18 Şubat 2021 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 7. CİLT 930 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
 
930. Yokluk padişahının perdecisi (Sekreteri), çavuşu (İşin başında bulunan ve yöneten sorumlu kişi) ol da şu yelden (Rüzgârdan) başka bir şey olmayan canın soluğundan kurtul-gitsin.
 
Kimi ayak, kimi baş olma (Derdindedir), kaç bu yandan;
Sarhoşluğu, yıkıklığı (Yıkılmış, harap olanı) seyret, başsızsın, ayaksızsın sen.
 
A kılavuz (Yol gösteren, herhangi bir alanda ve konuda bilgi veren, yol gösteren), şarapla, konakla sarhoş oldun mu ne kendine bir yol bulabilirsin, ne kılavuzluk edebilirsin.
 
Ezel (Başlangıcı belli olmayan zamandan gelen) sarhoşları yoklukta mahvolup gitmişlerdir;
Var görünmenin temeli, yok oluştadır.
 
Hıtay'lı  (Güzel) Türklerle dolu gayb Huten'i (Görünmeyen âlemin güzelleri) gibi canlar da, can âleminde sarhoşluktan birbirlerine düşmüşler, alt-üst olmuşlar.
 
Bu, hey gidi-hey, ne de güzellik diye nara atmada;
O, ne de cana canlar katmada diye secdeye kapanmada.
 
A efendiler efendisi Tebrizli Tanrı Şems'i (Güneşi), sen hem yeryüzünün ışığısın, hem gökyüzünün güneşi.
 
A padişah, Türk’sün sen, ne diye yabancı gibi duruyorsun?
Dünyanın canısın sen, neden hastasın?
 
Gül bahçesi bile senin sadakalarından renk alır;
O yüzden gül bahçeleri ver bize, ne diye o dikenlerle dopdolusun?
 
Ben Hakk'ım sözünü sen söylemedin, onun şarabının esintisi söyledi; A Hoca Mansur (Hallac-ı Mansur), iş böyleyken neden darağacındasın?
                         ***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN 
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Yaratan Allah’ın emirlerini yapan, görevli biri olarak canımızın ruhumuza olan baskısından kurtulmamız gerektiğini öğrendik.
2.    Başkan veya bir yerde hizmet eri olmaktan kaçmamız, başsız ayaksız sarhoşluğun tadına varmamız gerektiğini öğrendik.
3.    Kılavuz olan kişinin insanın yaptığı şarabı içerek, gösterişli eve sahip olmakla sarhoş olduysa ne kendine, ne de başkasına yol gösteremeyeceğini öğrendik.
4.    Öncesizliğin sarhoşları dünyalık bağlarını kopardıklarını öğrendik.
5.    Var görünmenin temelinin yok oluşta olduğunu öğrendik.
6.    Görünmeyen gayb âlemde güzel Türklerin sarhoş olarak can âleminde birbirine yakın olduklarını, Allah’ın güzellikleri karşısında yerlere kapandıklarını öğrendik.
7.    Şems Hazretlerinin hem gökyüzünün hem de yeryüzünün ışığı olduğunu öğrendik.
8.    Şems Hazretlerinin Türk olduğunu,  yabancı gibi uzak durmaması gerektiğini, bulunduğu yeri renklendirdiğini öğrendik.
                      *
İşte böyle yaren;
Allah aşkıyla sarhoş olan Hallaç-ı Mahsurun “En-el Hak” ben Allah’ım demesinin Tanrı şarabının esintisinin böyle söylettiğini öğrendik, anladık.
                     *
RAVLİ

 

Popüler Yayınlar