3 Ağustos 2013 Cumartesi

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 36

Âşıkam ber kahr u ber lûtfeş mucid
Bulacep men âşık-ı in her duzıd
( Hazreti Mevlana, Mesnevi 1.inci cilt 1570 inci beyit açıklaması)

“ Ben onun kahrına (Zorlama. Cebir. * Ezme. Mahvetme. * Fazlaca üzüntü. Keder içine işleme. * Cenâb-ı Hakkın şiddetli ve azap verici özelliğinin kendisini göstermesi). da, Lütfü'ne (Güzellik, hoşluk, iyilik, iyi davranışlar) da ciddiyetle aşığım.

Bu iki zıdda âşık olmam, şaşılacak bir şey değildir”

Aşk ehlinin (Ustasının) başbuğ ve önderi, aşk sultanı Mevlana ne kadar güzel söylüyor.

O, kâinat tozundan etek silkti (Kendini soyutladı), balık gibi zat deryasına daldı.
(Yaratılanları bıraktı yaratanın kendisiyle ilgilendi)

O, âşıkların göz nuru, cihanın bütün alâyişinden (Gösteriş, göz kamaştırma) pak oldu.

Beşer kendinden fani (Yok) olunca lütfüyle kahır, küfür ile din; hayr ile şer önünde bir olur.
(Birbiri ile zıt görünenlerin aslında bir olduğunun sırrına ulaşmak)

İnsanın canı perdeden kurtulunca, güneşten daha parlak, daha aydın görünür.

                                  ***
Gülşen-i tevhid İbrahim Şahidi
Çeviren Midhat bahari Beytur
İnkilap ve Aka kitapevleri Koll.Şrt.1967 basım.


                                 ***
RAVLİ PERDE yazarak Googleden perdeyi öğrenmelisin.

Neler öğrendik:

1.   Âşık olan kişinin sevdiğinden gelen acı veya tatlı her şeyi olduğu gibi kabul edip; sevdiğinden uzaklaşmaması gerektiğini öğrendik.

2.   Sevdiğimizi olduğu gibi kabul edip sevmemiz gerektiğini öğrendik.

3.   Sevdiğimizden hep hoşumuza giden davranışlar gelmediğini, hoşumuza gitmeyen davranışlar olsa bile sevgimizden ve sevgilimizden ayrılmamamız gerektiğini öğrendik.

4.   Ben ve ben merkezli düşünce ve davranışlardan kendini temizleyip Allah yoluna giren, Allah’a sevgi ile bağlanan kişinin tarafsız ve yansız ve her şeye eşit bakışa sahip olacağını öğrendik.

5.   Sahip olduklarımızın kendimize perde oluşturduğunu, doğru görüş sahibi olmamızı engellediğini öğrendik.

İşte böyle yaren,

Sevgi; sevdiğimizin olanaklarına ve bize sağladıklarına yönelik olursa kısa süreli ve devam etmeyen bir zamana bağlanmış olur.

Sevdiğimizi olduğu gibi sevmemiz ve kabul etmemiz gerekmektedir.
Yani kendisini sevmemiz gerekmektedir.

Aşkta yol almış kişiler Allah’tan başına ne gelirse gelsin sevgiliden gelmiş kabul ederek huzur içinde yaşarlar.

Allah’ın takdirine ancak Allah’ı sevenler, âşık olanlar memnuniyet göstererek hoş ve sarhoş olurlar.

Şikâyetçi olanlar her neden şikâyet ederlerse etsinler sonuç olarak Allah’tan şikâyetçidirler.

 Şükredenler Allah ile sevgi bağı kurup Allah’tan ne gelirse gelsin sonuçta; fayda, iyilik, güzellik geleceğini inanırlar ve bunun görünür olmasını beklerler.

                                              *
RAVLİ

Popüler Yayınlar