17 Temmuz 2012 Salı

ŞEMS-İ TEBRİZİ VE TESPİH

Şems Hazretlerinin bir sohbette söyledikleri:



Bir gün biri sordu:

“ Ayetteki, “ Tanrı’yı erken sabahlarda gece ve gündüz tespih et” diye buyrulmasının manası nedir?



Ona şu cevabı verdim.

“ Yazı öğrenmeye çalışan bir çocuk, ancak sözlerin alt tarafını anlar, sen de

böylece sözü altından anlıyorsun.

Şu halde burada fark nedir?



Mademki sen bir gerçeğe eremiyorsan o da kendi çalışması yönünden bir mertebeye erişemez.

Buradaki fark acaba ne olabilir?”



Dedi ki:

“ Gece şu demektir ki, bir bulut gelir, karşına bir perde çeker”

Nasıl olur kibir velinin müridi onu yetmiş kere görebilirsin?



Kitapla gönderilmiş peygamber bile o mertebeye erememiştir ki, her peygambere bir özellik verilmiştir.

İbrahim’e dostluk,

Musa’ya Kelam (konuşma),

Hazreti Muhammed’e rü’yet yani Tanrı cemalini görme ve çeşitli arkadaşlar edinme hasletine verilmiştir”



Dedi ki:

“ Bunları söyleyen Ayşe midir?

Yoksa onlardan bir topluluk mu?”



Hatta Ayşe demiştir ki, bunu Muhammed’in (s.a) söylediğini sananlar kâfir oldular.



İbni Abbas dedi ki:

“ Ey Ayşe bize hayz (aybaşı) meselesini anlat”

Ama o kimse ki, kendiliğinden, velilik ve peygamberlik, kendini göstermektir, derse bu yalnız bilgisiz halk tarafını korumak içindir.



Bunu ancak başka sözlerle ifade ederler.

Her ne kadar nurların coşup taşması, ilahi doğuşlar ve buluşlardan açıkça bahsetmezler.



Bu gün o bir gerçektir.

Bütün bilginlerin birleştiği bir nokta vardır:

Veli, nebinin mertebesine erişemez, çünkü velinin yahut velinin müridinin gördüğü şey, nebinin mertebesine erişemez, çünkü velinin yahut velinin müridinin gördüğü şey, nebiden niçin gizli kalsın?



Ayette:

Bu dünyada kör olan ahrette de kördür” buyrulmuştur.

Mevlana’nın mektubunda yazdığı bu söz çok düşündürücü ve heyecan vericidir.



Taş bile olsa o taşlılığıyla kendiliğinden kımıldanır, harekete gelir.



Hazreti Peygamber buyurdu ki:

Zamanında size Rabbinizden gelen kokular vardır.

Ancak siz ondan yüz çevireceksiniz



Bana öyle geliyor ki, bu hadisi, bu sözü ve tercümesini halka anlatasın, bunun manasını yorumlayasın!



Görüyorsun ki bu güzel kokular Tanrı yakınlığına ermiş öyle bir kulun nefesidir ki, saadet kimyası (İksir) odur.

Yoksa ne o kitap, ne o kimya, ne o saadet bununla ölçülemez.



Bu kimyadan (İksirden) bir zerre, bakırla dopdolu yüz binlerce ambara konsa hepsi de halis altın olur.

O halde o Tanrı erinin nefesi nerede? Diye sorarlarsa!

Şiir:

Dün gece rüyamda bir pir bana dedi ki,

Aşk yolunun belası, BEN ve BİZ sözündendir.



Ona dedim ki, o halde ben ve biz hangisidir?

Bütün zorlukların çaresi sizdedir.



Herhangi bir şey ki Hakk’ın aynı değildir, hep ben ve biz sözlerinden ibarettir.

Hatanın kaynağı odur dedi.



                  ***

MAKÂLÂT. Şems-i Tebrizi.

Çeviren Mehmed Nuri Gençosman.

ATAÇ yayınları Tasavvuf 6

                    ***

Neler öğrendik:

1.   Anlatılanın bütününü anlamazsak gerçeğe ulaşamayacağımızı öğrendik.

2.   Dikkatini toplayamayanların sadece son sözlerin aklında kaldığını öğrendik.

3.   Gecenin anlamının perde olduğunu, görüşe engel olduğunu öğrendik.

4.   Her peygamberin ayrı bir özelliği olduğunu öğrendik.

5.   Veli olan birinin nebi’nin (Peygamber) seviyesine ulaşamayacağını öğrendik.

6.    Bu dünyada görüş yeteneğini geliştirmemiş kör kalmışların öbür dünyada da kör olacağını öğrendik.

7.   Bu açık uyarıcı öğüdü almayanların heyecanını ve düşünceyi yitirdiğini öğrendik. 

8.   Sözü aktarırken kimin sözüyse onu doğru olarak söylememiz gerektiğini öğrendik.

9.   Tanrı’ya yakınlaşmış erlerin nefesinin tesirinin çok değerli olduğunu öğrendik.

10.                  BEN veya BİZ anlayışından kişi kurtulamadıkça gecenin karanlığında kalacağını, kör hükmünde yaşayacağını, ahrette de aynı durumda olacağını öğrendik.



İşte böyle yaren,



Tüm hataların kaynağının BEN ve BİZ anlayışından geldiğini, bundan kurtulmadıkça aydınlık ve özgür görüşe ve de düşünceye ulaşamayacağımızı öğrendik anladık.



Nefes konusunu RAVLİ NEFES yaz Google’ dan incelersen konu daha iyi anlaşılır.

                                    *

RAVLİ

Popüler Yayınlar