5 Ağustos 2021 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 7-8 CİLT 2610 İNCİ BEYİT

(Mevlana hazretleri gönlü anlatıyor)
 
2610. Bir çocuk olan gönlüm (Kalpte oluşan duyguların kaynağı) şu gece dadısından süt emmez.,
Gece dadısının göğsünü kara buldu galiba gönlüm.
 
Musa (Peygamber), bir taştan su kaynattı (Allah'ın adıyla sopasını kayaya vurarak su kaynağı oluşturdu), ırmak akıttı ya...
Tanrı hikmeti (Adının gücüyle) de akan bir ırmak;
Musa'nın taşı şu gönlüm.
 
Meryem oğlu İsa göğe ağdıda (Yükseldi de)  eşeği (Dünyada) kaldı ya;
İşte ben de yer yüzünde kaldım;
gönlüm yücelere ağdı.
 
Yeter artık;
Şu dilin söyleyişi (Sözler), gönüle de perde (Net görüşü engellemede), cana da.,
Keşke gönlüm ne dilden haber alsaydı, ne söylemeyi bilseydi.
 
Aşkın, gönlümün belasıyla dopdolu bir kadeh sundu...
Ben şarap içmem dedim, hatırım için iç dedi.
 
Onu tanıyış şarabı sundu;
Ne biçim şaraptı, söyliyeyim sana;
A (Ağzı yakıcı), sinici (Huzur ve mutluluk duyduran), hoş (Beğenilen, duyguları okşayan, zevk veren)...
Tıpkı gönlümün vefası (Duygu kaynağı ile sevgiyi sürdürme, sevgi, dostluk bağlılığı) gibi hani.
 
Bir yandan da Ruh’ul-Emin (Cebrail) geliverdi.,
Bizse böylece sarhoştuk...
Gönlümün ululuğunu bir seyret diye yanına koştum.
 
Tanrı sırlarını herkese gösterme dedi, gönlümle buluştuğu için Tanrı'ya hamdetti, şükürler olsun (Hamd, Allah'ı yaptığı her işi en iyi şekilde yaptığı için; şükür, bize verdiği iyilikten ötürü övmektirdedi.
 
İşte bu olmaz, aşkın gizli kalmaz;
nlümün arılığına (Temizliğine, katışıksızlığına, saflığına) perde olabilecek nedir ki dedim.
 
Aşk kanlar içmeye koyuldu mu, Rüstem (Yenilmez savaşçı) bile çaresiz kalır, Uhud Dağı bile paramparça olur;
nlümün de sözü mü olur hiç?
                             ***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
HAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                            ***
Neler öğrendik;
1. Mevlana Hazretleri gereğince anlaşılıp bilinmeyen, ne olacağı, sonu belli olmayan kaynaktan beslenmediğini öğrendik.
2. Mevlana Hazretlerin sevgisinin, isteğinin, düşünüşünün, anmasının, hatırlamalarının kalbinde oluşturduğu duyguların kaynağından Allah'ın kontrolünde olan kaynağa ait olduğunu öğrendik.
3. Mevlana Hazretlerinin vücudunun dünyada  kaldığını, gönlünü yücelere taşıdığını öğrendik.
4. Sözlerle, söyleyişlerin yeterli olmadığını, gönlün, canın net görüşünü, değerini perde olup engellediğini öğrendik.
5. Mevlana Hazretleri gönlü, canı tanıdıkça oradan yapılan Tanrı şarabı ikramından sarhoş olduğunu, ululuğa ulaştığını öğrendik.
6. Mevlana Hazretlerine Cebrail aleyhisselamın ziyarete geldiğini,gönülden buluştuğunu, Tanrı'ya hamd edip şükürler ettiğini öğrendik.
7. Mevlana Hazretlerinin gönlünün perde ile çevrelenemeyecek kadar büyük olduğunu öğrendik.
                           *
İşte böyle yaren;
Aşkın gücü karşısında yenilmez kahramanların bile çaresiz kaldığını, aşkın gücünün dağları paramparça edecek güçte olduğunu, aşkın karşısında gönlün söz bile söyleyecek durumunun olmayacağını öğrendik, anladık.
                           *
RAVLİ

Popüler Yayınlar