(Mevlana
Hazretleri öğüt veriyor)
1410. Daima gözümün önünde ol,
saçlarını saç başıma, saç da eteğini az devşirdi (Topladı),
yanımdan ayrılmadı o diye senden söz açayım.
Aşk söze başladı;
Susun, susun da dinleyin;
Zaten onunla buluştuk mu dilimiz dolaşır, tutulur, söylemez olur.
Dilimi kestim (Ağzımla, dilimle konuşmayı sonlandırdım) de gönül
yüzlerce dil açtı;
Yeter buldum sözlerimi de senin gönlün için sustum işte;
Artık söyleyen de o, nağmelerle terennüm eden (Güzel ve alçak sesle şarkı söyleyen) de o.
Aşk, Ab-ı hayatını (Ölümsüzlüğünü) damarlarımızda, iliklerimizde yürüt;
Gece yaşayışımızı sabah şarabının aynasına çevir.
A yepyeni bir neşenin babası, can
damarlarımızda ak;
Gökleri gösteren bir kadeh kesil;
İki (Madde ve mana) dünyadan da çekil bir yana.
A güzelim, aklım sana av
olmuş-gitmiş;
Kılıç vurmak, adetin senin;
Yay yüzüğüne benzeyen gönlümü tak parmağına da canımı amaç et-gitsin.
Akıl bekçisi, bu gidişten alıkoymak
isterse seni, düzenlere baş vur, sıçra-kurtul, defet onu, bahaneler bul.
Hani derler ya;
Bir söz vardır;
Kızıl saçlılar, keremden (Soyluluktan, ululuktan, büyüklükten, asaletten) uzak olur;
Kızıl şarabın keremine bak da masal say-gitsin bu sözü.
A yıldızların oyununda mat olup (Santraçta yenilen) yaya kalan, bir at seç de veziri
bırak, sür o atı padişahın yanına.
Kalk, yana yık külahını (Başlığını), bütün borçlardan kurtul;
Canın yanağını öp, neşenin saçlarını taramaya koyul.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Sevgilinin daima göz önünde olmasının istendiğini öğrendik.
2.
Sevgili
ile bir arada olanın dille konuşmayacağını, gönülden konuşma yapacağını, ağza,
dile, sese, nefese, kulağa gerek olmadan iletişimin sağlanacağını öğrendik.
3.
Aşkın
ölümsüzlüğe içten yol açtığını, ulaştırmak için kolaylık sağladığını öğrendik.
4.
Aşkın
olduğu yerde mana ve maddenin konuşulmayacağını, sarhoşluğunun etkisi altına
girileceğini öğrendik.
5.
Aşkın
olduğu yerde aklın hakimiyet kurmasına olanak vermemek gerektiğini öğrendik.
6.
Santraç
oyununda vezirle etkili olmayı bırakıp L şeklinde hamleler yapan atla şahın
yanına gitmek gerektiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Düz, düzgün olmak derdinden kurtulmamız, geri verilmek üzere alma işinden vazgeçmemiz, canımızı tanıyıp işbirliğine girmemiz, neşeye kavuşmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
Susun, susun da dinleyin;
Zaten onunla buluştuk mu dilimiz dolaşır, tutulur, söylemez olur.
Yeter buldum sözlerimi de senin gönlün için sustum işte;
Artık söyleyen de o, nağmelerle terennüm eden (Güzel ve alçak sesle şarkı söyleyen) de o.
Gece yaşayışımızı sabah şarabının aynasına çevir.
Gökleri gösteren bir kadeh kesil;
İki (Madde ve mana) dünyadan da çekil bir yana.
Kılıç vurmak, adetin senin;
Yay yüzüğüne benzeyen gönlümü tak parmağına da canımı amaç et-gitsin.
Bir söz vardır;
Kızıl saçlılar, keremden (Soyluluktan, ululuktan, büyüklükten, asaletten) uzak olur;
Kızıl şarabın keremine bak da masal say-gitsin bu sözü.
Canın yanağını öp, neşenin saçlarını taramaya koyul.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Sevgilinin daima göz önünde olmasının istendiğini öğrendik.
İşte böyle yaren;
Düz, düzgün olmak derdinden kurtulmamız, geri verilmek üzere alma işinden vazgeçmemiz, canımızı tanıyıp işbirliğine girmemiz, neşeye kavuşmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ