14 Ekim 2015 Çarşamba

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 790 İNCİ BEYİT

790. Şu canı cansız bırakma, şu ekmeği gübre haline sokma a inciyi gübreliğe düşürmüş adamcağız.

Biz inci aramak için şu gübreliğe (Hayvan dışkıların olduğu yere) girmişiz, kapanmışız.
A kendiceğizini (Başkalarından üstün) gören, beğenen, a baş çekip (Öne düşüp)  gururlanan, böbürlenen (Kendini beğenip büyüklenen) kişi, sen de başını, belini bük de inci (Şekil değiştirmeyen değerleri) ara.

Tanrı erini gördün mü adamlık et, hizmette bulun;
Eziyete, belaya uğradın mı yüzceğizini buruşturma.

Bu sözler, kendimi kınamadır, o bey de benim, ben;
Niceye bir şuncağızdan, buncağızdan bahsedip duracağız?

Ey Tebrizli Tanrı Şems’i, sen zaten abıhayatsın, o su, senin tuzlu, senin alımlı gözceğizden başka nerde bulunur ki?

Her gün, gün ışırken ey can, yüzlerce esenlik (Sağlık, afiyet, sıhhat, korku, tasa ve korkulardan uzak, güven içinde olmak)sana;

Söylerken de, susarken de ey sevgili, esenlik (Sağlık, afiyet, sıhhat, korku, tasa ve korkulardan uzak, güven içinde olmak) sana.

Can bakımından baştanbaşa tertemizsin, ten bakımından tamamıyla gösterişten, düzenden ibaretsin;
Gülsün, sınıkları (Kırıkları, yenilmişleri, bozguna uğramışları) onarırsın, tikenden esenlik (Sağlık, afiyet, sıhhat, korku, tasa ve korkulardan uzak, güven içinde olmak) sana.

Ben Türküm, sarhoşum, Türkçesine silah kuşandım, köye girdim de köy ağasına dedim ki:
Esenlik (Sağlık, afiyet, sıhhat, korku, tasa ve korkulardan uzak, güven içinde olmak) sana.

Elime bir kadeh şarap sundu da bu tanınmış sevilmiş emaneti iyi tut, aklını başına al, esenlik (Sağlık, afiyet, sıhhat, korku, tasa ve korkulardan uzak, güven içinde olmak) sana dedi.

Dedim ki:
Ben deli-divaneyim, daima Halil’cesine (Ateşe atılmış peygamber gibi) ateşler içinde Rabbime, sahibime, esenlik (Sağlık, afiyet, sıhhat, korku, tasa ve korkulardan uzak, güven içinde olmak) sana derim.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik;
1.    Canımıza can katmak için can sahibi Hak dostlarını aramamız, canımızı onlara vermemiz, pisliklerden arınmak için bu davranışın gerektiğini öğrendik.
2.    Mevlevi topluluğunun beyinin Hazreti Mevlana olduğunu öğrendik.
3.    Bunca pislik içinde pisliklere karışmış canımızı bulmamız, tertemiz bir halde gerçek değeri vermemiz gerektiğini öğrendik.
4.    Canımızı onca pislik içinde bulup arındırmamız için Allah dostlarından yardım almamız, onlara hizmet etmemiz, hoşlanmayacağımız davranış görünce uzaklaşmamamız gerektiğini öğrendik, anladık.
5.    Mevlana Hazretlerinin Türkoğlu Türk olduğunu öğrendik.
6.    Türkün cesurca savaşacağını, korkaklıktan kurtulmuş olduğunu, delicesine işler yapmaktan çekinmediklerini öğrendik.
                                  *
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerinin Mevlevi topluluğunun güneşi, Ay’ı, yıldızı olduğunu, Mevlana hazretlerine bağlananlara tertemiz bir şekilde yardım ettiğini öğrendik, anladık.
                               *

RAVLİ

Popüler Yayınlar