(Mevlana
Hazretleri aşkı anlatıyor)
5070.
O şey, şu cansa eğer, neden bazı kimselerin canı ağırdır (Yavaş hareket eder)?
Nice
canlar vardır ki ateş gibi, şekli yele verir (Çöp gibi
atar), savurur.
O
hünerlerle, marifetlerle dolu şey, akılsa ne diye akıl, şekle düşmanlık eder?
Bedendeki
akim (Kısır, verimsiz, çoğalmayan) düzenidir ki
şekli, kökünden söker.
Eğri
akıl (Yanlış yorumlayan), ne bilsin onun
nimetini?
Akla
(Düşünen, anlayan ve kavrayan akla) sorma da
incitme onu;
Onun
lûtfudur (Önem verilen, sayılan birinden gelen iyilik,
yardım ile), onun bilgisidir ki şekli düzer-koşar.
Ne
de lûtuftur, ne de nûr (Işık);
Ne
de hazırdır, ne de uzak;
Böylece
ap-açık meydandadır da gene de gizlidir;
Şekli
râmeder (İtaat ettirir)-durur kendine.
Dünyayı
bir çadır yapmıştır;
Bedenleri
cana döndürmüştür;
Sınamak
için şekli, aşkla bir usta hâline getirmiştir.
Tebriz’i
döndüm-dolaştım;
Şemseddin'den
sordum;
O sırrı, ondan gördüm;
Şekli icat eden, tamamıyla o.
*
Berat (Yetki belgesi) geldi, berat geldi;
Berat
mumunu dik (Karanlıkları ışıkla yutmaya hazırlan).
Hızır
(Beklenilen yardım) geldi, Hızır geldi;
Abıhayâtı
(Ölümsüzlüğü) getir.
*
Ömür (Sevinç, mutluluk) geldi, ömür geldi, bak da
gör, şeytanın başı aşağıda;
Seher
(Uykusuzluk) geldi, seher geldi;
Boyuna
sürüp giden uykuyu bırak.
Bahar
(Güzel, güzellik) geldi, bahar (Gençlik dönemi) geldi;
Tutsakları
(Soğukluğun esir ettiklerini) seyret,
kurtulmuşlar.
Bahçeye
gel, bahçeye gel, kurtulanları gör.
Koyun
(Koç) burcunun güneşi (Bahar
zamanı) geldi;
Yalımları
işe koyuldu.
Bedahşan
(Tacikistan’ın doğu bölgesindeki) lâ'lini (Kıymetli kırmızı renkli taşı)
gör, zekât olarak verilen yâkutu seyret.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Şems
Hazretlerinin şekle hükmettiğini, şekleri cana dönüştürdüğünü öğrendik.
2.
Uykuyu
bırakıp Şems Hazretlerinin tanımak ve yakınlaşmak gerektiğini öğrendik.
3.
Şems
Hazretlerinin bulunduğu alana gidip söylenenlerin doğru olduğunu görmemiz
gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Bahar mevsiminin geldiğini, güzelliklerin
nasıl olduğunu ve kendini nasıl gösterdiğini, zenginliğin nasıl oluştuğunu
izlememiz-görmemiz sahip olduğumuzun kırkta birini vermemiz gerektiğini
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ