(Mevlâna hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
6180. Senin meyhanelerindekilere (Tekkedekilerine) kulum-köleyim (Sevgiyle bağlanan, sevgi dostluğa devam eden, karşılık beklemeden hizmet edenim) ben (Mevlana Hazretleri);
Meyhaneye (Tekkemize) ardımızı döndürme (Küstürme).
Biz kim oluyoruz ki yapma, etme diyelim?
Fakat mademki dedik, suçumuza bakma.
A inkar ederek (Yaptığı bir işi, söylediği sözü veya tanık olduğu bir şeyi yapmadığını, bilmediğini, görmediğini söylemek, yaptığını saklamak) bize bakıp duran, sana karşı başkaları gibi iki gönüllü (Kalpte oluşan duygularım iki çeşit) değilim ben;
Özüm-sözüm bir.
A bütün şekerlerin sermayesi (Varlığı, serveti), ne diye acı söz düşünür-durursun?
Yanmış-yakılmış gönlüme su serp..
Çünkü ciğerleri kanlarla dolanların güzelisin sen.
Yay gibi gamlarla oklama (Üzüntü ile vurma beni) beni.,
Kalkanı olmayana ne diye ok atar-durursun?
Senden güle şikayetler ettim;
Dedi ki:
Ben de onun yüzünden elbisemi paralamadayım.
Nergis, onu benden sor, dedi:
Bakış-görüş ıssı olanların (Hakikati olduğu gibi kabul etmeye hazır olanların) kuluyum (Karşılık beklemeden hizmet edeniyim) ben.
Benim gibi bir uçtan ta öbür uça dek bütün çayır-çimen, onun ateşiyle yanmış-gitmiş.
Ay'la güneş bile onun yüzünün parıltısıyla şu gök kubbede alt-üst olmuş.
***
DİVAN-I
KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN HAZIRLAYAN: ABDULBAKİ
GÖLPINARLI KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
Mevlana Hazretleri Mevlevi Tekkesine bağlı kişilere karşılık beklemeden hizmet ettiğini, bu kişileri küstürülmemesinin gerektiğini öğrendik.
Mevlana Hazretleri hüküm veren olmadığını, yukarıdan verilen hükmü yerine getirdiğini öğrendik.
Mevlana Hazretlerinin kalbinde oluşan duygularının kendine başka, başkalarına başka olmadığını, özünün sözünün bir olduğunu öğrendik.
Mevlana Hazretleri, Şems Hazretlerinden acı söz söylemeyi düşünmemesini, zor durumda yaşayanların ateşini söndürerek rahatlatmasını, savunmasız insana söz okunu atmamasını istediğini öğrendik.
Hakikati olduğu gibi kabul etmek isteyenlerin yanıp kül olacağını, sonra yeniden daha güzel ve güçlü dirileceklerini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Aşk ateşinin göze çarpan parlaklığını güneşin ve Ay'ın parıltı olarak gök kubeye verdiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
