25 Temmuz 2012 Çarşamba

GÜLŞEN-İ TEVHİD 301-400

İbrahim Şahidi dede 1531 yılında yazdığı mesneviden 600 beyit seçerek bu beyitlere 5 beyit yazarak Mesneviyi anlamamıza yaklaştıran eseridir.

Mevlana’nın merdiven olarak bahsettiği, aklımıza anlamamız için yükselmek isteyenlere misalinden İbrahim Şahidi’nin seçtiği 600 basamağı arz ediyorum.

301.
Ev değil ev sahibi ziyaret edilir.
Hac Allah evini ziyarettir.

302.
Sevdiğine ulaştıran nasıl davranırsa davransın sevimlidir,dosttur.

303.
Allah’ın huzurundan uzaklaştıran dost görünse bile düşmanındır.

304.
Ruhunu görmezsin ancak varlığını vücudunun hareketinden anlarsın.

305.
Kötülük yaptın mı korkmaya başla, yaptığın kötülük tohumdur, Allah büyütür ve karşına getirir.

306.
Bozukluk küçük bir hareketle kendini gösterir ve zarara doğru gider.

307.
Kendi gözün iyi bakıcı ve koruyucudur doğru olmayan yerde durma.

308.
Görüş yeteneği olmayanı ne kadar uyarsan da hataya düşer.

309.
Kendi yanlışlığını kendin anladın ve ortaya çıkardıysan pişman olarak Allah’tan af dile ve sevinç içinde ol.

310.
Önder ve kılavuzluk yapanı baştan araştır, iyi olduğuna inandıysan sınav yapmaya kalkma.

311.
Müminler çoktur ama inandıkları birdir, cisimler çoktur ama canları birdir.

312.
Dünyadan yaşarken önemsizleştirenler kişiler yok olmamışlardır, fakat tanrının sıfatlarına bürünmüşlerdir.

313.
Ruhunu hak yolu yolcularının kutsal ruhlarına ulaştır.
Sev ve yaklaş.

314.
Öğüt verenin söz ve davranışı bir olmalı, dinleyen bu uygunluğu bulmazsa inanmaz ve uygulanmaz.

315.
Baştaki gözün kör olursa bu dünyayı,gönül gözün kör olursa öbür dünyayı göremezsin.

316.
Olgun yol gösterici seni öyle bir aleme götürür ki ölçüsü olmaz.

317.
Olgun yol gösterici kaptan, sen yolcu rahatlığında aynı limana varırsın.


318.
Kendi yeteneğine, isteğine fazla güvenme, zamanın peygamber vekilinin yanından ayrılma.

319.
Her bakımdan esirken, muhtaçken dünyanın sahibi gibi nasıl davranırsın.

320.
Bu dünyada şan şöhret sahibi olanlar, mevki makam sahibi olanlar kulluk zevkini bilemezler.

321.
Altın,para ve mal canına yoldaş olmaz, bunları görüş yeteneğin için harca.

322.
İbrahim Edhem gibi dünya sultanlığını terk et ebedi sultanlık al.

323.
İhtiyaç duyarsan ihtiyacını karşılayacağın yerin etrafında bulunursun.

324.
Sende bulunan can ile insanların rabbi arasında birleşme vardır.

325.
Bu alem şekle bağlanmış bir alemdir.

326.
Örtümüzü görürsün, örtünün arkasındaki gizlenen denizi bizden olmadıkça göremezsin.

327.
Aşk isteği başladı mı başka bütün güzellikler göze çirkin gözükür.

328.
Dış kısmın göremediği için bağırmakta, içyüzün gül bahçeleri içindedir.

329.
Bazı arifler kendine yaklaştırmaz, kendi içinde zevk içinde yaşarlar.

330.
Bu dünyada gördüklerin Allah’ın hakikatinde bir kıl kadardır.


331.
Hırsızsan değersiz olanla uğraşma değerli olanı bil,bul,çal.

332.
Ne mutlu ki o insana yaşadığı bu alemden başka alemin olduğunu anladı ve ona yöneldi.

333.
Allah,bizim,yaradılışımızı kendine uygun yarattı, kendisi ders alabileceğimiz örnektir.

334.
Allah yanında dini inanç ve iyilik büyük ve değerlidir.

335.
Vücut isteklerinden dolayı, aklın estirilen havaya kapılmış olduğundan hak yolun kapanmıştır.

336.
Bazen iyiye, bazen kötüye doğru yol almadasın seni yönlendirenden haberin var mı?.

337.
Kötü işlerin ayıbı gizlenmiştir.
Bu gizliliği Allah bilir.

339.
Aklı ve zekayı bırak yerine hayranlığı al.
Hayranlık doğru bakıştır ve doğru görüştür.

340.
Zamanın yol göstericisi varken nakledilenlerin önemi yoktur.


341.
Yol gösterenin yanında kendini aptal yerine koyarsan ilerlersin.

342.
Aklını Allah aşkına yönlendir.
Aklının hepsi oradan olduğunu anla. 

343.
Kötü yaradılışlıya ilim ve fen öğretme, ilk zararı sana olur.

344.
Az akıllılar başkan oldular da akıllılar korkularından saklandılar.

345.
Can yükseğe doğru gitmek ister, vücut yere tutunmak ister.

346.
Sonucu ve sonu görme düşüncesi olan mesuttur.
347.
Bu dünya ve bu dünyaya bağlananlarda sözünde durmazlar.

348.
Yönünü bu dünyaya çevirene ölü gözüyle bak.

349.
Görünüş işlemelerin zamanla yok olur.
Allah’la ilgili nakışlar yapmalısın

350.
Allah’la ilgi kuramıyorsan nurdan yararlanamıyorsun demektir.

351.
Ey gönül gizli düşmanlık iğrençtir, temizlenmen gerekir.

352.
Gökleri ve veri, Hakkın kudret ağacından bitmiş bir elma say.

353.
Akıl gözünü, akıl kulağını hak kapattı mı o adam Eflatun bile olsa hayvandır.

354.
Yiyecekleri yavaş azalt bu eşeklerin gıdasıdır.
Hür adamın gıdası değil.

355.
Bir kerecik nur yemeğini yedin mi  başka yiyecekler ölü mesafesindedir.

356.
Dostlarla kim arkadaş olursa gül bahçesinde olurlar.

357.
İmanlı bir akıl, gönül şehrinin muhafızıdır, uygun olmayanı içeri almaz.

358.
Ruh komutandır, diğerleri emirlerine uyar.
Akıl ruhun emrindedir.

359.
Hapis olduğun yerin anahtarı elinde olduğu halde niye hapiste duruyorsun.

360
Derenin içindesin, ama pislik içindesin.

361.
Susmak denizdir seni arar, söylemek ırmaktır sen ırmağı ararsın.

362.
Görüş yeteneğini geliştirenler haber beklemez.
Olacak olay ve alınacak cevap önceden bilinir.

363.
Gözleri görenin önünde haberden bahsetmek hatadır.

364.
Hak güneştir, akıl gölgedir.
Akıl gölgeye dayanabilir mi?

365.
Ak gönüllü kara sakallı kişiler de vardır, kara gönüllü ak sakallı kişiler de vardır.

366.
Çalış çabala da akıl ve din piri ol.
Bu surette bütün akıl gibi iç alemini gör.

367.
Ölene hasret çekip acımak hatadır.
Giden geri gelmez.
Zamanını değerlendir.

368.
Ömrünü gözü açık ama uyku ile geçirmiş insana öğüt boşunadır.

369.
Hilekarlar, düzenbazlar, olgunluk sahipleri hakkında kötü konuşurlar.

370.
Ey iyi soydan gelen insan, parçalarla ayıbını kapatmak için utan.

371.
Övünmek çocukların işidir, sen eksiklerini tamamlamaya çalış.

372.
Mümin cehennemden nasıl kaçarsa cehennemden de müminden kaçar.

373.
Halk kimi saygı gösterirse onun canını zehirliyor demektir.    

374.
Gerçekler söylense yaşama isteği biter.

375.
Üstün olanla dost olasın, alt olanla dostluk azgınlık oluşturur.

376.
Gözünün önündeki perde görmene en büyük engeldir.

377.
Hem esir hem bey olmak için BEN den vazgeçerek, ille O diyerek hakkın teklik yanında ev kur.

378.
Bütün isimler önderlik yapar, bu harflerle değil mana iledir
Hak nuru Ademe bunun için verilmiştir.

379.
Her gönül,gizli vahiy duyup işitseydi alemde harfe, söze lüzum kalmazdı.

380.
Aklının bütününü kullanamayana verilen, hak erlerine göre eziyettir.

381.
Hak güzelliğim gözüksün diye bu alemi yarattı, yeteneğin varsa güzellikleri ortaya çıkar.

382.
Görünen vücudundur, görünmeyen ancak var olan canı ortaya çıkar.

383.
Nasıl güneş doğuyor aydınlatıyorsa sende içindeki güneşi ortaya çıkar.

384.
Vücuduna ait olan yücelik, öbür dünyaya  göre eksik ve kaybolucudur.

385.
Azı kabullenme ve haktan korkmanın etkisiyle olan yokluk, aşağılık kişilerin mecburi yokluğu ile aynı değildir.

386.
Dini inancını önceliğe alırsan, sonradan gelen güzellik, mal mevki ve fayda veren olur.

387.
El elin üstündedir ta ki arşa hakka varana kadar.

388.
Dünyadan ayrılığa sabredemeyen, Allah ayrılığına nasıl sabredeceksin.

389.
Bir an Allah’ın güzelliğini gören, başka her şeyi önemsemezsin.

390.
Vücudundan geçte iç alemine yönelerek kendini bul.

391.
Su baş ucundadır da sen uykuda isen susuzluk rüyaları görerek kıvranırsın.

392.
Öbür dünyayı gören göz bul, mutlu ol.

393.
Ezberleyerek öğrenme; saygınlık sahibi yapar ancak, öğrenme ve anlama yoluna engel olarak dikilir.

394.
Seçkin kimsenin ilerlediği yolu görüşün haline getirirsen hem temizlenir hem de aydınlanmış yolda gidersin.

395.
Haktan yardım geldiği zaman hakikati anlaman için gören göze,aydınlık yola kavuşur, farklılıkları ayırt eder duruma gelir, gerçek olmayan gerçekmiş gibi sunulanı anlarsın.

396.
Akıllı insanlar maskaralığı ve şakayı ciddi olarak değerlendirir.

397.
Sendeki benlik özelliklerini yok et, Hakkın özelliklerine göre benliğini oluşturursan helal benlik olur.

398.
Aklı örten yalnız içki değildir, aşırı istekle ilgili ne varsa aklı örter göz görmez, kulak duymaz olur.

399.
Değişen vücut özellikleridir, yoksa kalıcı olan ruh aydınlık bir güneştir.

400.
Can sözlerini harflerine yönelirsen can bahçesisin.
                                    *
Fakr,fak-ru fena hali, yoksul,yoksulluk, abdal, derviş, garip, miskin, divane: Bu isim ve ifadeler yaşadığı bu dünyanın aldatıcılığını anlayıp önemsemeyen, öbür dünyaya inanıp orada saygın olmak isteyen, peygamberimizin söylediklerini doğru kabul edip işaret ettiği yoldan gücü kadarıyla giden Allah’ın tek olduğuna inananlar yasaklara uyan yap denileni yapan kişilere söylenir.

Ne kadar bilgi sahibi olsalar da kendilerini aşağıda gören kimselerdir.

Görünmeyen alemin hak erleridir, ebedi hayatı seçtiklerinden bu geçici rüya alemine önem vermezler.

Bütün aklı kullanamayanlar, görünüşe veya çıkarına göre bakanlar anlayamadıkları için böyle insanları küçümserler.
                                      *
RAVLİ

Popüler Yayınlar