14 Ağustos 2013 Çarşamba

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 56

Rah-i fâni geşte rah-i digerest
Zanki hüşyari günah-i digerest
( Hazreti Mevlana, Mesnevi 1.inci cilt 2200 inci beyit açıklaması)

“ Kendinden fani olanın yolu bir başka yoldur.
Çünkü ayıklık da başka bir günahtır.”

Sen ayık olmadıkça Allah’ın sarhoşu değilsin, Hak yolunda mahv ve fâni değilsin.

Vahdetten (Her şeyi bir olarak ve bir içinde, nesneleri Allah ile görmek ) hiçbir nişane (İşaret, iz, belirti) bulamazsın.

Ancak bu, kendinden geçmekte ve bihûş (Şaşkın, sersem, aklı başında olmayan, divane) olmakla bulunabilir.

Allah kadehinden vahdet şarabını içmedikçe ( Hayret yaşamadıkça), o ezeli (Öncesi olmayan) padişahın vahdetine eremezsin.

O sürahiden içip mest olandır ki, daima vecd (Allah yolcusunun his ve heyecanını yaşadığı mistik hal) ve istiğrak ( Kalbin dünya işlerinden temizlenip Hakka bağlanmak ve bunun neticesinde vecde gelerek kendini bilmeyecek durumda dalgın ve kendinden geçmiş olmaktır. Kuvvetli aşk halinin semeresi ve fenânın işaretidir.) içindedir.

(Fenâ: Kendi fiil ve davranışlarını görmeyi yok edip Allah’a sevgiyle bağlanıp hizmet etmek noktasına ulaşma, Allah’ın halka baktığı gibi bakmaya bakmasıdır.

Fenâ, sevgiyle bağlanmış kişinin kötü huylarını yok etmesi, bekâ (Kalıcılık, ölmezlik) da iyi özellikler kazanmasıdır.

Fenâ, Allah ile birleşme değil, Allah’ın mutlak irade ve kudretinin tanınmasından ibarettir.

Kulun fani olması demek Hakk’ın celal (Yücelik, ululuk) ve azametini (Görkem, gösteriş, heybet) temaşa (Hoşlanarak bakma, seyretme) etmesi, onun celalinde dünya ve ahreti unutmasıdır.)

Onun gözü Hakkın nuru ile açılmıştır.
Söylenmiş söz ve haberden kurtulmuştur.

                                  ***
Gülşen-i tevhid İbrahim Şahidi
Çeviren Midhat bahari Beytur
İnkilap ve Aka kitapevleri Koll.Şrt.1967 basım.


                                 ***
Neler öğrendik:

1.   Allah’ın nuruyla bakan biri olmak, laflar, sözler, aracılar olmadan Allah ile bir renk olmak için:

2.   Dünya ve ahretten sevgisinden vazgeçerek tüm dikkatimizi Allah’a vermemiz gerektiğini örendik.

3.    Toplumun oluşturduğu kişilik ve değerleri yok sayarak özgürlüğe ulaşmamız gerektiğini öğrendik.

4.   Toplumun bizi nitelendirmesine, ayıplamasına aldırış etmeden Allah’ın hakikat âlemine girmek için elimizden gelen her şeyi yapmamız gerektiğini öğrendik.

5.   Aşk yolundan hiç ayrılmadan Allah’a ulaşmak için her çabayı göstermemiz gerektiğini öğrendik.

                                                *
İşte böyle yaren,

Tanrı eri olmak için tüm dünyalık değerlerden vazgeçmek ve Tanrı’nın vereceği yeni bir kimlik ve kişilik için kendimizi hazırlamamız gerekmektedir.

Bu yolda olana görünür ve görünmez Allah’tan yardım gelir.
Bu aşk yolculuğunun zevkini alanın diğer tüm zevkleri ve değerleri aramaz, istemez olur.

Tanrı yolcusu başkasının tahmin dahi edemeyeceği mutluluğu bulur ve asla pişmanlık duymaz.

                                                *
RAVLİ

Popüler Yayınlar