız gerektiğini öğrendik.

3.   Bir yere bağlanmamız, hür olmamız gerektiğini öğrendik.

4.   Dünyada olup bitenlerin bir köpük kabarcığı gibi kendini gösterip yok olduğunu öğrendik.

                                        *
İşte böyle yaren,

Peygamberlerden, velilerden avcılığı öğrenip kendimizi avcı haline getirmemiz gerekir.

Başkalarının elde ettiklerini sanki kendimiz avlamış gibi ballandıra-ballandıra anlatmamızın yanlış bir tercih olduğunu öğrendik.

Kendimizi yetiştirerek avcı olmamız gerekmektedir.

Kim bana ne yapar diye düşünmek ve beklemek yerine ben ne yapabilirim diye harekete geçmemiz gerektiğini öğrendik.

                                          *
RAVLİ

Popüler Yayınlar