(Mevlana
Hazretleri Allah’a
olan aşkını anlatıyor)
1500. Ya rabbi (Tanrım), nedir bu coşkunluğum, nedir bu yüzüme gerilen
perde?
Çünkü bana bir de sensin, sen;
Binim de sensin, sen.
Her solukta, susarken de, söylerken
de gözümde senin aşkın, senin hayalin...
Rızkım (Yiyeceğim, içeceğim) da sensin benim, zamanım da sensin, sen.
Kimi av derim ona, kimi bahar.
Gah (Bazen) şarap adını takarım ona, gah (Bazen) mahmurluğum derim.
Küfrüm de odur benim, dinim de,
ışıkları gören gözüm de, gözümü, ışığı da.
Oyumdur benim, buyumdur;
Geçemem ondan ben.
Sabrım da kalmadı, uykum da.
Gözyaşını da kalmadı, yüzümün suyu da...
Yarabbi şu dört varımı (Bedenimi, canımı, gönlümü, kalbimi) niceye (Ne kadarını) bir yağma (Zor kullanarak alıp kaçacaksın) edip duracak?
Balçıktan yapılma ev (Vücut) nerede, canla gönül evi nerede?
Yarabbi, şehrimi, ülkemi arzulamadayım artık.
A gönül, şehirden sürülmüşsün, ey
Tanrım, nerede adamlarım benim, nerede soyum-sopum diye feryatlar içinde kara
topraklarda kala kalmışsın.
Yarabbi, şehrime bir erişseydim de
padişahımın acıyışını, o şehirdeki dostum sevgilim olan canların tümünü bir görseydim.
Benim sarp (Çıkılması ve geçilmesi güç, çok dik, yalçın) yolumu süpürmüş,
sırtımdaki ağır yükü almış;
Benim çevik sevgilim gelmiş, ağırlığımı almış-götürmüş benim.
Benim aslanları avlayan ceylanım (Şems Hazretleri), sütümle beslenir, doyar...
Onun avıyım ama gün gelir, o av olur bana, avlarım onu ben.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Mevlana Hazretleri Allah’ın bir olduğunu bilip inandığını, bir olarak kendisini görmek istediğini, fakat Allah’ın araya perde koyarak kendisini çok değişik göstermeye çalıştığını, Mevlana Hazretlerinin coşkunluktan dolayı bu karışıklığı yaşadığını öğrendik.
2.
Mevlana
Hazretlerinin Allah’ı aşkla sevdiğini, hayalinin, gıdasının, zamanının Allah’ı
sevmek olduğunu öğrendik.
3.
Mevlana
Hazretleri Allah’a gördüğü güzel çeşitli güzel isimlerle andığını öğrendik.
4.
Mevlana
Hazretlerinin Allah’ın verdiği gözle ve ışıkla gördüğünü, bunlardan
vazgeçemediğini öğrendik.
5.
Allah’ın
verdiklerini geri aldığını, kişinin benim diye sahiplendiklerinin gitmesinden
üzüntüye düştüğünü, eski gücünü, sevdiklerini aradığını öğrendik.
6.
Mevlana
Hazretleri ölen dostlarını özlediğini, görmek istediğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Şems Hazretleri ceylan gibi olsa da aslanları avladığı, Mevlana Hazretlerinden beslendiğini, birbirinin avı olduklarını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
Çünkü bana bir de sensin, sen;
Binim de sensin, sen.
Rızkım (Yiyeceğim, içeceğim) da sensin benim, zamanım da sensin, sen.
Gah (Bazen) şarap adını takarım ona, gah (Bazen) mahmurluğum derim.
Geçemem ondan ben.
Gözyaşını da kalmadı, yüzümün suyu da...
Yarabbi şu dört varımı (Bedenimi, canımı, gönlümü, kalbimi) niceye (Ne kadarını) bir yağma (Zor kullanarak alıp kaçacaksın) edip duracak?
Yarabbi, şehrimi, ülkemi arzulamadayım artık.
Benim çevik sevgilim gelmiş, ağırlığımı almış-götürmüş benim.
Onun avıyım ama gün gelir, o av olur bana, avlarım onu ben.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Mevlana Hazretleri Allah’ın bir olduğunu bilip inandığını, bir olarak kendisini görmek istediğini, fakat Allah’ın araya perde koyarak kendisini çok değişik göstermeye çalıştığını, Mevlana Hazretlerinin coşkunluktan dolayı bu karışıklığı yaşadığını öğrendik.
İşte böyle yaren;
Şems Hazretleri ceylan gibi olsa da aslanları avladığı, Mevlana Hazretlerinden beslendiğini, birbirinin avı olduklarını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ