750.
Kucaklar, bağrına basarsın amma doymaz, kanmaz ki;
Bilir
misin bu dost neyle kanar:
Sana
kavuşmakla, sana ulaşmakla.
O
on günlük susuz, bir testi suyla kanar mı hiç, meğerki suyuna dalsın, kavuşsun
da kana-kana içsin.
Seninle
buluşmaya çalışıyor, fakat utancından, sana ulaşmakla, sana kavuşmakla geçen
yıldaki gibi bu yıl da neşelenmek, zevke ermek istiyorum diyemiyor.
Kul
bir işe, bir tedbire girişir amma takdir güler de a gaflet uykusuna dalmış (Çevresinde olup bitenlerin farkına varamamayan) adam
der, bu işi, ona ulaşmakla, ona kavuşmakla başarmaya çalış.
Çünkü
kavuşup buluşmakla bir kerpiç, bakarsın bir köşk olur, kumaş parçaları
birbirine eklenip birleşmekle elbise kesilir.
Tebrizli
Tanrı Şems’inin aşk çimenliğinde bir tiken bile buluşup birleşmekle yüz gül
bahçesi kesilir, yüzlerce gül açar.
Yüzü
de güzel, saçı da güzel, alnına dökülen o kıvrım-kıvrım, büklüm-büklüm saçları
da güzel.
Her
an, canına da yüzlerce rahmet, dinine de.
Her
lahza (An), her an, bir önceki nazardan (Bakışından), edasından (Anlatış
biçiminden) daha tatlı, daha bulunmaz bir eda izhar eder (Açığa vurur, gösterir), öylesine işveleşir (Hoş ve aldatıcı davranışlara girer) ki.
O
kıvrımlarla, büklümlerle dolu saçlarını rüzgâr karıştırdı mı onların dalgaları
arasında yüzlerce Çin, yüzlerce Maçin (Doğu Çin)
ülkesi kaybolur gider.
Güzelliği,
Ay’ın yüzüne, kafasına silleler (Tokatlar)
vurmuştur;
Yok-yoksul
kulu, Karun’un debdebesiyle (Görkemini) alaya (Küçümseyerek eğlence konusu yapmaya) girişir.
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik;
1.
İnsan ruhuna
Allah’ı sevdireni, Allah nurunu saçanı bulmamız, kavuşmamız gerektiğini
öğrendik.
2.
Şems Hazretlerine
ulaşıp kavuşmakla biz; sert, sivri, göze batıcı biri olsak bile kat-kat güzel
görünümlü ve güzel özelliklere sahip biri olacağımızı Hazreti Mevlana'dan öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Gönlünde Tanrı olan güzel kişiyi bulup yakınlaşmamız,
onun batıcı, itici söz ve davranışlarına bakarak uzaklaşmamızın yanlış bir
yaklaşım olduğunu, çünkü böyle kişilerin akrabasını bile kendine kolayca
yaklaştırmadığını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ